YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

(özel Haber) El Emeği, Göz Nurundan Bile Öte

Antalya’da yaşayan Semra Özkan Boydaş'ın "Kumaşa Tasvir" sanatıyla yaptığı eserleri, görenleri büyülüyor.İstanbul’da yaklaşık 30 yıl...

Antalya’da yaşayan Semra Özkan Boydaş'ın "Kumaşa Tasvir" sanatıyla yaptığı eserleri, görenleri büyülüyor.

İstanbul’da yaklaşık 30 yıl butik işleten 1 çocuk annesi ev hanımı Semra Özkan Boydaş (59), boş zamanlarında hobi olarak Tekstil Sanatları Derneği’nin patchwork (Çeşitli kumaş parçalarının belli motifler oluşturacak şekilde dikilmesi veya aplike edilmesi) kursuna başladı. Diğer yandan minyatür kursuna da başlayan Boydaş, oluşturduğu bir yorgan ile de ödül aldı. Tekstil sektöründen geldiği için sürekli yeni tasarımlar ortaya çıkarmak isteyen Boydaş, minyatür ve patchworkun karışımı olan ve "Kumaşa tasvir" adını verdiği sanatıyla farklı eserler yapmaya başladı.

İSTANBUL'UN SİMGELERİNİ TASVİR ETTİ

Bir fotoğraf ya da objenin birebir aynısını iplikle, kumaş üzerine milyonlarca teğel atarak işleyen Boydaş, bu sanatına "Kumaşla tasvir" ismini verdi. 10 yıldır bu sanat üzerine uğraş veren Boydaş, 2010 Avrupa Kültür Başkenti İstanbul çalışması kapsamında İstanbul’un en önemli simgelerinden; Topkapı Sarayı, Bozdoğan Kemeri, Yere Batan Sarnıcı, Aya İrini, Rüstem Paşa Camii ve Fatih Sultan Mehmet’in fotoğraflarını ilmek ilmek kumaşa tasvir etti.

Yüzlerce renk ipliklerle karşısındaki objenin aynısını aylar süren bir çalışma sonrası kumaşa dokuyarak tasvir eden Boydaş, bugüne kadar 9 eseri tasvir etmeyi başardı. Bu işe başladığı 3 arkadaşını ve ortamını bırakarak 6 yıl önce Antalya’ya yerleşen Semra Özkan Boydaş, sanatını bırakmadı. Safranbolu evlerini tasvir etmeye başlayan Boydaş, evinde oluşturduğu 5 metrekarelik odada sanatını icra etmeye devam etti. Ailesinin desteğini de arkasına alan Boydaş, odasını bir terzi, resim, mimarlık çalışma ofisi gibi dizayn etti. Yüzlerce renk kumaş ve ipliğin bulunduğu odada, çeşitli büyüteçler ve boy boy iğneler dikkat çekiyor.

ÜÇ KAPILARI TASVİR EDİYOR

Orijinal fotoğrafın neredeyse aynısı olan kumaşla tasvir yapılan eserleri çerçeveleyerek adeta bir tablo ortaya çıkaran Boydaş, bugünlerde Antalya’yı anlatan bir çalışmayı tasvir etmek için kolları sıvadı. Hadrian (Üç Kapılar) Kapısı’nın siyah beyaz fotoğrafını karşısına alan Boydaş, iki hafta içinde kapıların yanındaki duvarların bir kısmının tasvirini bitirdi. Boydaş, 6 ay içinde ‘Üç Kapılar’ çalışmasını tamamlamayı planlıyor.

TÜRKİYE'DE 3 KİŞİ YAPIYOR

"Kumaşa Tasvir" sanatının, araştırmalarına rağmen dünyada benzerinin olmadığını söyleyen Boydaş, Türkiye’de ise arkadaşları olan 3 kişinin yapabildiğini söyledi. Boydaş, baştan sona emek isteyen sanatın uzun soluklu bir iş olduğunu dile getirdi. Üç arkadaşıyla bu yola çıktıklarını ifade eden Semra Boydaş, “Birlikte geliştirerek bu sanatın ismini kumaşla tasvir koyduk. Bir takım kesim bu sanata patchwork diyor. Patchworku çoğu kişi yapabiliyor. Ama kumaşa tasviri çok az kişi yapıyor” dedi.

ANA MALZEME KUMAŞ

Ana malzemesinin kumaş olduğunu kaydeden Boydaş, “Objenin bir parçasını ortaya çıkarabilmek için milyonlarca teğel atıyorum. Yeri geliyor kumaşı boyuyorum. Gölgeleme için tüller kullanıyorum. Tamamen bizim bulduğumuz yöntemleri kullanıyoruz. Havya ile kumaş kesebiliyoruz, boya kalemleri kullanıyoruz. Her safhada kendimizi daha da geliştiriyoruz. Bir metodumuz yok. Her şeyi elimiz ve gözümüzle tasarlayarak yapıyoruz” diye konuştu.

SABIR VE ZEKA İŞİN İÇİNDE

Bir çalışmanın hayata geçebilmesi için aylarca süren çalışmasına herkesin hayretle baktığını belirten Boydaş, “Burada sabır var ama zeka da var. Zamanla hepsi bir arada buluşuyor. Gündüzleri dikkatim dağıldığı için daha çok geceleri çalışıyorum. En küçük eser bile 6 aydan önce bitmiyor. Tasvir yapılacak objenin boyutuna göre 6 ay ya da bir yıl içinde çalışmamı tamamlıyorum. Bir çalışmada metrelerce ip kullanıyorum. Bir noktayı yapmak için bile yüzlerce iğne kullanıyorsunuz” ifadelerine yer verdi.

YANLIŞA YER YOK

Boydaş, kumaşla tasvirde hata payının olmadığını, yanlış yapılması halinde tüm eserin çöpe gidebildiğine dikkati çekti. Kumaşla tasvirini yaptığı ‘Bozdoğan Kemeri’ne 11 bin lira değer biçmelerine rağmen satmadığını hatırlatan Boydaş, “Aylarımı veriyorum o eseri ortaya çıkarabilmek için. Değeri o değildi. O nedenle satmadım. Tabii ki yaptıklarımın değerlendirilmesini isterim. Ama hakikaten değeri olsun. Satmış olmak için değil. Eserlerimin hepsi benim çocuğum gibi, onlar benim dünyam. El emeğim göz nurumdan bile öte. Her sanatçının yaptığı eser kendine göre değerlidir” şeklinde konuştu.

Boydaş, kumaşla tasvir sanatını icra eden çok az kişinin olduğunu belirterek, isteyenlere yardımcı olabileceğini de sözlerine ekledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler