Bakan Ağbal, Mayıs Ayı Enflasyon Rakamlarını Değerlendirdi

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Mayıs ayı enflasyon rakamlarına ilişkin, “Enflasyonun aşağı doğru gelmesi herkesi sevindirecek bir gelişme. Bunun kalıcı olması önemli” dedi.Maliye Bakanı Naci Ağbal, Ekonomi Muhabirliği Derneği (EMD) tarafından düzenlenen “7. Altın Kalem” Ekonomi Basını Başarı Ödülleri törenine katıldı. Wyndham Otel’de düzenlenen törene Bakan Ağbal’ın yanı sıra ASO Başkanı Nurettin Özdebir, Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Toruntay, EMD Başkanı Turgay Türker ve çok sayıda basın mensubu katıldı.Ödül töreninde yaptığı konuşmada Ağbal, EMD’nin bugüne kadar yürüttüğü başarıların bundan sonrada devam etmesini temenni ederek, “Sayın Dernek Başkanımızın basın camiasında ekonomi muhabirleri sayısının arttırılması yönündeki dilek ve temennisine de tamamıyla katılıyorum” diye konuştu.“BÜYÜME TARAFINDAN BEKLENTİLERİN OLUMLU YÖNDE GİTTİĞİNİ SÖYLEYEBİLİRİZ”2016 yılına ilişkin olarak da ortaya koydukları hedeflere değinen Ağbal, “Hükümet olarak bizim açımızdan başarı kriteri ortaya koyduğumuz hedefleri ve tahminleri gerçekleştirmek. Biz 2016 yılı başında büyüme için yüzde 4.5 hedef öngördük. Aslında iddialı bir hedef. Geçen sene beklentilerin üstünde gelen yüzde 4’lük büyümeden sonra yüzde 4.5’lik büyüme hem küresel koşulları dikkate aldığımız zaman hem de büyümenin önünde finansman kanalından gelen kısımları dikkate aldığımızda iddialı bir rakam. Biz hükümet olarak Türkiye’nin ihtiyacı olan potansiyel seviyesindeki bir büyümeyi gerçekleştirdik. Bu açıdan yüzde 4.5 ile ilgili beklentimizi etkileyen olumlu koşullar var. İlk çeyrekte büyümenin üretim tarafına baktığımız zaman gerek imalat sanayi gerek sanayi üretimi gerekse kapasite kullanım oranlarına baktığımız zaman 2016 büyüme hedefini destekleyen rakamlar arka arkaya geliyor. Büyüme tarafından beklentilerin olumlu yönde gittiğini söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.“ENFLASYONUN AŞAĞI DOĞRU GELMESİ HERKESİ SEVİNDİRECEK BİR GELİŞME”2016 yılı Mayıs ayı enflasyon rakamlarıyla ilgili ise Ağbal, “Önemli hedeflerimizden bir tanesi enflasyonu aşağı çekecek bir gelişmeyi yakalamak. Bizim 2016 yılında enflasyonla ilgili tahminimiz yüzde 7,5. Yılın başında yüzde 9,50’lere çıktığında biraz endişe ettik. Fakat sonraki aylarda enflasyon peyderpey aşağı geldi. Bugün artık yüzde 6,50 seviyesini yakalamış durumdayız. Özellikle gıda sektöründe bir önceki yıla göre çok hızlı bir şekilde gerçekleşen fiyat düşüşleri, manşet enflasyonu 9,50’lerden, 6,50’lere çekti. Normalde aylık olarak baktığımız zaman yüzde 0,58. Beklentiler yaklaşık yüzde 0,70 civarındaydı. Halbuki daha düşük bir enflasyon geldi. Bu sevindirici bir haber. Enflasyonun aşağı doğru gelmesi herkesi sevindirecek bir gelişme. Bunun kalıcı olması önemli. Burada da en kritik gösterge bizim çekirdek enflasyonu dediğimiz gösterge. Bir süredir manşet enflasyonda hızlı bir düşüş olsa da çekirdek enflasyon göstergesindeki düşüş daha sınırlı, yatay bir seyir gözlemliyorduk. Bu ay gelen rakam 9,41’den 8,77’ye düşmüş. Burada da çekirdek enflasyonun aşağı yönlü bir gelişme kaydettiğini söylüyoruz. Enflasyondaki gelişmeler üretim tarafında da fon sağlayıcılar tarafında da herkes açısından olumlu. Özellikle Türkiye ile ilgili beklentiler bakımından da son derece olumlu olduğunu söyleyebilirim " değerlendirmesinde bulundu.“PARA POLİTİKASININ BÜYÜMEYE, EKONOMİK İSTİKRARA, SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE KATKI VERMESİ GEREKİYOR”Enflasyonda ilk 5 ayda sağlanan gelişmede baz etkisinin de bir yansıması olduğunu ifade eden Ağbal, şunları kaydetti:“Özellikle çekirdek enflasyonun aşağı gelmesini sağlayacak ortamı, koşulları hep beraber oluşturmamız lazım. Burada da hükümet olarak bize önemli görevler düşüyor. Merkez Bankasının uygulamakta olduğu bir para politikası var. Bu para politikasındaki duruş kullanılan araçlar bakımından sürdürülebilirlik çerçevesinde aynı politikaya ben açıkçası devam edileceğini düşünüyorum. Para politikasının büyümeye, ekonomik istikrara, sürdürülebilirliğe katkı vermesi gerekiyor. Maliye politikası olarak da bizim görevimiz özellikle fiyat istikrarına kalıcı katkı verecek şekilde mali disiplinden hiçbir şekilde vazgeçmemek. Gerek bütçe açıkları, gerekse harcama kompozisyonunda ortaya koyduğumuz hedeflerle uyumlu bir patikayı devam ettirmek olacak.”