'Arkadaşımın rüyası hayatımı kurtardı'

Ünlü sanatçı Murat Göğebakan, lösemi hastalığına yakalanıp doktorun bir hafta ömrün var dedikten sonra hastalığı yenmesinde, kendisini rüyasında gören ve hastaneye gitmesi için uyarıp erken teşhis konulmasını sağlayan rüya tabircisi arkadaşının payının yüksek olduğunu söyledi.

Anadolu rock müziğinin sevilen seslerinden Murat Göğebakan, 2009 yılında lösemi hastalığına yakalanmış, yaklaşık 240 gün hastanede kaldıktan sonra hastalığı yenerek, yeniden sevenleriyle buluşmuştu. Göğebakan, hasta olmadan önce ve hasta olduktan sonra hiç kimsenin bilmediği ve kendisinin hayatta kalmasını sağlayan bir olay gerçekleştiğini anlattı.

Göğebakan hastaneye yatmadan 4 gün önce, Adana'da yaşaşan arkadaşı rüya tabircisi Seyit Mehmet Emin Kırgil'in kendisini arayarak bir rüya gördüğünü, rüyaya göre çok sıkıntılı günler geçireceğini, bir an önce hastaneye gitmesi gerektiğini söylediğini belirterek, "Bir akşam oturuyordum, telefon çaldı. Bir arkadaşım, bir rüya gördüğünü söyledi. Ben de bunun yorum nedir dedim. Çünkü rüya tabirlerinde kardeşim Emin el almış ve bu konuda çok ileri kat etmiş bir kardeşim. Ona verilen elden dolayı ben ona gördüğü rüyayı sordum. Biraz ciddi anlamda sıkıntı yaşayacağımı, fakat bunun sonunun ölüm olmadığını, zor günlerin bizi beklediğini dedi.

Ancak mutlaka hastaneye gitmem gerektiğini söyledi. Allah kerim dedim 4 gün sonra sabah kahvaltısında, oturduğum yerde yere yığılmışım, en yakın hastaneye kaldırdılar. Dediler ki 'yüzde 90 apandisitiniz patlıyor hemen tam teşekküllü hastaneye gidin' dediler. Yolda giderken benim şoförden kan değerlerimi almışlar. Gittiğim hastaneye götürmüşler. Kapıda da birileri bekliyor, sanırım çok ağır bir hasta gelecek dedim. Meğer beni bekliyorlarmış. Sonra beni içeri aldılar, yukarı çıkardılar. Doktor geldi yüksek bir ihtimal bir hafta ömrün var dedi bana" diye konuştu.

Göğebakan, o sıra da arkadaşının anlattığı rüya ve yaptığı yorumun aklına geldiğinin altını çizerek, şunları söyledi:

"Çok sıkıntı çekeceksin ama ucunda ölüm yok demişti. Onun hizmetkarı olduğu bizim de gönül bağımızın olduğu, kapıda baba arabayı bırak git demiş ona benim için. Eğer arabayla birlikte gitseydik gidiyorduk o zaman rüyanın tabirine göre. Emin bir süre sonra geldi sen gripsin, buradan gripli olarak da çıkacaksın sana hiçbir şey olmayacak dedi. Benim öleceğime babam, annem bütün herkes inandı. Çünkü adı çok ağır bir hastalıktı; lösemiydi. Bana çok erken teşhis kondu. 7 ay sonra çıktık biz. Hastanedeki doktorumun değil Emin'in dediği oldu. Görmüş olduğu rüyayı doğru bir şekilde çevirmesi oldu. Sağlığımız kaldığı yerden devam ediyor. Tekrar yeniden de olabilir. Ama biz biliyoruz ki doğru kapıdayız, o kapıya tekrar gideriz, gene gerekeni yapar ömrümüzü 5-10 yıl daha uzatırız."