Reyhanlı'daki Bombalı Saldırılar

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki bombalı saldırılara ilişkin, "Suriye'deki zulümden kaçan insanlar ile özellikle Hatay ve çevresinde yaşayan vatandaşlarımızın arasını açmaya çalışıyorlar" dedi.

11. Türkçe Olimpiyatları Karabük İl Etkinlikleri nedeniyle Safranbolu ilçesinde düzenlenen basın toplantısına katılan Şahin, toplantıdan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Şahin, bir gazetecinin Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki bombalı saldırılarla ilişkisi olduğu iddia edilen bazı kişilerin gözaltına alındığını hatırlatması üzerine, "Emniyet güçlerimiz ve savcılığımız olaya el koydu. Zanlı olarak 9 kişi gözaltında. İçişleri Bakanımızın açıklamasına göre, bunlardan birkaç tanesi Şam yönetimi ile bağlantılı. Bütün bu bilgiler ışığında kim, kimler hangi amaçla bu eylemi yaptı ortaya çıkarılacaktır" diye konuştu.

    Suriye'de yaşanan iç savaştan kaçan insanların Türkiye ve diğer komşu ülkelere sığındığını hatırlatan Şahin, şöyle devam etti:

    "Onlara kapımızı açtık. Bu insanı bir durumdur. Türkiye halkı ve Suriye halkı kardeştir. 200 bini aşkın insanı sınırlarımız içerisinde misafir ediyoruz. Şam yönetimi bundan memnun olmayabilir. Bu eylemin amaçlarından bir tanesi olabilir. Suriye'deki zulümden kaçan insanlar ile özellikle Hatay ve çevresinde yaşayan vatandaşlarımızın arasını açmaya çalışıyorlar. Nitekim dün bir takım eylemler de oldu. Bu eylemi yapan kişiler yerel yöneticiler tarafında teskin edilmelidirler."

    "Türk halkının 'Suriyelileri istemiyoruz' demelerini sağlamak için bu eylemin yapıldığını düşünüyorum" diyen Şahin, "Başka nedenler de olabilir. Türkiye'de iç barışı temin edecek, terör sorununu Türkiye'nin gündeminden çıkaracak bir süreç başladı" ifadelerini kullandı.

    Asıl üzüldüğü noktanın İranlı bazı yöneticilerin PKK terör örgütü üyelerine haber göndererek "Siz neden silah bırakıyorsunuz" diye sorması olduğunu vurgulayan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Bunun doğru olmamasını temenni ediyorum. Bu komşulukla da bağdaşmaz. Şam ve Tahran yönetimlerinin teröre destek veriyor olması komşuluk anlayışı bakımından çok kötü bir durum olsa gerek. Esed döktüğü kanda boğulacaktır. Birleşmiş Milletler üzerine düşeni yapmalıdır. Bizim beklentimiz budur. Suriye'ye, Birleşmiş Milletler'in ve Güvenlik Konseyi'nin herhangi bir kararı olmaksızın yapılacak bir operasyonun hukuki bakımdan tartışma yaratacağını düşünüyorum."

    Muhabir: Ahmet Özler