Türkiye’de doğada kendiliğinden yetişen mantarların tüketilmesi sonucu ortaya çıkan zehirlenme vakalarının sıkça görüldüğünü anımsatan İl Sağlık Müdürü Dr. Hüsnü Tırpancı, “Mantar zehirlenmesi doğal alanda yetişen yapısında zehirli maddeler bulunan mantarların tüketilmesiyle oluşan, ölümle de sonuçlanabilen ciddi bir zehirlenmedir. Mantar zehirlenmeleri özellikle yağışların arttığı ilkbahar ve sonbahar aylarında artmaktadır. Doğada yetişen onbinlerce mantar türü bulunmaktadır. Mantarların zehirli olup olmadıklarını şekline, rengine vb. bakarak anlamak mümkün değildir. Sersemlik, uykuya meyil, bulantı, kusma, ateş, terleme, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarıklık, ağızda metalik tat, karın ağrısı, ishal mantar zehirlenmesinin ilk gözlenen belirtileridir. Daha sonra karaciğer, böbrek ve diğer organların işlev bozuklukları, koma ve ölüm de görülebilmektedir. Mantar tüketiminden sonra bu belirtilerden bir yada birkaçı görüldüyse en kısa sürede sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır” dedi.
Türü bilinmeyen mantarların yenilmesine bağlı olarak meydana gelen mantar zehirlenmelerinde izlenecek yöntemlerle ilgili olarak da bilgiler veren Tırpancı, “Mantarın yoğurtla birlikte tüketilmesi, pişirilmesi, sirkeli ya da tuzlu suda bekletilmesi/kaynatılması, taze, konserve yada kurutulmuş olması zehrinin yok edilmesi için yeterli değildir. Mantarın zehri hiçbir şekilde yok edilemez. Doğada kendiliğinden yetişen mantarların zehirli veya zehirsiz olduğunu bakarak anlamak her zaman yüzde 100 mümkün değildir. Satın alacağınız mantarın ambalajlı olmasına ve etiketinde üretim yeri, üretim izni, üretim tarihi gibi bilgilerin yer almasına dikkat edilmelidir” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz