Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin Hesaplarındaki Sayıştay Denetlemesi

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel'in avukatı Caner Şahinkara, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin hesaplarındaki Sayıştay denetlemesi hakkında, "Hukuki süreç devam etmektedir. Gerekli savunma ve açıklamalarımızı yasal prosedüre göre yapacağız ve inanıyorum ki haklılığımız ortaya çıkacak, bu karar da kaldırılacaktır" dedi.

Şahinkara, yaptığı yazılı açıklamada, bazı gazetelerde Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin 2009 yılı hesapları hakkındaki Sayıştay raporlarıyla ilgili haberler yer aldığını belirtti.

Müvekkili Menderes Türel'in 2004-2009 yılları arasında Antalya'da belediye başkanlığı yaptığını, bu dönemde Antalya tarihinde görülmemiş sayıda projeler hayata geçirildiğini anlatan Şahinkara, çıkan haberlerin 2009 yılı denetim raporu ile ilgili olduğunu, bu raporda sadece tek bir maddenin Menderes Türel'i ilgilendirdiğini, 5 yıllık görevin süresi ve bu sürede yapılan işler düşünüldüğünde konunun daha iyi değerlendirileceğini kaydetti.

Belediyelerin çoklu denetime tabi kamu kurumlar olduğunu belirten Şahinkara, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"Her yıl düzenli olarak hem İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü hem de Sayıştay denetçileri tarafından hesaplar ve yapılan tüm işler denetlenir. Ayrıca her yıl Meclis'ten seçilen denetim komisyonu da belediyenin tüm gelir ve giderlerini, işlemlerini denetler. Sayıştay'ın her yıl her kamu kurumunda yaptığı denetimlerde her kurum için yüzlerce sayfalık raporlar yazılır, binlerce izahat istenir. Belediyeler ve diğer kamu kurumlarındaki neredeyse tüm yetkililer her yıl bu izahatlar ve savunmaları yaparlar. Daireler de bunları değerlendirip dosya üzerinden karar alırlar. Kamuda çalışmış herkes bu usulü bilir. Nitekim bu raporda da belediyedeki neredeyse tüm yetkililer ve her iki başkan için yazılmış sorgular yer almıştır."

Türel'in de Sayıştay denetçisine verdiği izahatlarda konu ile ilgili yasal düzenlemeleri dile getirdiğini, konuyu detaylı olarak açıkladığını dile getiren Şahinkara, açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"Anlaşılan mevzuat tam anlatılamamış yahut anlaşılamamış, böyle bir karar çıkmıştır. Ancak hukuki süreç devam etmektedir. Gerekli savunma ve açıklamalarımızı yasal prosedüre göre yapacağız ve inanıyorum ki haklılığımız ortaya çıkacak, bu karar da kaldırılacaktır. Müvekkilim verdiği izahatta, belediye başkanı olarak konumu ve sorumluluklarıyla ilgili yasal düzenlemeleri hatırlatmıştır. Mevzuata göre bu gibi işlemlerde başkanın sorumluluğu bulunmamaktadır. Bunları söylemek yasal hakkıdır, yoksa hiçbir çalışma arkadaşına sorumluluğu atmak veya suçlamak asla söz konusu değildir."

Şahinkara, "Antkart" projesinin siyasi rakipleri tarafından dejenere edildiğini savunarak, şöyle devam etti:

"Halkın bir kısmı ve taşımacı esnaf gerçek dışı açıklamalar ve dedikodularla kandırıldı. Yeni ve devrim niteliğinde bir uygulama, tüm sistemler içindeki en mükemmel ve en ileri teknoloji olmasına rağmen dirençle karşılaştı. Bu nedenle sistemin başlatılmasında birkaç aylık bir erteleme mecburiyeti doğdu. Ama sonradan sistem devreye alındı ve müvekkilim görevi bırakıncaya kadar çok iyi işledi. Ancak yeni gelen belediye yönetimi, müvekkilimin her projesine yaptığı gibi bunu da feshetti. Antalya, büyük zarara uğratıldı. Sistemin birkaç ay geç devreye girmesi, haksız saldırı ve karalamalarla aldatılan taşımacıların kandırılması, halkımızın da adapte olup kartlarını almamış olmasından kaynaklanmıştı. Bu gecikmenin sonuçları daha sonra hukuki çözümle giderilmiştir. Böylece bir kamu zararı da oluşmamıştır. İşte Sayıştay'ın kararında bu husus gözden kaçırılmış ve bu nedenle hatalı bir karar ortaya çıkmıştır. Şimdi yasal haklarımızı kullanarak bu hatayı düzeltme aşamasındayız. Süreç devam ediyor ve kesinleşen bir şey yoktur."

Şahinkara, kararın henüz müvekkili Türel'e tebliğ edilmediğini, bu nedenle yasal prosedür başlamadığını, muhatabına tebliğ edilmemiş bir hukuki belgenin basında yer almasının çok dikkat çekici olduğunu belirterek, "Siyasi bir yıpratma amacıyla basına el altından servis edildiği kanısı uyandırmaktadır. Tüm dosyada yüzlerce sorgu arasında müvekkilime ait bir madde olmasına, kararın henüz kendisine tebliğ edilmemiş olmasına ve hukuki sürecin bitmemesine rağmen ismi haberde ön planda yer almıştır. Bu, okuyucu nezdinde yanlış anlaşılmalara sebep olabilir. Böylece kişisel hakları zarar görür" ifadelerini kullandı.

Türel döneminde gerçekleşen "Antkart" sistemini fesheden belediyenin şimdiki yönetiminin bunun yerine yıllarca bir sistem koyamadığını, sonradan getirilen ve çok daha geri teknolojiye sahip "Halkkart" sistemi ile hem halkın hem de hukukun karşısında sorumlu hale geldiklerini kaydeden Şahinkara, mahkemenin hukuka aykırılık nedeniyle ihaleyi feshettiğini, büyük bir kamu zararı oluştuğunu ileri sürdü. Şahinkara, zararın sürdüğünü ve olayın savcılık soruşturmasına konu olduğunu belirtti.

Muhabir: Yunus İçen