YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Hayvancılık Sos Veriyor

Ödemiş’te uzun yıllardır hayvancılıkla uğraşan Damızlık Birliği kurucu üyelerinden olan Uğur Tarıkçı, hayvancılığın saman kriziyle...

Hayvancılık Sos Veriyor

Ödemiş’te uzun yıllardır hayvancılıkla uğraşan Damızlık Birliği kurucu üyelerinden olan Uğur Tarıkçı, hayvancılığın saman kriziyle birlikte S.O.S verdiğini, çözümün ise 'yem çuvalı başına prim desteği vermek' olduğunu belirtti. Gelişmekte olan ülkelerde bir kilogram süt ile en az 1,5-2 kilogram yem alınabildiğini belirten Tarıkçı, "Türkiye’de 1 kilo sütle 1 kilo yem bile alınabiliyorsa gerisini konuşmak teferruattan öte değil. Hayvancılık resmen S.O.S. veriyor" dedi.

Türkiye’nin yetiştirdiği ürünlerle kendi nüfusunu besleyebilen 7 ülkeden biri iken, son yıllarda hayvanlarını bile besleyemez duruma geldiğini kaydeden Tarıkçı, şöyle konuştu: "Bu durum maalesef çok üzücü. Türkiye’nin hayvancılıkta geldiği tükenme noktası sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerce araştırılmalı, gerekirse tez konusu haline getirilmelidir. Tarım ve hayvancılıkta insanımız artık önünü görmek istiyor. Ülkenin nereye gittiğini bilmek istiyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı artık tatmin edici bilgiler vermeli, üretici insanımızı aydınlatmalıdır."

Tarıkçı, mazot, gübre ve tohum fiyatlarının yüksek olması nedeniyle tarımsal üretimin durma noktasına geldiğini aktaran Tarıkçı, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Hayvancılıkta ise başka bir içler acısı durum söz konusu. Çünkü saman dediğimiz ekinin sapını dahi ithal edebilmek için birlikler ve milletvekilleri seferber olmuş durumdalar. Bu durum ülke adına çok üzücü. Kurak bir dönem yaşanıyor. Ama kaba ve kesif yemlerin yeterince üretilmemesini kuraklıkla izah etmek mümkün değildir. Mutlaka ulusal bir tarım politikası uygulanmalı ve üreticiye verilen teşvikler gözden geçirilmelidir. Belirlenecek ulusal tarım politikası da hükümette kim olursa aralıksız uygulanmalı. Tek çıkış yolu budur. Yoksa şu an olduğu gibi tabir-i caizse aspirin tedavisiyle bu yaraya çözüm bulunmaz, bu sıkıntılar hep yaşanır. Üreticimiz artık aspirin değil bu yaraya kesin çözümle neşter vurulmasını istiyor."

Üretim adına çiftçiye sağlanan kredilerin bankaların kâr oranlarıyla paralel olduğuna dikkati çeken Tarıkçı, "Eskiden örneğin 3 dekar arazisi olan üreticiye bir havyan kredisi verilirken, son yıllarda tamamen ticari amaçlarla 3 dekar arazisi olan vatandaşa teminat gösterilirse 100 başlık hayvan kredisi veriliyor. Ama bu kredi ile alınan hayvanların ne gezinme alanları, ne de dinlenme alanları hesap edilmiyor. Bu durum bana göre ithalatçıların ve bankaların para kazanması için maksatlı olarak bu hale getiriliyor. Üreticiyi düşünen yok, yol gösteren de yok” diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler