YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Tzob Genel Başkanı Bayraktar:

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 1 milyar doların üzerinde ihracat yapılan...

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 1 milyar doların üzerinde ihracat yapılan narenciyede, üretici ülkelerle rekabet edilebilmesi için maliyetlerin düşürülmesi gerektiğini bildirdi.

Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2011 yılında 3 milyon 613 bin 766 ton olan narenciye üretiminin, Türkiye İstatistik Kurumu’nun tahminlerine göre, bu yıl yüzde 4,44 azalışla 3 milyon 453 bin 385 bin tona ineceğini belirtti. Üretimde meydana gelen bu düşüşte geçen yıl meydana gelen dolu nedeniyle ağaçların zarar görmesinin etkili olduğunu vurgulayan Bayraktar, Mersin'de Kasım ayının başında meydana gelen aşırı yağışların ürünleri olumsuz etkilediğini ve rekoltenin tahmin edilenin altında olacağının beklendiği bilgisini verdi.

ERDEMLİ’DE AŞIRI YAĞIŞ ÇÜRÜMEYE NEDEN OLDU

Bayraktar, özellikle limon üretiminde önde gelen Erdemli ilçesinde aşırı yağışların daldaki üründe çürümeye neden olduğunu bunun rekoltede düşüşe yol açtığını belirterek, “Dolu, don, yağış, kuraklık gibi iklim faktörlerinde meydana gelen değişimden en fazla etkilenen kesim üreticilerimiz olmaktadır” dedi.

Narenciye üretiminde Akdeniz ve Ege bölgelerinin öne çıktığını belirten Bayraktar, şunları kaydetti: “Narenciye taze tüketimin yanında meyve suyu, konsantre, reçel, marmelat olarak kullanılabildiği gibi kabuklarından da esans elde edilebilmektedir. Narenciye, içerdiği organik asitler ve vitaminler (C ve B) bakımından beslenmedeki önemi büyük olup, vücutta toksinlerin atılmasında önemli rol oynadığı söylenmektedir. Narenciyenin gribal enfeksiyonlara dayanıklılık sağlamada, kalbi kuvvetlendirmede, kan damarlarını ve kılcal damarları güçlendirmede, kanı temizlemede, sinirleri yatıştırarak bedeni ve zihni yorgunlukların giderilmesinde, diş etlerini güçlendirmede oldukça faydalı olduğu öne sürülmektedir. Özellikle kış mevsimine girmeye başladığımız bugünlerde vücut direncinin artırılmasına katkı sağlayan önemli bir ürünümüzdür. Narenciye üretimi, bölgelere göre dağılımına baktığımızda üretimin yüzde 85,3’ü başta Mersin, Adana, Antalya, Hatay illerimiz olmak üzere Akdeniz Bölgemizde gerçekleşmiştir. Bu bölgemizi yüzde 13,7’lik payla Ege Bölgesi izlemektedir. Ege Bölgemizde ise Muğla, İzmir ve Aydın narenciye üretiminde öne çıkan illerimizdir. Balıkesir, Çanakkale, Rize, Artvin gibi illerimizin olduğu Marmara ve Karadeniz bölgelerimizin üretimdeki payı ise yüzde 1 düzeyindedir.”

Ülkemizde narenciye üretiminin ihtiyacı karşıladığı gibi, yaş sebze meyve dış ticaretinin yüzde 46’sını da oluşturduğunu bildiren Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti: “Narenciye, dış ticaretimizden elde edilen 1 milyar 70 milyon 428 bin dolar gelirle ülke ekonomisine önemli katkı sağlamıştır. Narenciye de diğer meyve türlerinde olduğu gibi taze ve endüstriyel iç tüketimden arta kalan, dış satım kalitesinde olan kısmı çeşitli ülkelere ihraç edilmektedir. 2011 yılı verilerine göre, toplam narenciye üretimimizin yüzde 41’i ihraç edilmiştir. Bu artışta gıda güvenilirliğini sağlamaya yönelik izlenebilir bir üretimin gerçekleştirilmesinin yanı sıra Narenciye Tanıtım Grubu’nun çalışmaları etkili olmuştur. Tür bazında ele aldığımızda toplam 1 milyon 479 bin 231 ton olan narenciye ihracatımızın yüzde 33’ünü limon, yüzde 32,1’ini mandalina, yüzde 25,5’ini portakal, yüzde 10,7’sini de greyfurt oluşturmaktadır. Narenciye ihracatımızın ülkelere göre dağılımına baktığımızda, toplam ihracatımızın yüzde 32’si Rusya’ya yapılmaktadır. Bu ülkeyi yüzde 19’luk payla Irak, yüzde 12’lik payla Ukrayna, yüzde 7’lik payla Suudi Arabistan izlemektedir. Verilerden de görüldüğü üzere narenciyede en önemli pazarımız Rusya’dır.”

Bu sezon narenciye rekoltesinde düşüş beklendiğini bildiren Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti: “Doğa koşullarına bağlı olarak üretim yapma zorunluluğu bulunan üreticilerimiz, artan girdi fiyatları karşısında da çaresiz kalmaktadır.”

YAPILMASI GEREKENLER-

Bayraktar, üretim maliyetlerinin yüksekliğinin narenciye üreticileri için de geçerli olduğunu, diğer üretici ülkelerle rekabet edilebilmesi için maliyetlerin düşürülmesi gerektiğini söyledi.

Bugün gelinen noktada uluslararası arenada var olmanın her geçen gün daha da zorlaştığını belirten Bayraktar, şöyle konuştu: "Ülkemizin 2011 yılı itibarıyla narenciyeden elde ettiği ihracat geliri 1 milyar 70 milyon doları aşmıştır. Elde ettiği ihracat geliriyle ve üretim miktarıyla ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunan bu üretim dalından gereği gibi istifade edilebilmesi bakımından, üretimden pazarlamaya kadar olan bütün aşamalarda eğitim ve yayım faaliyetlerine gereken önem verilmeli, tanıtım faaliyetleriyle iç tüketim artırılmalı, dış pazarda rekabet gücücümüz artırılmalı, üreticilerimizin rekabet edebilmesi için maliyetler düşürülmeli, gübre, mazot gibi üretim girdilerinin desteklenmesinin yanı sıra, ilaçlama, depolama, ambalajlama, nakliye gibi unsurlar da mutlak surette desteklenmeli, girdilerdeki KDV oranları indirilmelidir."

Bayraktar, ürün ve kalite kaybı olmaksızın daha uzun sürede ürün arzının sağlanması, üreticinin kayba uğramaması bakımından depolamaya özel önem verilmesi gerektiğini söyledi. Soğuk hava depolarının artırılması gerektiğini anlatan Bayraktar, sözlerini şöyle tamamladı: "Üreticilerimizin pazarlama problemlerinin çözümü bakımından, üretici birlikleri finansman bakımından güçlendirilerek daha aktif hale gelmeleri sağlanmalı, marka oluşturulmalı, yeni pazarlar bulunarak ihracat artırılmalı, bu üretim dalından menfaat elde eden tüm taraflar arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanmalıdır. İhracat iadeleri sezon öncesinde açıklanmalıdır.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler