Denizli Devlet Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Öztürk, koroner kalp hastalığının Türkiye’de en sık ölüm sebepleri arasında yer aldığını ifade ederek, 40 yaşından sonra arttığını, önlemek için sebze meyve yenmesi ve yürüyüş yapılması gerektiğini söyledi.
Kadınlarda salgılanan östrojen hormonunun bu hastalıktan koruyan önemli bir faktör olduğunu dile getiren Öztürk, menopoz döneminden sonra bu hormon azalacağı için koroner kalp hastalığı riskinin arttığını belirtti. Yaşın da bu hastalığın ortaya çıkmasında önemli bir faktör olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Öztürk, “Kalbe kan ve oksijen sağlayan damarların artarak daralmasına, koroner kalp hastalığı denir. Genellikle yağlı bir maddenin oluşturduğu plaklar nedeniyle oluşur. Hiçbir belirti vermeyebilir. Hastalığın şiddeti ve bulguları değişiklik gösterir. Koroner arterler daraldıkça kalbe giden kan azalır, hattâ kesilebilir ve göğüs ağrısı ortaya çıkar. Bu ağrı, sol kola ve çeneye yayılır. Bazen kolda uyuşma hissi oluşabilir. Koroner kalp hastalığı olanlarda, hareket ederken ve özellikle egzersiz sırasında zorlanmalar yaşanabilir. Egzersiz sırasında sıkıştırıcı bir ağrı olduğunu söylerler ve hareketi tamamlayamazlar. Dinlenme ihtiyacı hissederler. Biraz dinlendiklerinde ağrı geçebilir. Bunların dışında nefes darlığı, göğüste basınç hissi ve yanma ile yorgunluk, kalp hastalığının belirtisi olabilir. Hastalığın gelişme riskini arttıran pek çok faktör vardır. Bunlar ailede hastalığın varlığı, sigara, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol fiziksel aktivitenin azlığı, şişmanlık, menopoz ve yaş, koroner kalp hastalığının tetikleyici faktörleridir. Bunların büyük bir kısmı, düzeltilebilen risk faktörleridir.” dedi.
Koroner kalp hastalığının ilk belirtisinin kalp krizi olabileceğini söyleyen Öztürk, “Damar tıkanırsa doku beslenemez. O damarın tıkandığı yerdeki kalp dokusu ölür. İşte bu duruma kalp krizi denir. Ağrı uzun süreli ve şiddetlidir. Hastanın hayati riski söz konusudur. Böyle bir durumda hemen acil servise başvurmak gerekir. Diğer belirtiler sersemlik hissi, soğuk terleme ve bulantıdır. Hastalığı tespit etmeye yarayan pek çok tetkik vardır. Kesin teşhise varabilmek için genellikle birden fazla tetkike ihtiyaç duyulur. Bunlar ekokardiyografi, egzersiz testi, eko kardiyogram, sintigrafi, koroner anjiyografi ve çok kesitli bilgisayar tomografisi olabilir.” diye konuştu.
Koroner kalp hastalığının önlenebileceğini söyleyen Mehmet Öztürk, şunları kaydetti: “Yağ oranı düşük gıdalar yenip kolesterol düzenli olarak ölçtürülmeli. Her gün en az beş porsiyon sebze meyve yenmeli ve düzenli yemek alışkanlığı edinilmeli, sigara içilmemelidir. Günde yarım saatlik yürüyüş, kalp sağlığı açısından oldukça faydalıdır. Hayvansal yağlar yerine bitkisel yağlar yenmeli, boyla orantılı uygun kilo aşılmamalıdır. Tansiyonu düzenli olarak ölçtürmek ve doktorun tavsiye ettiği seviyede tutmak için öneriler uygulanmalıdır. Stresle baş etme yolları öğrenilmelidir. Düzenli olarak kalp sağlığı açısından tetkikler yaptırılmalıdır.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz