Sdp'lilerinde Yargılandığı Gezi Olayları Davası

Cem TURSUN /İSTANBUL, İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 2. duruşmaya sanıklar Tayfur Görgel, Çağlar Demiröz ve Doğukan Öci, ile avukatları hazır bulundu. Duruşmada müşteki üç polis ifade verdi.

"GÖSTERİ YAPAN ŞAHISLARIN YÜZLERİ KAPALIYDI"
Müşteki polis memuru İsmail Koyutürk sanıklardan şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini belirterek şöyle konuştu; "Olay yerinde 50-60 kişi vardı. SDP binasının girişinde Gezi Parkı olayları sebebiyle gösteri yapan şahısların yüzleri kapalıydı. Bana atılan taşlar nedeniyle yaralandım ve yer düştüm. Çok sayıda molotof atıldı. Bana kimin taş attığını atanların yüzleri kapalı olduğu için görme şansım olmadı. Sanıklardan şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum"

"İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ TOMA YANMAYA BAŞLADI"
Müşteki diğer polis Rasim Sümer de, olaya müdahale eden TOMA aracının içinde bulunduğunu belirterek, "50-60 kişilik grubun bizlere yoğun şekilde saldırısı vardı. Molotof kokteyli atılması nedeniyle içinde bulunduğumuz araç arıza yaptı ve yanmaya başladı. Benim herhangi bir yaram olmadı, saldıranlaın yüzleri kapalı olduğu için teşhis etme şansımız olmadı. Şikayetçiyim davaya katılmak istiyorum" diye konuştu. Müşteki üçüncü polis Hanifi Karadağ ise, Rasim Sümer ile aynı TOMA'da bulunduğunu belirterek, sanıklardan şikayetçi olduğunu ifade etti.

"GAZ KAPSÜLÜ İLE YARALANDIĞIM İÇİN BEYİN TRAVMASI GEÇİRDİM"
Duruşmada savunma yapan sanıklardan Tayfur Görgel, "Motorsikletiyle et dağıtımı yaptığı için Taksim'e gittiği, gazdan kaçan grupla birlikte bir binaya girdiği, gaz bombasını kendinden uzaklaştırdığı, polislere taş atmadığı ve herhangi biri araca zarar vermediği" iddiasında bulunurken, herhangi bir örgüt üyesi olmadığını ve suçlamaları kabul etmediğini söyledi. Savunması alınan sanıklardan Doğukan Öci de, "Olay günü Gezi Parkı'nda gaz kapsülü ile yaralandığım için beyin travması geçirdim. Kesinlikle molotofkokteyli atmadım. Herhangi bir örgüt üyesi değilim, propaganda yapmadım, polislere mukavemet etmedim ve kamu malına zarar vermedim. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
Haklarında bereaat kararı verilmesini talep eden sanıklar, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde verilecek hükmün ertelenmesine karar verilmesini istedi. Duruşmada, sanıklardan çocuk yaştaki C.K ile ilgili daha önce İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görevsizlik kararı verilerek İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava dosyasının, fiili irtibat gereği bu dava dosyasıyla birleştirilmesi hususunda muvafakat istendiği hatırlatıldı.

POLİSLERİN DAVAYA KATILMA TALEBİ KABUL EDİLDİ
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, müşteki polislerin suçtan zarar görme ihtimali nedeniyle davaya katılmalarına hükmetti.
Sanıklar Ulaş Bayraktaroğlu, Ceyhun Dönmez, Doğukan Öci ve Furkan Tombul hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının da kaldırılması talebini, suçların nitelikleri ve diğer sanıkların savunmalarının alınmamış olması gerekçesiyle reddeden heyet, savunması alınmayan 4 sanıkla ilgili ise duruşmaya zorla getirilmeleri yönünde karar aldı. Heyet, isimleri bildirilen ancak duruşmaya gelmeyen diğer müşteki polis memurları ile ilgili de, duruşmaya zorla getirilmesi kararı verdi. İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki tek sanıkla dava dosyasının, aralarındaki fiili irtibat nedeniyle bu dava dosyasıyla birleştirilmesi talebine olumlu cevap veren heyet, duruşmayı erteledi.

SANIKLARIN 58 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENİYOR
Gezi Parkı eylemlerine ilişkin, aralarında Devrimci Karargah Davası'nın sanıklarından SDP MYK üyesi Ulaş Bayraktaroğlu'nun da bulunduğu 36 kişi hakkında, 3 Ocak 2014'te iddianame hazırlandı. İddianamede, sanıklar hakkında, "Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet etmek", "Silahlı terör örgütüne üye olmak", "kamu malına zarar vermek" ve "ruhsatsız silah, mermiler taşımak" gibi suçlardan 3 yıldan 58 yıla kadar değişen hapis cezası talep edildi. Taksim'deki olaylar sırasında Ulaş Bayraktaroğlu'nun cebinde silah olduğu iddia edilmişti.