SPOR

Profesyonellere bırakın Sayın başkanlar.

Profesyonellere bırakın Sayın başkanlar.

Bu sezon Türkiye Ligi allak bullak.

Sivasspor tozu dumana katıyor. Ama puan barajı çok düşük.

Sezon başında, şampiyonluk olasılığı en düşük gösterilen Beşiktaş, şimdi şampiyonluğun en güçlü diğer adayı. Fenerbahçe ile Galatasaray, yanlış antrenör seçimlerinin bedelini bugünlerde fazlası ile ödüyor. Bu ortamda Sivasspor çalıştırıcısı Bülent Uygun istediği gibi at oynatabilirken, Fenerbahçe yaklaşan kongresi öncesi kupaya sığınmış durumda.

Kupada da zoraki bir finale çıkma süreci yaşadı Fenerbahçe, futbol tanrılarının emriyle…

Avrupa defterini bilmiyorum açmanın âlemi var mı?
UEFA Kupasını evine götürmeye kararlı Galatasaray’ın tadı damağında kalan Saraçoğlu’nda final oynama hevesi başarısının önüne geçince, onlar düştüler.

Şampiyonlar Ligi’nde geçen yılın çeyrek final havası ile bu yıl yarı final oynama hedefi ile gazlanan Fenerbahçe, bunun alt yapısının olmadığının farkına varmış mıdır? Sanmam…
Beşiktaş’ın nerede tökezlediğini hiç sorgulamaya gerek yok. Kabak çiçeği gibi bir Avrupa başarısızlığı ortada yani.
Her sezon başı adettendir, demeçler havalarda uçuşur, Türkiye’de çifte kupa, Avrupa’da final, yarı final, çeyrek final, minalll.

Türk futbolunun önderi üç kulübün, oluşturduğu bütçeler, harcadığı dış transfer bedellerine bakarsan aslında bu öngörülerin düş olmadığı hissedilebilir.

Ancak, kulüpte iktidar olma hırsı, milyonları bulan taraftarları yönlendirme arzusu, hesapsız, bilgisiz, tutarsız seçimler ve harcamalarla sonuçlanıyor.

Havalarda uçuşan dövizler, ülkemize doluşan hurda golcüler, kasaları boşalan kulüpleri ağlamaklı hale getiriyor.
Üç büyük kulübün başkanının da kabullenemediği bir gerçek var. Bu hem üç büyüğün temelini kurtarmak hem de Türk sporuna, ekonomisine hizmet etmek için önemli bir ayrıntı.
İddia ediyoruz ki, üç büyük kulübün başkanı da futboldan çok anlamıyor. Öyle ya, yapboz oyununa çevrilen teknik adam seçimleri, transfer edilip kısa sürede atıl durumu düşürülen oyuncular, hovardaca harcanan kulüp bütçeleri.
Antrenör ve oyuncu seçiminde tek seçicilik hevesi. Gizli gizli yürütülen ve gerekçesi “Kulüp menfaatlerini korumak” diye açıklanan oyuncu transferleri, kamuoyunun tartışmasına asla açılmayan (ki amaç kulübün âli menfaatleri!) teknik direktör seçimleri.

Hepsi uçuruma yuvarlıyor, hepsini birlikte.
Oysa yönetme heveslerini yanlarında tutarak, futbolu, transferi, teknik adam seçimini, neden profesyonellere bırakmazlar?

Neden köşelerine çekilip, bir kulüp başkanı ve yönetimimim asıl işi olan kaynak üretme, huzuru temin etme, tesisleşme çalışmaları yapmazlar?

İlla da başkanlar, yöneticiler, futbolun en ateşli tartışma ortamında söz sahibi olmak istiyorsa, bilmeliler ki bugünleri en iyi günleridir.

Zira yolun sonuna geldiler.

Canlı Skor

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler