Fenerbahçe ile oynadıkları Süper Kupa maçından sonra kaleci Volkan Demirel’in kendisi için söylediği sözlere ilk kez cevap veren Brezilyalı futbolcu Habertürk Gazetesine verdiği röportajda kendisine yöneltilen soruları dobra dobra yanıtladı. İşte Pitbull’un birbirinden özel açıklamaları:
- Geçen sene Fenerbahçe derbisinde Emre Belözoğlu ile gerginlik yaşadınız. Bu sene de Süper Kupa’da Volkan’la... Bu konuda söylemek istediğin bir şeyler var mı?
EMRE ÇOK İYİ BİR FUTBOLCU
Emre Belözoğlu ile yaşadığımız şey artık geçen senede kaldı. Emre’ye saygım sonsuz. İyi bir futbolcu olduğunu düşünüyorum ama saha içinde bu tip şeyler olabiliyor. Bir atılma olayı yaşandı. Ama dediğim gibi, geçen seneydi ve geçti artık...
DERS ÇIKARIRIM AMA...
Volkan’a gelince... Benim gördüğüm, öğrendiğim bir şey var. Üst düzey bir yerden, kaale almam gereken bir eleştiri gelirse ya da bir söz gelirse ki, örnek veriyorum mesela Buffon (Juventus’ta efsane kaleciyle birlikte oynadı) diyelim... Buffon bana bir şey söylese, mutlaka onu ciddiye alırım ve dinlerim. Alınacak bir ders varsa alırım veya bir şey söylenmesi gerekiyorsa saygı çerçevesinde söylerim. Ama Volkan’ın söylediği sözleri inanın dinlemedim bile... Yani bazı laflar vardır mesela, insanın bir kulağından girer diğerinden çıkar. Ama onun söylediği laflar, benim o kulağımdan bile girmedi...
KÖPEK OLMADIĞIMA GÖRE BENCE BANA SÖYLENMEMİŞ!
Volkan senin için köpek benzetmesi yaptı ve “Belediye gereksiz sokak köpeklerini zehirlesin. Yoksa o iş bana kalacak” dedi. Bu sözlerle hayvanseverlerin de şimşeklerini üzerine çekti...
Söylediği laflar bence bana söylenmiş değil. Kullandığı kelime, bir hayvan. Bir köpek benzetmesi... Ben köpek olmadığıma göre, demek ki bunun hayvanseverleri incitecek bir cümle olduğunu düşünüyorum.
KÜFÜR EDECEKLERİNE HAVLAMALARI DAHA İYİ
7 köpeğim var. Sadece köpekleri değil, tüm hayvanları çok seviyorum. Mesela deplasmanlarda bana ‘hoşt hoşt’ diyorlar, bazen de havlıyorlar. Aksine, hoşuma gidiyor. Küfür etmelerinden ya da aileme kötü söz söylemelerindense, böyle havlasınlar daha güzel bence!
DEMEK Kİ NE SÖYLEDİĞİNİ BİLMİYOR
Brezilya’da şöyle bir görüş vardır. Türkiye’de de söylenir: Köpek, bir insanın en yakın dostudur... Bence çok saygı duyulması gereken bir hayvandır köpek. O yüzden bu kelime benim için dendiyse bile, yine de üzerime alınmıyorum. Bu tamamen bütün hayvanseverlere söylenmiş bir laftır bence. Tabii Volkan’a da saygı duyuyorum. Eğer köpek sevmiyorsa, hayvan sevmiyorsa, ki illa her insan sevecek diye bir kaidesi yok... Bazı insanlar hayvan sevmeyebilir. Önemli olan hayvanlara kötü davranılmamasıdır. Buradaki püf nokta bana göre bu...
- Volkan daha sonra köpeği ile bir fotoğrafını paylaştı...
(Gülüyor) Demek ki ne söylediğini bilmiyor kendisi...
EN BAŞTA AİLEM İÇİN OYNUYORUM
- Felipe Melo, kendisini nasıl bir futbolcu olarak tarif eder?
Felipe Melo sadece maçlarda değil, antrenmanlarda da devamlı mücadele eden, elinden gelenin maksimumunu veren, geldiği yeri unutmayan ve şuanki durumu için de her zaman Tanrı’ya şükreden bir insan. Sonuçta onun için en önemli unsur ailesi. Her antrenmanda ve her maçta sadece kendisi için değil, en başta ailesi için, Tanrı için bir mücadele eden Felipe Melo var... O yüzden bunun gibi önemli unsurlar olunca, Melo’nun yapması gereken tek şey sahada yüzde yüzünü verebilmek.
AMACIM EVE BİR EKMEK GÖTÜREBİLMEK
- Evet, saha içinde savaşan, agresif bir Melo var. Ama saha dışında da sanki yufka yürekli iyi bir aile babası görüyoruz.
Bunu nasıl dengeliyorsun?
Beni tanıyanlar çok iyi bilirler zaten. Evet, saha içinde amacım, eve bir ekmek götürebilmek! Çünkü girdiğim her pozisyonda onu düşünüyorum. Aileme bir yemek götürebilmeyi... Hep amacım bu. O yüzden de hep, yüzde yüzümü vermem gerekiyor sahada. Ama saha dışında arkadaş canlısı, ailesine bağlı bir insanım. Beni yakından tanıyanlar da çok iyi bilirler.
SÜREKLİ F.BAHÇE’Yİ KONUŞMAKTAN ÇOK SIKILDIM
- Futbolseverlerin bütün bu olanlardan sonra, 6. haftada oynanacak F.Bahçe derbisi yine gergin mi geçecek diye endişesi var...
Sonuçta sadece F.Bahçe maçları değil, bütün derbiler tansiyonu yüksek geçer. Bu sadece Fenerbahçe’ye özel bir şey değildir, derbiler zor maçlardır.
Süper Kupa geride kaldı. Ama artık sürekli Fenerbahçe’yi konuşmak beni çok yordu ve sıktı. Bunları bir kenara bırakmamız gerekiyor. Şu anda benim için en önemli maç, bir sonraki maç, yani Eskişehir maçı.
DERBİLERLE ŞAMPİYON OLUNMAZ
Süper Kupa’da Fenerbahçe’ye karşı oynadık ve kaybettik, onları tebrik ediyoruz. Ama bundan önceki iki senede de biz kazandık...
34 tane maç oynuyorsunuz. Sadece Fenerbahçe ve Galatasaray maçlarından ibaret değil bu lig. O yüzden bu derbileri kazansanız da kaybetseniz de kimse ne hemen şampiyon oluyor ne de kaybediyor...
Diğer 32 maçı da kazanmanız gerekiyor. O yüzden, basına büyük rol düşüyor bütün bunların anlatılabilmesi için...
(Habertürk)