Taksim’de “balyoz Davası” Kararı Protesto Edildi

Taksim’de İşçi Partisi’nin de aralarında bulunduğu çeşitli sivil toplum kuruluşları, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin “Balyoz davası” kararını protesto etti. Eyleme 20 yıl hapis cezasına çarptırılan emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın eşi Nilgün Doğan da destek verdi.

Taksim Odakule’de bir araya gelen İşçi Partisi’nin de aralarında bulunduğu çeşitli sivil toplum kuruluşları üyeleri, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin “Balyoz davası” kararını protesto etti. Ellerinde “Ordu millet el ele” yazılı pankartla “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Güçlü ordu güçlü Türkiye” şeklinde sloganlar atan grubun eylemine dün 20 yıl hapis cezasına çarptırılan emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın eşi Nilgün Doğan da destek verdi. Slogan ve ıslıklar çalarak Fransız Konsolosluğu’na yürüyen grup, burada basın açıklaması yaptı. İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı emekli Tuğgeneral Servet Cömert, “Neydi bu görülmemiş olay? Hükümetimiz ve yargı organları silahlı kuvvetlerimizin general, amiral, albayları, astsubaylarını tutuklamaya başlamıştır. İnanılır şey değildir bu. Kitleler halinde tutuklama, yüzlerce emekli ve muvazzaf askeri personelin nasıl bir suç işlediğini anlayabilmek mümkün değildir. 2003 yılında 1. Ordu bölgesini kapsayan ilgili kademelerin onaylarını almış ve plan çalışması yapmışlardır. Planın kod adı ‘Balyoz’du. Aradan yıllar geçtikten sonra Balyoz Planı üzerinde çalışanlar tutuklanıyordu. Neydi suçları? Darbe planı hazırlamışlardı. Uzun zamandır beri sürdürülen davanın kararı dün 17.30’da açıklandı. 330 kişi cezalandırılıyor, 34 kişi beraat ediyor ve 250 kişinin tutukluluğu devam ediyor. Türk ordusu görevinin kapsamını çok iyi bilir ve ölünceye kadar sadık kalacağına yemin eder” dedi.

Dün Balyoz davasında 20 yıl hapis cezası alan emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın eşi Nilgün Doğan ise, cezanın Türkiye Cumhuriyeti’ne verildiğini belirterek şunları söyledi:

“334 kişiye verilen ceza aslında Türkiye Cumhuriyeti’ne verilen bir cezadır. Atatürk’ün devrimleriyle aydınlattığı ışıl ışıl yollara tek tek dinamit döşüyorlar. Ama zannetmesinler ki onları parmaklıklar arkasına atmakla Atatürk’e olan yüce fikirler, sadakat hiçbir zaman hapsedilemeyecek. Onların sadece bedenlerini hapsettiler, bizler oradakiler sanıkların eşleri, çocukları, anaları, babaları olarak sonuna kadar onların bu mahkumiyetini bir onur madalyası gibi göğsümüzde taşıyacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.”

Çevik kuvvet ekiplerinin grubun yürüyüşü sırasında olası bir duruma karşı geniş güvenlik önlemleri aldığı görüldü.