SPOR

'Emre Belözoğlu'nun transferini isterim'

Galatasaray Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, Fatih Terim'in koyduğu çıtayı daha yukarı taşımak istiyor.

'Emre Belözoğlu'nun transferini isterim'

Hamza Hamzaoğlu, Galatasaray'a geldiği günden bugüne kadar olan süreçle ilgili açıklamalarda bulundu.

İşte Hamzaoğlu'nun milliyet'e verdiği ropörtaj:

"Fatih hocanın örnek aldığım çok şeyi var. Çok şey kattı bana... Hayatım boyunca kimsenin dediği ile yol almadım. Öyle olmayı da düşünmüyorum. Fatih hoca benim için her zaman başımın üstünde yeri var. Ancak kendi yolumu kendim çiziyorum. Sormam gereken bir şey olursa da hiç çekinmeden gider sorarım."

Fatih hoca ‘Galatasaray’a gitme’ deseydi ne yapardınız?

- Çok zorda kalırdım. Belki de gitmezdim. Çünkü sözüm vardı. Diğer taraftan Galatasaray Kulübü... Ama zaten hoca bana ‘Gitme’ demezdi diye düşünüyorum. O sadece bana, “Hazır hissediyor musun kendini. Akhisar’a benzemez. Burası büyük camia. Kaybolabilirsin. Bunu istemem” dedi. Hazır olduğunu ve yapabileceğimi söyledim.

Niye olmasın?

Şansal Ağabey’in programında, 2005’te Galatasaray’ı bıraktığınızda hoca olma hayalim vardı dediniz. Yeni bir hayal var mı?

- Planlar bitmiyor.

Nedir mesela gönlünüzden geçen?

- Gelmeden önce gönlümden geçen şey, elde edilmiş başarıların üstüne bir tane daha eklemek. Benim için önemli diye düşünüyorum. Burada Fatih Hoca çıtayı oldukça yükseğe taşıdı. O seviyeyi yakalayabilir miyiz bilmiyorum. İnşallah onun elde ettiği başarıların üstüne bir tuğla da biz koyabilirsek, “Hedefe ulaştım” diye düşünebilirim. Ama bu, olur veya olmaz. Biz bu yolda devam etmeyi düşünüyoruz.

Fatih hocanın başarılarını anlattınız. Çıtanın yüksek olduğunu söylediniz. 1 aşama yükseği derken neyi kastettiniz?

- Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu.

Olur ya da olmaz

Olur mu hocam?

- Niye olmasın.. Bu takım belki başaramaz ama bu kulüp başarır. Bundan sonra gelecek oyuncular ve istikrarla beraber başarılabilir.

Hocam siz ‘Fatih Hoca’nın yaptıklarının üstüne bir tuğla koymaktan bahsettiniz, bir... İkincisi Şampiyonlar Ligi’nde kupa veya final. Elde var bir... Bunu söyleyebiliyor musunuz?

- Futbolda şöyle bir psikoloji var. 1 hafta iyi oynuyorsun ve maçı kazanıyorsun. Biz şampiyon oluruz diyorsun. Takım süper, her şey güzel, bütün hafta böyle ayakların havada... Öbür hafta bir mağlup oluyorsun ‘Eyvah’ diyorsun. Şimdi şampiyon olduk. Ben 10 şampiyonluk alırız da derim, ‘Şampiyonlar Ligi’ni alırız’ da derim. Ama kolay değil. Bunlar sadece benim hayalim. Galatasaray’a gelmeden önce de hayalim. Bir Dünya Kupası hayalim var mesela... Belki Allah nasip etmeyecek ama... Şampiyonlar Ligi hayalim daha gelmeden evvel var. Olur olmaz. Belki bir daha şampiyon da olamam.

İnşallah...

Hayallerinizden bahsederken Dünya Kupası’ndan bahsettiniz. Bunun yolu Milli Takım.. Var mı böyle bir hayaliniz?

- İnşallah... Zaman ne gösterir bilemem. Mesela Galatasaray hayalimde vardı ama gelmek için bir çaba göstermedim. Koşullar bazen onu gerektiriyor. Ödün vermeden bildiğimiz doğruları yapmamız gerekiyor.

Dürüst ve Albayrak ayrıydı

Ali Dürüst ve Abdurrahim Albayrak’ın 7 ay boyunca teknik ekip gibi çalıştığını söyleyen Hamza Hamzaoğlu, “Kamplarda, deplasmanlarda bizimle beraber oldular. Onlar diğer yöneticilerden ayrı tabii ki” dedi.

Galatasaray’da teknik direktörü yollama gibi, Dürüst ve Albayrak’ı da göndermek gibi bir gelenek var. Yoksa sıra size mi geldi?

- Ali ve Abdurrahim ağabeyle çok uyumlu çalıştık. Gönül arzu ederdi ki, onların içinde olduğu bir yönetimle devam edelim. Ama kendince sebepleri var. Yoksa herkes Galatasaray’ın menfaati için çalışıyor. Böyle bir karar aldılarsa kendileri bilir. Biz orada kupayı aldığımızda yanlarına gidecektik. O curcunada kaynadı. Aklıma gelince Selçuk’a ‘Hemen çabuk’ dedim. Bir baktık gitmişler. Arkasından soyunma odasına gittim, “Belki oradadırlar” diye, yine yoklardı. Telefon açtım kapalıydı.

Duygun Başkan’ın hiç mi katkısı yok?

- Fazlası var.

Dursun Özbek’in faydası olmadı mı?

- Var tabii ki...

O platforma çıkacaksa herkes çıkmalı. Bu takımı sen ve talebelerin şampiyon yaptı ama..

- Kimsenin tek başına şampiyon yapmaya gücü yetmez. Bunun kahramanları elbette futbolcular... Ama diğer katkılar gözardı edilemez. Başkan, Abdurrahim ağabeylere o yetkiyi vermese, Abdurrahim ağabey bize o rahatlığı sağlamasa, biz böyle ortamda çalışamayıp, motivasyonumuz kaybolsa ne olurdu? Hepsi bir bütün yani... Onlar da 7 ay boyunca teknik ekip gibi çalıştılar. Bütün yöneticileri etrafımızda görmedik. Kamplarda, deplasmanlarda bizimle beraber oldular. Onlar diğer yöneticilerden ayrı tabii ki...

Albayrak ve Dürüst gidince ben şimdi kime güveneceğim dediniz mi?

- Kime güveneceğimden ziyade, onların benim hakkımdaki düşüncesi önemli. Sonradan konuştuk..

Galatasaray Kulübü özellikle Abdurrahim Albayrak’ın kalbini kırmıştır.

- Tabii..

Transfer başarının garantisi değildir

Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’nde bulunmaya hazır mı?

- Hazırız. Galatasaray da, biz de... Şampiyonlar Ligi’nde çok yukarılara gider miyiz diye sorarsan, ancak herkes yüreğini ortaya koyması lazım ki rakiplerimizle bu mücadeleyi verebilelim. Tabii ki kadromuzu biraz güçlendirmemiz lazım. Bu bir gerçek.

Taraftar da, “Hamza hoca için tam fırsat... Bu transferleri yönetime yaptırmalı” diyor.

- Yaptırmalıyım ama ölçülü gitmek zorundayım. Şampiyonlar Ligi’ne katılıyoruz. Hemen Şampiyonlar Ligi şampiyonu olalım diye düşünürsek hata ederiz. Biz diğer kulüplerin seviyesine gelmemiz için biraz daha yol almamız lazım. Kısa sürede bunları başaramaz mıyız? Başarırız. Daha önce başardık da... Fakat başarıyı yakalamak için büyük paralara transfer yapmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Yaptığınız transferler size hiçbir zaman başarıyı garanti etmez.

Garanti eden nedir?

- Garanti eden istikrardır. Bence sabırdır. Adım adım basamakları çıkmaktır. Bunu birkaç seneye yayarsak, maddi geliri ekonomik şekilde kullanırsak önümüzdeki yıllarda biraz daha güçlenir ve diğer seneler için daha iyi transfer yapma imkanına kavuşuruz.

Hocam bir sezon stat dolmadı. Beşiktaş maçına 50 bin taraftar geldi. Sen iyi kadro kurduğunda, transferler yaptığında taraftarı oraya çekebiliyorsun.

- Yanlış bir düşünce var. Taraftarı tribüne çeken transfer değil. Taraftarı tribüne çeken, takımın vermiş olduğu mücadele ve birliktelik. Sezon başında kimse yoktu tribünde... Niye sezon sonu geldi? Çünkü başarı geldi. Bizim Arsenal maçında 4 tane gol yememize rağmen tribünler alkışladı takımı. Niye? İlk defa o birlikteliği gördü. Takımın mücadelesini gördü. Galatasaray ruhunu gördü insanlar. Bunu görmek istiyorlar.

Zarf atan futbolcu!

Yine Şansal ağabeyin programından gidiyorum. Zarf atan futbolcu oldu dediniz. Birkaç örnek verebilir misiniz?

- Özel olacak ama isim vermeden söyleyeyim. İlk antrenmanlarda oyuncunun biri geldi. Bizi de tanıma aşamasındalar. Dedi ki; ‘Benim üç sarı kartım var. Bu hafta kart görürsem 4 olacak ve önümüzdeki hafta oynayamayacağım. Sonra derbi maçı var. Görsem iyi olur mu?’ Oyuncu ben senin için ne kadar önemliyim diye soruyor aslında!

Yoklama çekiyor

- Derbi maçında beni düşünür müsün, düşünmez misin? Ben dedim ki sakın böyle bir şey istemiyorum. 3 sarı kartın var. Sezon sonuna kadar devam etmeye çalış, dördüncüyü görme... Görürsen de gör. Derbide oynamazsan oynamazsın. Bir başka arkadaşın oynar. Senin yokluğundan dolayı ya öbür maçı kaybedersek...

Peki siz tarttınız mı oyuncu iken?

Asla girmedim.

‘Seninle gurur duyuyorum’

Şampiyonluktan sonra Fatih hoca ile konuştunuz mu?

- Kupa finalinden sonra soyunma odasından oyuncularla beraber aradık. Telefonun sesini açtım, ‘Hocam herkes duyuyor’ dedim. Şampiyonluktan bir gün sonra da, kandil için aradım. Tebrik etti, “Aferin oğlum... Seninle gurur duyuyorum” dedi. Ben de “Hocam sizin de payınız var. Çünkü bu takımı siz kurdunuz. Bana cesaret verdiniz. Cesaretlendirdiniz. Yol gösterici oldunuz. Her şey için bir kez daha teşekkür ediyorum. Oyuncuların da çok selamı var” dedim.

Emre Belözoğlu gelsin isterdim!

Beşiktaş ve Fenerbahçe’den alma imkanın olsa hangi oyuncuyu isterdin hocam?

(Gülerek) Emre Belözoğlu... Camiada ne olur ondan sonra bilmiyorum. Şaka bir yana...

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler