Muş üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, "Darbelerin ürünü olan ve bohçaya dönmüş bir anayasaya, antidemokratik bir anayasayla hayatımızı sürdürmek zorunda değiliz" dedi.
Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) tarafından 'Yeni Anayasa Sürecinde Çok Kültürlülük' konulu bir panel düzenlendi. Fen Edebiyat Fakültesi konferans salonunda düzenlenen ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mazhar Bağlı, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşe Canatan ve Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ertan Özensel'in konuşmacı olarak katıldığı paneli, MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, akademik ve personel ile öğrenciler takip etti. Panelin açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Nihat İnanç, yeni anayasanın hedef kitlesinin halk olduğunu ve biraz gerçekçi olması gerektiğini söyledi. Üniversite olarak belirli zamanlarda paneller düzenleyip anayasayı gündeme taşımaya çalıştıklarını ifade eden Rektör İnanç; "Yeni anayasa üzerinde toplumun değişik katmanlarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek'in üretmiş olduğu değişik toplantılar hala devam ediyor. Akademisyenlerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, çeşitli kurumlarla toplumun neredeyse tüm katmanlarıyla toplum için yapılması öngörülen anayasayla ilgili görüş alışverişinde bulunuyorlar. Anayasayla ilgili olarak karar mekanizması Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Anayasanın hedef kitlesi ise biziz, halktır, halkın bizzat kendisidir. O zaman biraz gerçekçi olması gerekir" dedi.
Toplum için, halk için yapılacak bir anayasada Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin mensup olduğu kurumlar arasında mutabakatın ne kadar gerçekçi olduğunu soran İnanç; "Bu noktada siyasi partilerin ortak bir metin üzerinde anlaşma ihtimali çok güçlü görünmüyor. Aslında burada sorulması gereken bir hayati soru şu, 'yeni bir anayasa yapmaya niyetiniz var mı? yok mu?' Bir kere baştan buna karar vermek gerekiyor. Eğer yeni anayasa yapmayı hedefliyorsanız o zaman kurumsal olarak oturup, tartışıp bir mutabakata varmanın anlamı olsa gerek. Yok daha baştan herkesin kendisine göre bir kaftan biçmeye çalıştığı gibi bir anlayışın dayatması söz konusu ise o zaman kurumlar arasında mutabakatı zorlamanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum" diye konuştu.
"Darbelerin ürünü olan ve bohçaya dönmüş bir anayasaya, antidemokratik bir anayasayla hayatımızı sürdürmek zorunda değiliz" diyen İnanç; "O zaman Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında bize sorulacak bir sürecin ortaya çıkması gerekiyor. Yani halk oylaması ortaya çıkması gerekiyor. Yeni anayasayla ilgili olarak bize sorulacak bir metnin, toplumun oylamasına, halk oylamasına sunulacak bir metnin topumun açısından çok daha iyi sonuç doğuracağına inanıyorum. Bu açıdan buradan bakıldığında bir üniversite olarak baktığımızda sanki bizim için gerçekçi olan tablo kurumlar arası mutabakattan ziyade toplumsal mutabakatı zorlayacak bir tablonun ortaya çıkarılmasıdır diye düşünüyorum. Ebetteki hepimiz yeni, demokratik, özgür ve kapsayıcı bir anayasayla yönetilmeyi hak ediyoruz. Çünkü Ankara'daki karar mekanizması eğer bunu bizim için hazırlıyorsa, o zaman bize sorulması gerekiyor" şeklinde konuştu.
İnanç'ın konuşmasının ardından panelistler, 'Yeni Anayasa Sürecinde Çok Kültürlülük' konusunda katılımcılara açıklamalarda bulundu. Panel soru-cevap bölümüyle sona erdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz