Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçinin patateste ihracat; buğday ve mısırda ise bazı illerde ödenmeyen 2011 prim desteğini beklediğini belirterek, “Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı nezdinde girişimlerimiz devam ediyor. Konunun bir an önce çözülmesi en büyük dileğimizdir” dedi.
Bir mektup yazarak pek çok sorunun yanı sıra pazarlamada da sıkıntı yaşanan patates için ihracat desteği isteyen Bayraktar, “Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’dan turunçgillerde çiftçimize verdiği ihracat desteğini, patateste de bekliyoruz” talebinde bulundu.
Bayraktar, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’a gönderdiği mektupta, önemli patates üretim merkezleri olan Nevşehir, Niğde ve Kayseri’de kışlık patates hasadına başlandığını belirtti. Mektubunda, bugün gelinen noktada, başta fiyat ve pazar sorunları olmak üzere, tohumda dışa bağımlılık, ürün-sanayi entegrasyonunun yeterince gelişmemesi, yetiştirme sorunları, hastalık ve zararlılar, depolama gibi pek çok sorunla karşı karşıya kalan patates üreticisinin şimdi de ellerindeki ürünü pazarlayamadığı için sektörün tıkanma noktasına geldiğini vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Üreticimizin bu noktaya gelmesindeki sürece baktığımızda, 2011/2012 üretim ve pazarlama sezonu oldukça zorlu geçmiştir. Önce 2011 Kasım ayında İç ve Doğu Anadolu bölgelerinde yaşanan don afeti nedeniyle patates üreticilerimiz büyük zarar görmüştür. Dondan zarar gören üreticilerimize dekar başına 200 lira destekleme ödemesi yapılması kararlaştırılmıştır. Alınan karar, üreticilerimizin kaybının bir nebze olsun telafi edilebilmesi bakımından oldukça sevindirici olmakla birilikte, bu sefer de üreticinin ürünü elinde kalmış, ürününü pazarlayamamıştır. Nevşehir ilimizde, yazlık çeşitlerin henüz piyasaya çıkmadığı, ürün arzının daraldığı bir dönem olan Nisan ayında 1 kilogram patatesin üretici fiyatı 25 kuruşa kadar gerilemiştir. Mayıs ayında ise fiyatlar 5 kuruşa kadar düşmüştür. Mayıs ayının sonuna gelindiğinde üreticinin 2011 ürünü alıcı bulamadığı için depolarda kalmıştır.
Patates stoklarının bitmesi gereken ve depolarda hala patates bulunduğu bir dönemde yazlık çeşitlerin hasadı başlamıştır. Hem yeni, hem de eski ürünün aynı anda piyasada olması üretici açısından piyasayı olumsuz etkileyerek yazlık olarak adlandırılan erkenci çeşitlerin de fiyatının düşmesine yol açmıştır. Piyasada yaşanan bu tıkanıklık kışlık patatese de yansımıştır. Nitekim, yoğun olarak hasadın yapıldığı bu dönemde üreticimiz kilogramını 30-35 kuruşa mal ettiği patatesi 15 kuruşa dahi alıcı bulamadığından pazarlayamamaktadır. Özellikle girdi fiyatlarında yaşanan artışlar nedeniyle maliyetler yükselmekte, bu nedenle diğer ülkelerle rekabet etmekte zorlanan üreticilerimiz ürün ihracatında da sıkıntı yaşamaktadırlar.”
Bayraktar, hem iç piyasada fiyat istikrarının sağlanarak üreticinin hak ettiği geliri elde edebilmesi, hem de diğer ülkelerle rekabet edilebilmesi açısından ihracat iadelerinin son derece önemli olduğunun altını da çizerek, “Bu nedenlerle üreticilerimizin ellerindeki patatesi daha kolay pazarlayabilmelerini teminen taze patates için ihracat desteği verilmesi sağlanmalıdır” dedi.
Şemsi Bayraktar, mektubunun son bölümünde, patates üretiminin ancak yüzde 2’sinin ihraç edildiği dikkate alındığında, verilecek ihracat iadelerinin ihracatın artırılmasına da katkı sağlayacağını belirtti; ihracat hareketliliğinin iç piyasayı da harekete geçireceğine dikkat çekti.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, 2008 yılında dünya ülkelerinin 3 milyar 712 milyon dolarlık patates ithal ettiğini, ithalatta, Belçika’nın 286,1, İspanya’nın 272,3, Hollanda’nın 252,1, Almanya’nın 251,5, İngiltere’nin 233,8, Rusya’nın 224, İtalya’nın 209,7, ABD’nin 168,8, Fransa’nın 160,4 milyon dolarla önlerde yer aldığını bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Türkiye, 13,3 milyon dolar ithalat, 8,7 milyon dolar ihracatla çok gerilerde kalıyor. Oysa, Türkiye’nin komşuları, yakın çevresi sayılan Ortadoğu, Kuzey Afrika, Balkanlar, Kafkaslar, Orta Asya ülkeleri ve Rusya önemli miktarda patates ithal ediyorlar. Rusya 224, Cezayir 100,1, Yunanistan 84,2, Mısır 67,3, Birleşik Arap Emirlikleri 52,6, Lübnan 49,7, İsrail 34, Suudi Arabistan 33, Fas 30,5, Umman 12, Ürdün 19,2, Romanya 19,1, Irak 18,4, Tacikistan 17,1, Tunus 16,1, Kazakistan 11,9, Libya 9, Kıbrıs Rum Kesimi 7,6, Kuveyt 7, İran 6,3, Gürcistan 6, Katar 6, Ukrayna 5,7, Bulgaristan 5,7, Sırbistan 5,3 Arnavutluk 5,2, Suriye 5, Moldova 4,8, Ermenistan 4,6, Azerbaycan 3,7, Makedonya 2,4, Özbekistan 2,1 milyon dolarlık patates satın alıyorlar. Bu ülkelerin toplam patates ithalatı 875,6 milyon doları buluyor. Türkiye, bu piyasadan yüzde 10 pay alsa, patates ihracatını 10 katına çıkarır ki bu da yapılamayacak bir şey değil.”
Dünya ülkeleri içinde patates ihracatında aslan payının Hollanda ve Fransa’ya ait olduğunu, Konya kadar bir toprağa sahip olan Hollanda’nın 676,9 milyon dolarlık patates ihracatıyla dünya birincisi konumunda bulunduğunu ve Türkiye’nin 77 katından fazla ihracat yaptığı belirten Bayraktar, şöyle devam etti:
“Türkiye, 2008 rakamlarına göre, 8,7 milyon dolar ihracat yaparken, Hollanda’nın ihracatı 676,9 milyon doları buluyor. Bu ülkeyi 545,7 milyon dolarla Fransa, 266,3 milyon dolarla Almanya, 206,9 milyon dolarla Kanada, 176,1 milyon dolarla Mısır, 162,1 milyon dolarla ABD, 155,9 milyon dolarla Belçika, 144,8 milyon dolarla İngiltere, 133,8 milyon dolarla İspanya, 121,1 milyon dolarla İtalya izliyor. Dünyada en fazla patatesi 2010 rakamlarına göre 74,8 milyon tonla Çin, 36,6 milyon tonla Hindistan, 21,1 milyon tonla Rusya, 18,7 milyon tonla Ukrayna, 18 milyon tonla ABD üretiyor. Türkiye 4,5 milyon tonla 13’üncü sırada yer alıyor. Yalnız, Çin, Hindistan, Rusya, Ukrayna, ABD gibi ülkeler aynı zamanda büyük tüketiciler. Bu ülkelerin önemli miktarda ihracat yapması mümkün görülmüyor. Bundan dolayı Türkiye, ihracatını ciddi miktarda artırabilecek patates üretimi yapabiliyor. İç tüketimin artırılmasının yanı sıra, büyük miktarlarda ihracat potansiyelimiz de var. Tek yapmamız gereken, ihracatımızı süratle artırmak. Patateste ihracatın 10 katına, 20 katına çıkması hayal değil. Rahatlıkla yapılabilir. Çünkü, bölgemiz 3,7 milyar dolarlık patates ithalatının dörtte birine yakınını yapan ülkelerden oluşuyor.”
Öte yandan, TZOB Genel Başkanı Bayraktar, hububat prim destekleriyle ilgili yaptığı açıklamada da hububatta 2011 yılına ait prim desteklerinin bazı illerde henüz ödenmediğini belirtti. Üreticilerin bu yönde, Ziraat Odaları ve TZOB’a yoğun başvuruları bulunduğunu bildiren Bayraktar, “Çiftçilerimizden, bu konuda mağdur olduklarına dair yoğun şikayetler gelmektedir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız bu konuda Maliye Bakanlığı’ndan ödenek beklendiğini, ödenek aktarıldığı anda çiftçilerin hesaplarına yatırılacağını tarafımıza iletmiştir. Bazı illerdeki çiftçilerimizim primlerinin ödenip bazı illerimizde ödeme yapılmamasının hakkaniyetli bir tutum olmadığı açıktır. Bundan dolayı, çiftçilerimizin bu mağduriyetinin giderilmesi konusunda gerekli çalışmaların yapılarak, konunun bir an önce çözümlenmesi en büyük dileğimizdir” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz