YURTHABER

Bursa
Şehirler
Şehir Seçiniz
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Düzce
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kilis
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Şanlıurfa
Siirt
Sinop
Şırnak
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Babacan: Avrupalılar aralarına sınır çekiyor

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa ülkelerinin nüfusunun hızla yaşlandığını söyledi. Babacan, “Sarkozy ‘biz Şchengen’den çıkacağız’...

Babacan: Avrupalılar aralarına sınır çekiyor

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa ülkelerinin nüfusunun hızla yaşlandığını söyledi. Babacan, “Sarkozy ‘biz Şchengen’den çıkacağız’ diyor. Tekrar gümrük kapılarını koymaktan bahsediyor. Sınır kapıları konmak isteniyor. Avrupa’yı Avrupa yapan bir arada olmak. Popülizm uğruna içlerine kapanıyor. Bunu yaptıkça büyük zarar görecekler. İçe kapanan, sınırlar koyan, sonuçta nereye doğru gidecek bunu görmek lazım” dedi. Babacan, büyüme oranında kasıtlı olarak frene bastıklarını dile getirdi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İşadamları Derneği (BOSİAD) tarafından Hilton Otel’de düzenlenen yemekte konuştu. Türkiye’nin ucuz iş gücü ile rekabet eden sanayi yapısını yakalamasının mümkün olmadığını kaydeden Babacan, “Teknoloji olarak daha önde, kalifiye iş gücüne dayanan sanayi yapısını yapmalıyız. Türk sanayisinin yeni rotası daha farklı daha ileri hedefler koyabilen bakış açısı olmalı. Biz de bununla ilgili hükümet olarak yapacağımız çalışmalar var. Bunların da sınırları var. Devletin ön açıcı, ülkesinde güven ve istikrar zemini olan, koruyucu fonksiyonu olduğunu biliyoruz. Teşvik mekanizmaları önemli. Sadece teşvike dayanan, sadece teşvikle rota çizen sanayi çok da uzun vadede sürdürülebilir yapıya ulaşamayabilir. Teşvik önemli ama bir yere kadar. Sektörün ve stratejinin iyi belirlenmesi lazım. Biz 9,5 yıldır teşvik sistemini değiştire değiştire geldik” diye konuştu.

Avrupa’nın kamu mali yapılarının bozulduğunu, mümkün olduğu ilk fırsatta vergilerin artıracaklarını belirten Babacan, şunları kaydetti: “Kamu yatırımlarını kısmak zorunda kalacaklar. Borç problemleri ortadan kalkması için. Mevcut kriz dönemi aşılsa dahi daha güven ortamı sağlansa dahi işler düzelmeye başlar başlamaz parasal sıkılaştırmaya gidecekler. Vergi artışları uygulamak zorunda kalacaklar. Yüksek kamu borcu, Avrupa ülkelerin büyümesini engelleyecek. Eski büyüme oranları Avrupa göremeyecek. Kriz öncesi ile krizden sonraki büyüme oranları çok çok farklı rakamlar görüyoruz. Japonya’da da yaşandığı gibi uzun süreli çok düşük büyüme oranlarını göreceğiz.”

Üretmeden tüketmenin bir ülkeyi çok fazla etkilediğini söyleyen Babacan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Çalışma saatleri 30 saatlere indi. Yılda 5-6 hafta izinler var. Hazırdan yiyorlarsa tamam. O ülkenin borcu artarak refah sağlanıyorsa o refah suni bir refah olur. Devlet olarak borçlanarak vatandaşa güzellik sağlamaya çalışıyor. Emekli ve memur maaşlarını artıyor. Ama borç artıyor ve öyle bir noktaya geliyor ki refah kaybı olarak geri dönüyor. Bu tuzaklara, kötü tecrübelerden ders alarak Türkiye olarak dikkat etmek lazım. Sabretmek gerek. Doğru politikalar hemen sonuç vermiyor. Tabiatı gereği zaman alıyor. Biz sadece bir yılın ekonomik büyümesini baz almayacağız. 3-5 yıllık oranları dikkate almalıyız. Mutlaka uzun vadeli perspektifle politikalara bakmak lazım”.

"BÜYÜME HEDEFİNDE KASITLI OLARAK FRENE BASTIK"

Türkiye'nin gayet iyi bir noktada olduklarını kaydeden Babacan şöyle devam etti: “Finans kanalıyla Avrupa ile bağları olan bir ülke olarak nasıl oldu da Avrupa’dan bu kadar kendinizi ayrıştırdınız diye soranlar oluyor. Borç yiyen kesesinden yer. İyi harcayalım. Dünya kötü, biz de kötü olacağız düşünceleri var. Mali politikaları sıklaştırdık. Yüzde 4-5’lik büyüme bizim kasıtlı olarak frene basmamız sonucu. Bu sene de yüzde 8 büyüyelim diyebilirdik. O zaman bir anda yılların birikimi ve kazanımları kaybolabiliyor. Bizim 1994, 2000-2001 tecrübemiz var. Büyüyelim, makul sürdürülebilir, kendimiz kaynak üreterek büyüyelim. Kazanmadan harcayınca, cari açık tablosu karşımıza çıkıyor.”

"AVRUPA ÜLKELERİ İÇİNE KAPANIYOR"

Bugün nüfusu 84 milyon olan Almanya’nın 2050 yılında 60 milyona ineceğini kaydeden Babacan, "Hızla yaşlanan nüfusu var. İtalya ve Fransa’da bu durum aynı. Sarkozy biz Şchengen'den çıkacağız diyor. Tekrar gümrük kapılarını koymaktan bahsediyor. Sınır kapıları konmak isteniyor. Avrupa’yı Avrupa yapan bir arada olmak. Popülizm uğruna içlerine kapanıyor. Bunu yaptıkça büyük zarar görecekler. İçe kapanın, sınırlar koyun sonuçta nereye doğru gidecek bunu görmek lazım. Bunu da Türkiye için oluşturacağı fırsatları görmek gerek. İşin bilgisine, derinliğine sahip olmak gerek, sanayide dışa bağımlılığa girmemiz gerek. Önümüzde önemli bir fırsat var. Hedef Avrupa” şeklinde konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler