Sabahları işe/okula beş karış suratla gidersiniz. O esnada seçtiğiniz müzikler de bu beş karış surata hizmet edecek tarzda olurlar.
Ya uyuklama halinizi devam ettirecek aşırı slow müzikler seçersiniz.
Ya da ''Sabah sabah niye uyandım lan ben gene!'' öfkesiyle bir Metallica, bir Iron Maiden patlatır; afyonunuzu darmaduman edersiniz.
Ama her halükarda o kulaklık her sabah kafanızdadır.2. Derslerde kulaklığınızı hocadan nasıl gizleyeceğiniz konusunda artık uzmanlaşmışsınızdır.
En güzel taktiği de biz açıklayalım hadi:
1.Kulaklık kablosunu tişörtün, gömleğin vs. içinden yukarı çıkartıyorsunuz. 2.Ensenizin üzerinden tek kulağınıza takıyorsunuz. 3.O kulağınızın üzerine 'elinize yaslanır gibi' yapıyorsunuz. O eliniz kulaklığın hoca tarafından görülmesini engellemekle kalmıyor, sesin sınıfa yayılmasını da önlüyor. 3. Öğle arasında P!nk dinlemek, arkadaşlarınızla dünkü Fener maçının muhabbetini yapmaktan daha caziptir...
Yine de illaki biri gelir size bir soru sorar.
Müziğe kendinizi kaptırmışsınızdır tabii, o soruyu yanıtlarken kendi sesinizin seviyesini ayarlayamamanız oldukça normaldir :)5. Öğle arasından sonra da, günün bitmesini beklersiniz... Beklersiniz...
Ve nihayet gün biter! Bittiği gibi de eliniz telefonunuza gider. ''Hangi şarkıya girişsem de kurtulsam şu gün yorgunluğundan!'' düşüncesi adeta parmaklarınıza nüfuz eder.
İstediğiniz şarkıyı bulmadan gözünüzü telefon ekranından katiyen ayıramazsınız. Buldunuz mu? O zaman yürümeye hazırsınız ;)
Müzik dinleyerek otobüs durağına doğru yürürken, bazı davranışlarınız insanlar tarafından garip karşılanır.
Siz garip değilsiniz arkadaşlar; garip olan onlar. Kulaklığa devam \m/9. Şarkının ritmine uygun yürüme olayını da unutmayalım :)
Hatta bazen müziğe kendinizi o kadar kaptırırsınız ki, çevrenizde olup bitenleri farketmemeye başlarsınız.
5 metre ötenizde zincirleme kaza olabilir, ya da ne bileim uzaylılar İstanbul'u işgal edebilir, hatta dünya gözüyle Iron Man'in uzaylıları s****r etmesini görme şansını yakalayabilirsiniz.
Ama kalsın be hepsi. Siz müzik dinliyorsunuz, dünya yansa umrunuzda değil şu anda. 11. Akşam saatlerinde eve dönüşlerinizde otobüste şu şekilde takılmak istersiniz...
Ama tabii ki oturacak yer yoktur.
Olsun be! Kulaklığınız yanınızda neyse ki :)13. Otobüsteki en büyük korkunuz sürekli hapşıran hanımteyzenin yanına oturmak değildir mesela.
''Telefonumun şarjı %5 kaldı! İnşallah birkaç şarkı daha dayanır, zaten nerdeyse benim durağa geldik!'' düşüncesi, kafanızda oluşan paniğin resmidir.
Çişiniz gelse bu kadar panik olmazsınız, o derece.14. En gıcık olduğunuz şey ise o şarkıların arasında ikide bir çıkan reklamlardır!
Premium da premium anasını satayım! Öğrencinin halinden anlayan yok!15. Eve vardığınızda ise hala yapılacak ödevler, bitmemiş makaleler filan vardır. Olsun ya?
O işleri bitirdikten sonra bile,
Yani 1 saat geç uyusanız hiçbir şey olmaz herhalde ya?
