'Teknik adam olarak şaşırdım'

Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum, tüm baskılara rağmen Ankaragücü'nü 3-0 gibi net bir skorla yenerken, 4 gün önce aynı takımın Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor'a 3-1 yenilmesine bir teknik adam olarak şaşırdığını belirtti.

Can Bartu Tesisleri'ndeki antrenman sırasında, basın toplantı odasında gazetecilerle sohbet eden Daum, Alman basınında yer alan haberlerle ilgili düşüncelerinin ne olduğu sorusuna verdiği yanıtta, "Son dönemlerde ciddi derecede ateş altındaydım. Almanya'dan arayıp soruyorlardı. Türk medyasından duyduk, bir sonraki maçı kazanamazsanız, gönderileceksiniz diye. Ben de böyle bir şey olursa görürsünüz diyerek, çalışmaya devam ettim. Trabzonspor maçından sonra böyle bir şey olsaydı, herkese teşekkür ederdim. Benim için hiçbir şey fark etmez. Türkiye ikinci vatanım. Gayet mutluyum burada. Burada çalışmak ekonomik şartların, hepsinin ötesinde benim için bir zevk" şeklinde ifadeler kullandı.

Sarı-lacivertli ekip için harika bir sezon olduğunu kaydeden Alman teknik adam, "Yaşanılan sakatlıklar ve eksiklikleri düşündüğümüzde, bence takımın başardığı harika bir sezon oldu. İnşallah son maçımızı kazanıp şampiyonluğu elde ederiz. Son maçı da kazandığımızda, 56 maçta 42. galibiyet olacak. Geçen sezona göre 12 puan öndeyiz. İstatistiklere bakılacak olursa rekorlar kırdık, başarılı bir sezon geçirdik. Bunun sonunda bırakma durumu olursa tüm bu tablodan gurur duyarak, iyi bir iş yaptığımı düşünerek, herkese, taraftarlara teşekkür ederek gerekeni yaparım. Böyle bir şey beklemiyorum, sorduğunuz için söylüyorum" şeklinde konuştu.

"KARAR SON MAÇTA ORTAYA ÇIKAR DEMİŞTİM"

Daum, Turkcell Süper Lig'in son haftasında Trabzonspor ile yapacakları maça hazırlıklı olduklarını ifade etti. Alman teknik adam, daha önce yaptığı, şampiyonluk yarışının son haftaya kadar devam edeceği yorumunu hatırlatarak, "8-9 hafta önce, karar son maçta ortaya çıkacak demiştim, son noktaya geldik, buna hazırlıklıydık" dedi.

"BİR TEKNİK ADAM OLARAK ŞAŞIRDIM"

Christoph Daum, Türkiye Kupası finali ve Ankaragücü karşısında ortaya konulan iki farklı performans hatırlatılarak yöneltilen, "4 gün içinde bu kadar farklı iki görüntü bekliyor muydunuz?" sorusuna, "Futbolcularıma da sordum. Teknik adam olarak şaşırdığımı söyledim. '4 gün içinde takımın bu iki yüzünü bana anlatabilir misiniz?' dedim. Belki bir oyuncu bir şey söyleyebilirdi ama sanmıyorum söyleyebileceklerini onlar da bilmiyorlar" diye konuştu.

"EN İYİ YANIT SAHADA VERİLEN YANITTIR"

Alman çalıştırıcı, kamuoyunda konuşulan konulara futbolcuların tamamen kulaklarını ve gözlerini kapamalarının mümkün olmadığını, kendisinin bu dönemde bu konularla ilgili yorum yapmamayı tercih ettiğini anlatarak, "Zaten son karar her zaman sahada veriliyor. Sadece takımıma ve işime baktım. Bursaspor başkanı şunu söyledi, Ankaragücü yöneticisi bunu söyledi, yerine sadece işime baktım, bunu yapmamız gerekiyordu. Hiçbir yanıt da vermedik bunlara genel olarak. En iyi yanıt sahada verilen yanıttır. Ama bu sayede de çok yüksek bir konsantrasyonla oynadık. Kulaklarımızı tıkadık ve işimize baktık. Bu şartları avantaja çevirebilmektir önemli olan. Büyük takımlar için önemli olan böyle davranabilmektir" ifadelerini kullandı.

TRABZONSPOR MAÇINDAN SONRA NELER YAŞANDI?

Türkiye Kupası'nda kaybettikleri finalin ardından neler yaşandığını ve takımını nasıl toparladığı sorulan Daum, özetle şunları kaydetti:

"Birçok çözüm vardı kafamda ve bir gecede karar vermek durumundaydım. Şu soruyu sordum. Bu sahadaki takım, kaybeden dönem ve sonra başlayan dönemdeki aynı takım mıydı? Bunu kendime sordum. Çarşamba günü neler olduğu sorusunu yanıtlayacak kapasitede olsanız, aynı anda hem Chelsea'yi, hem Barcelona'yı çalıştıracak durumda olursunuz. Trabzonspor maçını arkada bırakmak istedik, hiçbir analiz yapmadık ve tamamen Ankaragücü maçı üzerine çalışmaya başladık. Trabzonspor maçıyla ilgili kafalarında fazla yer kaplamak istemedim. Çarşamba günü sahada birbirinden bağımsız futbolcular vardı."

Kaybetmemeye başladıkları ligin 23. haftasından sonra nelerin değiştiği sorusu üzerine de Alman çalıştırıcı özetle şöyle devam etti:

"Takımıma şunu söyledim; gol yiyen takım başarılı olamaz. O yüzden defansa ağırlık verilmesi gerektiğini düşünüp, gol yememe konusunda taktiksel ve birebir konuşmalarda bu işe yöneldim, bunun üzerinde çalıştım. Savunma üzerine, çok fazla tekrarlayarak taktik çalışmalar yaptık. En önemli konu taktiksel disipline bağlı kalarak, nasıl şampiyonluk yolunda ilerlenebilir, onu gösterdi takım. Korner ve duran toplar çalıştık. Bir çalışmaya başladığın zaman hemen ertesi maçta karşılığını görmeyebilirsiniz ama bir yerden sonra görüyorsunuz. Tüm bu çalışmaların meyvesini aldık. Takım ruhunu ortaya çıkarma güçlendirme adına da bunlara da çok ağırlık verdik. Futbolculara 'Hayatınızın yüzde 50'si ve aileniz Fenerbahçe' dedim. 'Takımın sizin için ne yapabileceğini değil, sizin takım için ne yapabileceğinizi sorun kendi kendinize' dedim."

"BAŞKANIN, AYKUT KOCAMAN'IN, TAKIMIN, BELKİ DE BİRAZ DA BENİM BAŞARIM OLDU"

Tüm başarısızlıkların ve kötü sonuçların bir ders olarak geri döndüğünü kaydeden Daum, "Benim için önemli olan futbolcularla bireysel olarak ilgilenmek ve takımın başarısını ortaya çıkarmaktır. Her oyuncu teknik direktörünün yüzünde güveni hissetmek ister. Futbolcuya bağırarak, çağırarak, hakaret ederek bu iş olmaz. En zor dönemlerde de yönetimle Aykut Kocaman ile çok yakın mesai içinde olduk. Yarış devam ederken bir kenara bırakıp analiz yapalım demekten ziyade, bir sonraki maça bakmak gerekir. Onu yaptık ve başarı yolunu yakaladık. Bu başkanın, Aykut Kocaman'ın, takımın, belki biraz da benim başarım oldu" şeklinde konuştu.

Mehmet Topuz'un performansı ve attığı golden çok mutlu olduğunu kaydeden Daum, Güiza'nın da eleştirilere en iyi yanıtı attığı golle verdiğini kaydetti. Alman teknik adam, sarı-lacivertli ekibin bu şekilde mücadeleyle hırsla ve yardımlaşmayla Türkiye'deki her takımı yenebileceğini ifade etti.