Özcan Deniz, çocuğunu almaya gittiği Cuma günü eski eşi Feyza Aktan'ın kendisine saldırması ve olayın güvenlik kameralarına yansımasıyla ilgili ilk kez ve sadece Bu Sabah'a konuştu. Güvenlik danışmanı Murat Aydın, ilişki uzmanı Adil Yıldırım ile avukat Sedef Çelik ise canlı yayında Özcan Deniz ve Feyza Aktan arasında yaşananları değerlendirdi.
İşte Özcan Deniz'in çok konuşulacak açıklamaları:
OĞLUNU ALMAYA GİTTİĞİ GÜN TUZAĞA DÜŞÜRÜLDÜĞÜNÜ İMA ETTİ
"O gün oğlumu alma günümdü. Fakat yasal olarak alma saatim 10.00, çocuğun okul saati ise 08.30’du. Yani okula bırakması gereken anne. Ben ise okul çıkışı alacaktım çocuğumu. Ama sabah beni okul müdürü aradı. Kuzey'in okula bırakılmadığını yazdı. Bu arada okul yürüme mesafesinde ve okuldan istemesi halinde servisi de var. Arabayı bahane etme sebebi mal talebi. Ben de okula, oğlumu saat 10.00’da alıp 10.15 gibi çocuğu okula bırakabileceğimi söyledim. Onlar da “Kapıda çocuğu teslim almak için bekliyoruz” dediler. O yüzden “5 dakika içinde hazırla bekliyorum” dedim ve saldırıya uğradım. "Babama gitmek istiyorum" diye ağlayan oğlumun ağzını ablası sertçe kapadı, annesi de kapıyı sert bir şekilde çekince oğlumun kafası kapıya çarptı. Benim bunu görüp "Oğluma vurma" dediğim kişi ablası. Ve tabii ki bana gelmeye çalışan oğlumu içeri tıkıp bana saldırmaya devam eden annesi. Kendisine dokunulmadığı halde "Dokunma bana" diye bağıran da O."
“BU İLK SALDIRI DEĞİL!”
Feyza Aktan'ın çocuğunu silah olarak kullandığını söyleyen Özcan Deniz, çarpıcı açıklamalarına devam etti: "Daha önce de yaşadığım eve gelip bakıcıya saldırdı ortada hiçbir şey yokken. Bunlar, buna benzer yaşanan onlarca olaydan sizin gördükleriniz. Yoksa ben durduk yere oğlumu annesinden almaya falan çalışmıyorum. Oğlumun velayetinin silah olarak kullanılmasını ve oğlumun geleceğinin daha fazla çalınmasını engellemeye çalışıyorum." dedi.
“ŞİDDETE UĞRAYAN BEN, MASUM OLAN O GİBİ GÖSTERİLİYOR”
Feyza Aktan tarafından şiddete uğradığını söyleyen Özcan Deniz, "Lütfen beni konuşturtmayın... Olay anı ile ilgili bilgi verme sebebim o gün benim günüm değilmiş ve ben kapıya dayanmışım sananlar ve okula onun değil de benim götürmem gerekiyormuş diye fikir yürütenler için. Yeterince saçma bir süreç. Hala ben değil de O şiddete uğramış gibi konuşanlar ve bu haksızlığın altını küçücük çocuğu, yıllardır bu ülkeye vergisini veren, istihdam sağlayan, sanat yapmaya çalışan bir adamı düşünmeden doldurmaya çalışanlar var. Onlara daha fazla fırsat vermek istemiyorum." dedi.
“SENİ BİTİRİRİM” DİYEREK GÖZ DAĞI VERİLİYOR!
Özcan Deniz, nafaka konusuna dair dikkat çeken değerlendirmelerde de bulundu. "Kadınların çoğu para koparmak için boşanıyor." diyen Deniz, özel açıklamalarına şu sözlerle devam etti:
"Olan çocuklara oluyor. Çünkü kadınların çoğu boşansa dahi ömür boyu çalışmadan kafası rahat geçinmenin yolunu açıyor. "Seni bitiririm, …..’na kadar alırım, çocuğunu bir daha göremezsin"ler havada uçuşuyor. Kadınların bir çoğunu da (benim durumumda olduğu gibi) işsiz, güçsüz, uğraşsız, tek derdi çocuğu ve bu yasayı kullanarak yaşamaya yol açıyor. Yani herkes kaybediyor. En çok da çocuk."
“DİKEN ÜSTÜNDE YAŞAMAK ZORUNDA BIRAKILIYORSUN”
Bu durumun kapitalizmin bir parçası olduğunu söyleyen Deniz, "Önce evlen ve evini geçindirmek için çalış sonra boşan nafaka için çalış ve mümkünse hep diken üstünde yaşa ve hep çalış. Bu düzelmez... Bunun düzelmesi için belli bir ferah seviyesine ulaşılması gerek. Bu işsizlikte hiçbir adama "Hadi kurtuldun nafakadan ya da velayet savaşından. Çıkar yularını git hayatını yaşa" demezler." dedi.
DETAYLI KONUŞSAM “O KADAR PARA KAZANIYORSUN, 3 KURUŞ MU BATIYOR” DERLER
Kamuoyunun olası tepkilerine dikkat çeken Özcan Deniz, "Ben çıkıp konuşursam şunlar olur: “O kadar para kazanıyorsun, çocuğunun annesine verdiğin 3 kuruş mu battı? Sen adam olsan annesini böyle rezil etmezsin. Sen baba olsan o kadına prensesler gibi bakarsın.” dedi.
“FEYZA İYİ BİR ANNE OLSUN SERVETİMİ ALSIN!”
Özcan Deniz, olay açıklamalarını sonlandırırken oğlunu düşündüğünü ve konunun velayet olmadığını şu sözlerle açıkladı: "Bu arada bunu da belirteyim de topa tutmasınlar beni. Benim derdim nafaka değil, velayet! Oğluma karşı iyi bir anne olsun. Gelsin neyim var neyim yok canımla beraber hepsini alsın. Ama durum öyle değil."