Romanlara Hakaretle Suçlanan Köşe Yazarına Beraat

Bursa'da yerel bir gazetedeki köşe yazısında kullandığı, "Çingeneye beylik vermişler, babasını asmış" ifadesinden dolayı "Romanlara hakaret"ten yargılanan Türkiye Kamu Sen Bursa İl Temsilcisi Selçuk Türkoğlu beraat etti.

2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde "basın yoluyla hakaret" suçundan 2 yıl 8 aya kadar hapsi istenen Türkiye Kamu-Sen Bursa İl Temsilcisi Selçuk Türkoğlu'nun yargılanmasına devam edildi. Yerel gazetedeki köşe yazısında, "Teşbihte hata olmasın, çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış" cümlesine yer verdiği gerekçesiyle Bursa Romanlar Derneği Başkanı Efkan Özçimen'in şikayeti üzerine yargılanan Selçuk Türkoğlu'nun davasında karar çıktı.

Mahkeme, "Çingeneye beylik vermişler, babasını asmış" cümlesinin halk arasında kullanılan anonim bir cümle olduğuna kanaat getirerek sanığın suç işlemede kast ve taksirinin bulunmadığı için beraatine hükmetti.

“ADALET YERİNİ BULDU”

Karar değerlendiren Selçuk Türkoğlu, adaletin yerini bulduğunu ifade ederek, "Daha çok şikayetçinin şov amaçlı yaklaşımından ortaya çıkan bu davada hiç hakketmediğimiz iddia ve isnatlara muhatap olduk Özellikle şikayetçiler tarafından hedef gösterildik, kastımızın olmadığının ve böyle bir suç işlemediğimizin mahkeme tarafından tescillenmesinde dolayı memnunuz. Hayatımızın hiç bir döneminde şahıs ve kurum olarak ayrımcılık, bölücülük ve ötekileştirme yapmadık. Biz ömrümüzü Türk milletini ve Türk devletinin birliğine, dirliğine ve bütünlüğüne adadık. Karardan dolayı Türk Yargısına olan güvenimiz bir kez daha perçinlendi. Haksız iddia ve isnatlarda bulunan şikayetçi hakkında da avukatlarımızla görüşerek bizi sürekli açık hedef göstermesinden dolayı suç duyurusunda bulunup bulunulmayacağımız hususunda bir değerlendirme yapacağız" dedi.

“KARARIN ARDINDAN BU TÜR CÜMLELERİN KULLANIMI ARTACAKTIR”

Davacı Efkan Özçimen ise, "Yargıya güvenimiz her zaman tamdır. Bizler yıllarca bu tür cümleler yüzünden halk arasında ikinci sınıf insan muamelesi gördük. Bunun büyük acısını çektik. Romanlar arasında bir hakim savcı doktorun olmaması da yapılan bu ayrımdan kaynaklanıyor. Kararın ardından halk arasında bu tür cümlelerin kullanılması daha da artacaktır. Bizim kişilere karşı şahsi bir husumetimiz olamaz. En azından bu cümleyi kullanan kişi ikaz edilse yeterli olurdu” diye konuştu.