Diyanet-Sen'den Eğitim-Sen'e Tepti

Diyanet-Sen Çaycuma Temsilcisi Hüseyin Kurubaş, Eğitim-Sen'in Kutlu Doğum ile ilgili yaptığı açıklamaya tepki gösterdi.

Diyanet-Sen Çaycuma Temsilcisi Hüseyin Kurubaş, Eğitim-Sen Çaycuma Temsilciliğinin Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri ile ilgili yaptığı açıklamaya tepki göstererek, insafsız ve hazımsız bir açıklama olduğunu söyledi. Kurubaş, "2012 Yılı Kutlu Doğum Haftası Çaycuma'da büyük bir coşku ve katılımla kutlanmıştır. Kardeşlik ahlakı ve kardeşlik hukuku temel konusu olan Kutlu Doğum Haftası resmi kurum, tüzel ve özel kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve özellikle Çaycuma halkı büyük bir ilgi göstermiştir. Etkili ve katılımı yüksek bu organizasyon amacına ve maksadına uygun yapılmıştır. Bütün herkese Diyanet-Sen olarak teşekkür ederim. Hz Peygamberi tanımak, tanıtmak, anlamak ve anlatmak olan Kutlu Doğum Haftası 1989 yılından beri Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Nisan ayı içerisinde kutlanmaktadır. Bu kapsamda 13.02.2010 tarihli ve 27492 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kutlu Doğum Haftası yönetmenliği kapsamında, Türkiye genelinde kutlanan kapsam ve amacı aynı yönetmenliğin 8. maddesinde belirtilen amaçlar doğrultusunda yapıldığı bilinen bir gerçektir. Çaycuma'da Kutlu Doğum etkinlikleri aynı yönetmenliğin 11. maddesi gereğince komisyon oluşturulması sağlanmış, bu komisyonun belirlediği etkinlikler mülki amirin onayına sunulmuştur. Bu etkinliklerin neler olacağı ilgili yönetmeliğin 8. maddesinin a ve b fıkrasında belirtilen 'İslam dininin itikat, ibadet ve ahlak konularında toplumun tüm kesimlerini aydınlatıcı faaliyetler ile cami içi diğer faaliyetleri gerçekleştirmek, haftalara ilişkin sosyal ve kültürel faaliyetlerde bulunmak, sempozyum, konferans, panel ve buna benzer etkinlikler düzenlemek' çerçevesinde hastaneler, huzurevleri, sosyal hizmetler, anaokulları, ilköğretim ve ortaöğretim okulları, emniyet, belediye, jandarma komutanlığı, esnaf ve halk bu kapsama dahil edilerek; ziyaret, gül dağıtımı, Kur'an-ı Kerim dağıtımı, şiir ve kompozisyon yarışmaları, balon dağıtımı, hatim okuma ve yemek ikramı olarak yapılmasına karar verilmiştir. Bu etkinlikler yapılırken, kanun ve yönetmelikler çerçevesinde hareket edilmiştir. Hz. Peygamberin anlatılması ve anlaşılmasını amaçlayan Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri ideolojik, siyasi ve partizan yaklaşımlardan kirlenmeyecek kadar samimi, içten, özverili ve itina ile hazırlanmış bir programdır. Dinimizin temel değerlerine saygıyı hedef alan, hiçbir ayırım yapmadan bütün kesimlere ulaşmayı amaç edinen bir program olmuştur. Bu itibarla Çaycuma Müftülüğümüzü tebrik ediyorum. Ancak tüm bu kanuni ve samimi hizmetleri sanki kanunsuzmuş gibi göstererek 'Kendi iznini kendi veriyor' gibi ifadelerle, Çaycuma Müftülüğü'nü 'fiili durum oluşturarak' ifadesiyle işgüzarlıkla suçlaması Eğitim Sen Çaycuma Temsilciliği'ne yakışmamıştır. Oysa bu basın açıklamasından önce izin alınıp alınmadığını ilgili kuruma veya izin veren muhataba sorabilirdi. Öyle yapmadı. Eğitim Sen Çaycuma Temsilciliği basın yoluyla bunu sorarak gündeme gelmek, gündemde kalmak, sendikacılık şemsiyesi altında siyaset yapmayı amaçlamıştır. İsteyenin isteğine bağlı olarak seçmeli sistemi getiren 4+4+4, Diyanet İşleri Başkanlığımızın Umre'den öğrencilerin de yararlanmasını sağlayan kampanyasını ve son olarak, Kutlu Doğum Haftası'nda okullarda dağıtılan balon ve okul ziyaretlerini dillendirmesi, bunlar üzerinden hükümete yüklenerek açıklama yapması bir sendikacıya değil belki bir siyasetçiye yakışırdı. 'Eğitimin tamamen dinselleşmesini amaçlayan AK Parti' ibaresi herhalde sendikacıdan çok siyasetçi telaffuzudur. Okullara yapılan ziyaretleri ve balon dağıtımını İmamlar, Vaizeler, Kur'an Kursları hocalarının okul ziyaretlerini laiklik ilkesine aykırı görmek insafsız ve hazımsız bir açıklamadır. Kaldı ki söz konusu ziyaretler okul müdürlerinin bilgisinde, öğretmen refakatinde ve sadece balon hediye etmekten ibarettir. Dini ders ve konuşma yapılmamış, sadece sosyal etkinlik olarak sınıflar ziyaret edilmiştir. Şunu sormak istiyorum; bu kadar masum bir faaliyete 'Peygamberimi Çok Seviyorum', 'Ey Allah'ın Kulları Kardeş Olunuz' yazılı balonları mı laikliğe aykırı buldunuz. Üzülerek ifade edeyim ki yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız bile yaşadıkları ülkede bu tepkileri görmezdi. Kendisinin Atatürkçü ve laik olduğunu söyleyen Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisine Atatürk'ün bir sözüyle cevap vermek istiyorum; 'Dinsiz bir toplum düşünülemeyeceği gibi din eğitimi vermeyen okulda düşünülemez' Şimdi Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisi olarak siz bu söze katılıyor musunuz? katılmıyor musunuz? Sizce Atatürk laikliğe aykırı mı davranıyor? Yoksa Müslüman bir ülkede din eğitiminin okullarda devlet eliyle verilmesinden mi bahsediyor? Herhalde AK Parti'de Atatürk gibi düşünüyor. Diyanet Sen olarak din eğitiminin devlet eliyle verilmesinden yana olduğumuzu önceki beyanlarımızda söylemiştik. Eğer böyle yapılmazsa illegal yaklaşımlar ülkede neşet bulur. Ülke birlik ve beraberliği tehlikeye girer. Din eğitiminin Ülkemizin birlik ve bütünlüğü için devlet eliyle verilmesi ve herkese açık olması, isteğe bağlı olması yüzde 99'u Müslüman olan ülkemizde tabi ve olması gereken yapılanma olacaktır. Bundan korkmamak gerekir. Böyle yapmazda ideolojik yaklaşırsak, ötekileştirir ve halktan uzak, halkın değerlerine ters uygulamalar getirirsek en büyük zararı yine Türk milleti görür. Unutmayalım ki bu millet, bu dinin bayraktarlığını yaparak yüzyıllardır varlığını sürdürmüştür ve daha nice yıllar bu şekilde yaşayacaktır" dedi.