Tse 60 Yaşında

Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Hulusi Şentürk, “60 yıl önce Ankara’da küçük bir birimle sanayicilerin ihtiyaç duyduğu standart çalışmalarını yapmak üzere kurulan TSE, bugün hem standardizasyon hem de uygunluk değerlendirme alanında dünya markası olma yolunda kararlı adımlarla yürümektedir” dedi.TSE Başkanı Şentürk, Enstitü’nün 60’ıncı kuruluş yıldönümü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, “TSE merhum Vehbi Koç’un önderliğindeki bir grup sanayicinin teklifi ve girişimleriyle bundan tam 60 yıl önce Ankara’da TOBB bünyesinde küçük bir birim olarak kuruldu. 1954 yılında faaliyetine başlayan ve tek çalışandan oluşan bu birimin görevi uluslararası standartların takibini yapmaktı. 6 yıllık süreç sonunda Türkiye’de de standardizasyon faaliyetlerinin başlatılması ve böylece uluslararası standartlarla entegrasyon sağlanması için ayrı bir kurum oluşturulması kararı alındı. 18 Kasım 1960 tarihinde çıkarılan 132 sayılı kanunla TSE, Başbakanlığa bağlı, özel hukuk hükümlerine göre yönetilen bir kamu kurumu olarak kuruldu. Faaliyetlerine sadece standardizasyon alanında çalışmak üzere 17 personelle ve mütevazi bir bütçeyle başlayan Enstitü, 60 yıl içinde standardizasyon alanında ülkemizin uluslararası yetkinliğe sahip milli kuruluşu olmakla kalmadı, aynı zamanda uygunluk değerlendirme alanında Türkiye’nin en büyük, dünyanın sayılı belgelendirme kuruluşlarından biri oldu” ifadelerini kullandı.Bugün TSE’nin bin 500 personeli ve 3 bine yaklaşan dış denetçisi, yurt çapında yaygın teşkilatı, 5 ülkede temsilciliği, 26 ülkede 37 Çözüm Ortaklığı Ofisi, 19 deney ve 3 kalibrasyon laboratuarı ile Türk sanayicisine hizmet verdiğini bildiren Şentürk, şunları kaydetti:“TSE’nin asli görev alanı olan standardizasyon çalışmalarında; dünyadaki ekonomik savaşın bir ‘standartlar savaşına’ dönüştüğü bilinciyle Türkiye’nin sadece standartlara uyum sağlayan ülke değil, standartları belirleyen ülke konumuna gelmesi yönünde adımlar atılmaktadır. Bu kapsamda Enstitü’nün uluslararası ve bölgesel standardizasyon kuruluşlarının karar mekanizmalarındaki etkinliği arttırılmıştır. TSE, Uluslararası (ISO ve IEC) ve Avrupa Birliği Standardlar Teşkilatlarının (CEN ve CENELEC) ülkemizdeki tek temsilcisidir. Enstitü’nün ISO’ya üyeliği 1955, IEC’ye üyeliği 1956 yılından bu yana devam etmektedir. TSE, 1991 yılında bağlı üye statüsünde dahil olduğu Avrupa Standardizasyon Kuruluşları CEN ve CENELEC’e tam üyeliği ise 1 Ocak 2012 tarihinde elde etmiştir. Öte yandan bu yıl Eylül ayında ISO’nun 37. Genel Kurulu’nda teşkilatın yönetim organı ISO Konseyi için yapılan seçimlerde TSE oylamaya katılan 99 ülkeden 64’ünün oyunu alarak konsey üyesi olmaya hak kazanmıştır. 20 üyeli ISO Konseyi, teşkilatın politikalarının belirlenmesi, stratejilerinin oluşturulması ve bu politika ve stratejilerin takibini yapan en üst yönetim organıdır. TSE, standardizasyon çalışmalarının yanı sıra ürün, sistem, personel belgelendirme ve muayene-gözetim hizmetlerinden oluşan uygunluk değerlendirme alanında ve bu alanda verilen eğitimlerde de ülkemizin öncü kuruluşudur. TSE’nin hizmetlerinin daha geniş kitlelere ulaştırılması, sadece ulusal düzeyde değil, uluslararası pazarlarda da aranan, tercih ve itibar edilen bir ‘marka’ değerine kavuşması doğrultusunda önemli adımlar atılmaktadır. Enstitü’nün uygunluk değerlendirme alanında sadece ülke sınırları içinde değil, başta komşu ve çevre ülkeler olmak üzere tüm dünyada aranan bir belgelendirme kuruluşu olması yönünde ciddi mesafeler katedildi. İslam Ülkeleri Standardizasyon ve Metroloji Enstitüsü’nün (SMIIC) kuruluşuna öncülük eden, Türk Cumhuriyetleri’nde standardizasyon teşkilatlarının kuruluşunda aktif rol oynayan ve bunların tek çatı altında toplanmasını sağlayan Enstitü, standardizasyon, belgelendirme ve deney alanlarında 82 ülkeden 101 farklı kuruluşla işbirliği anlaşmaları imzaladı. Bu anlaşmalar sayesinde belgelendirme, uzman değişimi ve eğitim konularında karşılıklı işbirliği faaliyetleri yürütülmektedir. Öte yandan TSE, başta Avrupa Birliği olmak üzere uluslararası ve bölgelerarası kuruluşlarla ve bunların yanı sıra Türkiye’nin ticaretinin yoğun olduğu ülkelerle ikili ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yapmaktadır. Bu amaçla Özbekistan, Kazakistan, Azerbaycan, Suudi Arabistan ve KKTC’de mevcut olan TSE temsilciliklerine ilaveten, 2012 yılından bugüne kadar 26 farklı ülkede 37 Çözüm Ortaklığı Ofisi açıldı. Uygunluk değerlendirme alanında yerel kaynakları kullanarak menşeinde hizmet verme anlayışına dayanan bu ofisler, yurtdışında üretim yapan ve ticaretle uğraşan firmaların bulundukları ülke ve ticaret yaptıkları ülke ile ilişkilerinde ihtiyaç duydukları tüm belgelendirme ve uygunluk değerlendirme işlemlerini uluslararası normlar çerçevesinde yapmaktadır.”TSE’nin bir yandan da özellikle İslam ülkeleri ve Afrika kıtasındaki ülkelerle ikili anlaşmalar imzalayarak ihracatçıların bu ülkelerin gümrüklerinde yaşayabilecekleri muhtemel sorunları ortadan kaldırdığını belirten Şentürk, “Bu kapsamda 2014 yılında Birleşik Arap Emirlikleri, Sudan ve Yemen ile çok önemli anlaşmalar imzalandı. Körfez ülkelerinin kendi aralarındaki ticaretin ana arteri durumunda olan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Standardizasyon ve Metroloji Otoritesi (ESMA) ile yaptığımız anlaşma uyarınca bu ülkeye girecek tüm ürünlerin ESMA adına TSE tarafından teknik incelemeden geçirilmesi karara bağlandı. Sudan Standartlar ve Metroloji Teşkilatı (SSMO) ile yaptığımız anlaşmaya göre ise bu ülkeye Çin dışındaki tüm ülkelerden ihraç edilecek zorunlu incelemeye tabi ürünlerde SSMO adına deney, uygunluk değerlendirme belgesi, yükleme öncesi muayene hizmeti verme yetkisi TSE’ye verildi. Yemen Standardizasyon, Metroloji ve Kalite Kontrol Teşkilatı (YSMO) ile yaptığımız anlaşma uyarınca da Yemen’e Türkiye’den ihraç edilen tüm endüstriyel (gıda dışı) ürünlerin yükleme öncesi incelemesini TSE yapmaktadır. TSE’nin bu çalışmalardaki nihai hedefi, iş dünyasının ihtiyaç duyduğu tüm standardizasyon, sertifikasyon ve test hizmetleri ile gözetim hizmetlerini, onlara en uygun maliyetlerle sunabilmektir. Bu noktadan hareketle Enstitü’nün sanayinin ihtiyaç duyduğu tüm alanlarda muayene ve deney hizmetlerini verebilecek bir yapıya kavuşturulmasına yönelik adımlar atılmaktadır. Bugün itibarıyla 10 farklı yerleşkede, uluslararası akreditasyona sahip 19 deney ve 3 kalibrasyon laboratuvarı ile sanayicilere hizmet veren Enstitü, öz kaynaklarıyla yaklaşık 300 milyon liralık yeni laboratuvar yatırımı yapmayı planlamaktadır. Bu yatırım planları, sanayiciler, ihracatçılar ve KOBİ’ler ile yakın istişare içinde, onların öncelikli taleplerine karşılık verecek şekilde yapılmaktadır” dedi.“TSE’NİN 2013 YILINDA İVME KAZANAN ÇALIŞMA ALANI HELAL BELGELENDİRMEDİR”TSE’nin bir yandan da yeni faaliyet alanlarıyla iş dünyasının ihtiyaçlarına yanıt vermeyi amaçladığını kaydeden Şentürk, “Bu çerçevede TSE’nin 2013 yılında ivme kazanan çalışma alanı Helal Belgelendirmedir. Giderek büyüyen bu pazarda gerek Müslüman ülkelerin ithal ettiği ürünlerde ve gerekse Müslüman azınlığın yaşadığı diğer ülkelerde helal belgeli ürünlere Müslümanların talebinin oldukça fazla olduğu dikkate alındığında, Helal Belgelendirmenin önemi açıkça görülecektir. TSE, 14 Temmuz 2011 tarihinden bu yana İslam Ülkeleri Standardizasyon ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) tarafından yayımlanan Helal Gıda Standartları’na göre Helal Gıda Belgelendirmesi yapmaktadır. Helal Belgelendirme faaliyetleri gıda ile sınırlı olmayıp, Enstitü Helal Hizmet Yeri Belgelendirmesi faaliyetlerine başladı, Helal Kozmetik belgelendirmesinde de ilk başvurular alındı. TSE’nin bu dönemde attığı önemli adımlardan biri de, 2006 yılından bu yana zorunlu uygulamada olan ATEX Yönetmeliği kapsamındaki ürünlerin TS EN normu standartlarına göre belgelendirme işlemlerine başlanmasıdır. TSE 10 Haziran 2014 tarihi itibarıyla Avrupa Birliği tarafından ATEX Yönetmeliği’nde ‘Onaylanmış Kuruluş’ olarak atandı. Öte yandan TSE, 12 Ağustos 2014 tarihi itibarıyla da Ölçü Aletleri Yönetmeliği kapsamında bulunan su sayaçları, gaz sayaçları ve hacim dönüştürme cihazları ve aktif elektrik enerji sayaçlar ile ilgili ülkemizdeki ilk ve tek ulusal onaylanmış kuruluş olarak atandı” ifadelerini kullandı.2014 yılının Haziran ve Ağustos aylarında yapılan bu iki atamayla birlikte TSE’nin Avrupa Birliği direktifleri çerçevesinde onaylanmış kuruluş olarak atandığı direktif sayısının 11’e yükseldiğini bildiren Şentürk, şunları kaydetti:“TSE, E1, E0 Belgelendirmeleri, Beyan Doğrulama Sertifikası, TSE Yıldız/Çift Yıldız Belgelendirmeleri ve daha pek çok yeni belgelendirme modeliyle sanayicimize hizmet verdiği alanlarına da çeşitlendirmektedir. 60 yıl önce Ankara’da küçük bir birimle sanayicilerin ihtiyaç duyduğu standart çalışmalarını yapmak üzere kurulan TSE, bugün hem standardizasyon hem de uygunluk değerlendirme alanında dünya markası olma yolunda kararlı adımlarla yürümektedir. Tüm çalışmalarını Türk sanayinin ihtiyaçları doğrultusunda planlamayı, verdiği hizmetlerin her aşamasında paydaşlarıyla işbirliği içinde hareket etmeyi kendisine ilke edinen Enstitü Türkiye’nin dünya ekonomisindeki etkinliğini ve gücünü artırmak, Türk sanayicisinin uluslararası arenada sözü geçen, güçlü, piyasayı yönlendiren bir konuma gelmesi için çalışmaya dün olduğu gibi bugün de devam edecektir. Bu duygu ve düşüncelerle, TSE’nin kuruluşunda ve gelişiminde emeği geçenleri saygı ve minnetle anıyor, 60’ıncı kuruluş yıldönümünün ülkemiz ve Enstitümüz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.”