Hasan Akıncıoğlu: "gültekin Gencer’in Söyledikleri Gerçek Değil"

Antalyaspor Eski Başkanı Hasan Akıncıoğlu, Antalyaspor Başkanı Gültekin Gencer’in kendisine yönelttiği iddiaların hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, "Belediyelerden hiç önemsenmeyecek miktarda, sadece birkaç küçük reklam ve sponsorluk satışlarımızla sınırlı destek aldım" dedi.Antalyaspor Eski Başkanı Hasan Akıncıoğlu, mevcut Başkan Gültekin Gencer’in kendisine yönelik eleştirilerine cevap verdi. Akıncıoğlu, Gencer tarafından kendisine yöneltilen iddiaların hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını belirtti.2008 senesinde Antalyaspor başkanlığına Menderes Türel’in 6 milyon 500 bin TL kaynak vermesi sonucu gelmesinin doğru olmadığını dile getiren Akıncıoğlu, “2008-2009 sezonunda kulüp tarihinde ilk defa Atatürk Stadı’nın iç ve dış mekanlarının tamamı ve şort arkası da Türkiye’de bir ilk olmak üzere tüm forma reklam alanları şahsım ve yönetimim tarafından 38 adet şirkete 6 milyon 824 bin 502 TL bedelle satılmak suretiyle kaynak oluşturulmuştur. Tüm bu reklam satış faturaları kulüp arşivinde mevcuttur. Başkanlık dönemimde Antalyaspor’da sponsorluk ve reklam platformları oluşturulması konusunda,mizacım ve ticari misyonum gereği Antalya’da değil Türkiye’de ilkleri gerçekleştirip kataloglar yayınlayarak çok önemli gelir kaynakları oluşturdum” dedi.“BELEDİYELERDEN KÜÇÜK DESTEK ALDIM”Görevde oldukları sürede Antalyaspor’un önemli gelirler elde ettiğini ve bunların belgelerinin kulüp arşivinde yer aldığının altını çizen Akıncıoğlu, “Antalyaspor tarihinde şimdiye kadar elde edilen en önemli ve yüksek sponsorluk gelir sözleşmesini (takriben 10 Milyon Dolar tutarında) MedikalPark ile hiçbir aracı ve baskı unsuru olmaksızın tamamen ticari pazarlık yöntemiyle şahsen gerçekleştirdim. Başkanlığım esnasında belediyelerden hiç önemsenmeyecek miktarda ve sadece birkaç küçük reklam ve sponsorluk satışlarımızla sınırlı destek aldım” ifadelerine yer verdi.“MENAJERLERLE MESAFELİ OLDUK”Çok konuşulan menajerlik konusuna da değinen Akıncıoğlu, “Futbolcu menajerleri ile çok mesafeli ve ön yargısız ilişki içerisinde olduk. Menajerlik komisyonlarını genellikle yüzde 7 seviyelerinde tuttuk ve menajer ödemelerini futbolcu ödemelerinden sonra gerçekleştirdik. Her daim bonservisi ve imza parası olmayan futbolcular ile sözleşmeler yapmayı tercih ettik” şeklinde konuştu.“KULÜBÜN PİYASAYA BORCU YOKTU”Başkanlığı bıraktığı esnada kulübün piyasaya hiç bir borcu olmadığının altını çizen Akıncıoğlu, “TFF’den 2013-14 sezonu avans ödemesi olan 11 milyon TL temlik edilerek tahsil edilmişti. Yabancı futbolculara, teknik kadroya, personele ve SGK’ya hiç borç mevcut değildi. TFF ve UEFA’da nezdinde hiçbir ihtilaflı dosyamız mevcut değildi. 2 adet yapılandırma sözleşmeli toplam 19 milyon 622 bin 718 T?L vergi borcu bulunmaktaydı. Toplam 17 Türk futbolcuya 5 milyon 512 bin 495 TL borcumuz bulunmaktaydı. 2 futbolumuzun toplam 4 milyon 400 bin Euro (Ömer Şişmanoğlu 1 milyon 250 bin Euro + Aissati 3 milyon 150 bin Euro olmak üzere) satışı için menajerleri aracılığı ile ön protokol yapılmış fakat etik açıdan bu satışların tamamlanması yeni yönetime bırakılmıştı” açıklamasını yaptı.“14 MİLYON TL BORCU VARDI”Başkanlığı bıraktığı esnada kulübün, 19 milyon 622 bin 718 T?L yapılandırılmış vergi borcu olduğunu kaydeden Akıncıoğlu, “Ayrıca futbolcu satışlarından elde edilen 11 milyon TL Türk futbolcu alacakları olan 5 milyon 512 bin 495 TL verildiği zaman kulüp kasasında 5 milyon 487 bin 505 TL varlık bırakılmıştı.Sonuç itibarı ile yapılandırılmış vergi borcu olan 19 milyon 622 bin 718 T?L’den kulüp kasasında mevcut olan 5 milyon 512 bin 495 TL mashup edildiği zaman bakiye borç miktarı 14 milyon 110 bin 223 TL’dir. Bakiye borç miktarı Haziran 2013 tarihli döviz kurları esası ile ise 7 milyon 627 bin 145 Dolar veya 5 milyon 644 bin 089 Euro’dur. Bu parlak tablo karşısında "Hazine Bulduğunu" beyan edenler, bu safhada maalesef kendileri ile çelişkiye düşmektedirler” dedi.“ŞAHSİ İRADEMLE BIRAKTIM”Başkanlığı süresince kulübün maddi ihtiyaçları için şahsi imkanlarını karşılıksız her zaman kullandığını vurgulayan Akıncıoğlu, “Ayrıca yönetici arkadaşlarım veya finansman kurumlarından kullandığım kredilerin tamamı için şahsi kefaletimi verdim. Tüm bu hususlar kayıtlarda mevcuttur. Türkiye’nin önemli ve güçlü gruplarından bir tanesinin sahiplerinden olan ve benim yönetimimde yer almış olan Ali Şafak Öztürk’ün, başkanlığa talip olması ile ilgili memnuniyetimi ifade ettim. Ancak, duyumlar ve varsayımlarla şahsımın ve bu saygın kişiye hakaret telakki edilecek gerçek dışı söylemleri esefle kınıyorum ve Antalyaspor menfaatleriyle bağdaştıramıyorum. Onurla 5 sezon sürdürdüğüm başkanlık görevini, hiçbir dış etken olmaksızın şahsi irademle bırakma kararı alarak, bıraktım” ifadelerini kullandı.