Azbazdar’dan İzmir Atatürk Osb’ye Tepki

Tariş Pamuk ve Yağlı Tohumlar Birliği ile İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi arasında süren 400 bin metrekarelik Tariş İplik Fabrikası arazisi için açılan dava sürerken, Yargıtay’ın arazi üzerine tedbir kararı vermesi bölge yönetimini kızdırdı.

Organize Sanayi Yönetiminin, Yargıtay’ın İhtiyati Tedbir Kararının ardından her fırsatta Tariş’e karşı 50 milyon liralık tazminat davası açacaklarını dile getirmesi üzerine Tariş Pamuk ve Yağlı Tohumlar Birliği Başkanı Beliğ Azbazdar, açıklamalarda bulundu. Başkan Azbazdar, tazminat davası için “İsterlerse 50 değil, 150 milyon TL’lik açsınlar. Biz her şeye hazırız” derken, “Tribünlere oynuyorlar” sözlerine, “Herhalde Tariş camiasını, binlerce üreticiyi, binlerce aileyi tribün diye görüyor. Allah akıl fikir versin” ifadeleriyle karşılık verdi.

“İSTERLERSE 150 MİLYON TL’ LİK AÇSINLAR”

Başkan Azbazdar, Organize Yönetiminin “Dava 2 yıl sürecek. 50 milyon zarara uğrayacağız. En az 50 milyon TL’lik tazminat davasına hazırlıklı olsunlar” sözlerine karşılık, “Biz her şeye hazırız Sayın Uğurtaş. Haklılığımıza sonuna kadar inandığımız davamızda, tazminat tehditleriyle gözümüzü korkutmaya çalışmasınlar. İsterlerse 50 milyon TL’değil, 150 milyon TL’lik açabilirler. Ellerini korkak alıştırmasınlar” dedi.

Azbazdar, açıklamalarını şöyle sürdürdü; “Ben o arsayı parselasyon yapılmadığı için 2.5 sene satamadım. ‘Sıkıntımız var, araziyi satmak istiyoruz’ diyoruz, sattırmıyor. 2.5 sene uğradığım zararı kim tazmin edecek? Tariş’ in bu süre zarfında bankalara ödediği faizleri kim ödeyecek? Benim zararım belki 60 milyon. Organize yönetimi alma kararı aldıktan sonra bile 4 ay oyaladı, parayı sonra verdi. 4 ayda verdiğim faiz 5 milyon TL’idi. Bunu kim ödeyecek?

Davanın en az 2 yıl sürmesi bekleniyor. Sayın Uğurtaş, “ Sabrımız var” diyor. Eğer onların sabırları varsa, bizim sabrımız daha geniş. Biz sabırla, açıkta, güneşin bağrında üretim yapıyoruz. Kapalı yerde oturup, Pazar günü tatile gitmiyoruz”

Davayı kazanmaları halinde araziyi eski haliyle vereceklerini söyleyen Uğurtaş’ın bu ifadelerle suçunu itiraf ettiğini belirten Beliğ Azbazdar, “Uğurtaş ‘Diyelim ki davayı kazandılar. Biz arsayı onlara eski halinde vereceğiz. Kimseye satamazlar. Kimse almadı zaten’ diyor. Başkan Uğurtaş bu sözleriyle suçunu, yetkisini kötüye kullandığını itiraf ediyor, kendi kendini ele veriyor. Gönüllü mü vereceksin yeri, mahkeme kararıyla mı alınacak o yer? Mahkemeye dil uzatıyor. Buna Uğurtaş mı , mahkeme mi karar verecek? İnsan haddini bilir” dedi.

TRİBÜN DEDİĞİ 40 BİN ÜRETİCİ ORTAĞIMIZ MI ?

İAOSB Başkanı Hilmi Uğurtaş’ın sürekli dile getirdiği “Tribünlere oynuyor” sözlerini de değerlendiren Pamuk Birliği Başkanı Azbazdar “Tribünlere oynamak ne demek?” Tariş camiasını, binlerce üreticiyi, binlerce aileyi tribün diye görüyor herhalde. Allah akıl fikir versin. Unutmasın ki o tribün dediği insanlar ona hammadde üretenlerdir. Ben tribünlere oynayacak olsaydım 1000 tane otobüsü doldurur, getirirdim buraya. Aksine arkadaşlarımı tutuyor, gerekmez, bize yakışmaz diyorum. Ben açıkça söylüyorum. Biz kimseyi sıkıştırmak niyetinde değiliz. Hakkımızı arıyoruz. Eğer kendi kendine öyle bir sıkıntı içine giriyorlarsa, onların sorunu. Türkiye de hukuk davasını ilk biz açmadık, son da olmayacağız. Kaldı ki Türkiye de bu konuda açılmış binlerce dava vardır. Yargıtay kararları vardır.”

“SANAYİ DÜŞMANI BEN MİYİM?”

Sanayi düşmanı olarak tanıtılmalarını da anlamsız bulduğunu belirten Azbazdar “ Biz , yatırımcı, sanayici düşmanı değiliz. Eğer yatırımcı konusunu tartışacaksak, biz parselasyon isterken ticari alan istemedik. Sanayi parseli istedik. Bizim AVM gibi bir ticari talebimiz olmadı. AVM ile sanayiciliği birbirinden ayırt etmesini ben biliyorum ama Organize Sanayi Yönetimi bilemiyorsa, bunu organizenin üyelerine sormak lazım. Satış görüşmeleri başlamadan kendileri AVM için pazarlıklara girişmişlerdi bile.Yetkilerini kendi lehine kullanarak bizi köşeye sıkıştırmayı planlıyorlardı. Bunu da başardılar. Mahkemede bunlar hepsi tek tek ortaya çıkacak.”

AOSB Başkan Uğurtaş’ın parselasyon yetkisinin sadece organize yönetimlerinde olduğu, Tariş’in değil, hiçbir şirketin kendi arsasını istediği gibi parselleyip satamayacağı yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Beliğ Azbazdar , “Dava sürecinde Organizenin bütün hesabını dökeceğiz. Tariş e yapmayıp da şahıslara yaptığı parselasyon da ortaya çıkacak. Bizim arazimizin tapusuna Organizeden izinsiz satılamaz diye şerh koyulmuş. Merak ediyorum, acaba başkalarına ait herhangi bir parselde- tapuda bizdeki gibi şerh var mı? Bunların hepsi meydana çıkacak. Tariş e karşı özel bir düşmanlığı varsa açık açık söylesin.

Organizenin aşağı kısım dedikleri, sahil kısmında boş parseller çıkacak ortaya. Boşta duran, kiralık olan, üretim dışı fabrikalar hepsi çıkacak. İzmirliyi kandırmasınlar. Daha İAOSB’de, Tariş arazisi haricinde 900 bin metrekare boş parsel var. Kim yatırımcı karşıtı, kim İzmir’den yatırımcı gönderiyor. Ben mi? Ben organize yöneticisi değilim. Ben Tariş Pamuk Birliği yöneticisiyim. Eğer oraya yatırımcı gelmiyorsa onun hesabını kendilerine sorsunlar, bana değil. Ara sıra dil uzatıp “şark kurnazı” diyorlar. Biz köyden geldik. Biz bilmeyiz öyle kurnazlık. Ama elindeki yetkileri kötüye kullanıp 73 milyona aldığın bir yeri 3 ay içinde 300 milyona satmaya kalkarsan kimin kurnazlık yaptığını halkımız takdir eder” dedi.

TAPUSUNU ALANLAR

Başkan Azbazdar, organize yönetiminin parselleyerek satışının ardından tapusunu alan firmaların durumunu da şöyle değerlendirdi. “Dava var ortada, tedbir kararı var. Organize yönetimi 11 firmaya tapularını verdiklerini, inşaata başlayabileceklerini söylüyor. Firmalar inşaatlarına başlarlarsa mahkemenin vereceği karara göre, eğer biz haklıysak, ellerinden fabrikasını alacak değiliz. O arkadaşlarda bu işten bir bedel öder”