Adliye Çalışanlarından Hak Kaybı Protestosu

Büro Memur-Sen Osmaniye Şubesi üyeleri, Türkiye genelindeki adliyelerde çalışan 45 bin kişinin, hak kayıplarının olduğunu ve emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirterek, Adalet Bakanlığı'nı protesto etti.

Osmaniye Adliyesi önünde toplanan Büro Memur-Sen Osmaniye Şubesi üyeleri, kendilerine kaşıkla verilen zamların kepçeyle geri alındığını öne sürdü. Grup adına basın açıklaması yapan Büro Memur-Sen Osmaniye Şube İl Disiplin Kurulu Başkanı ve Adliye Temsilcisi Ferat Karataşlı, “Kendi personeline karşı adil olmayan bir kurumun adının Adalet Bakanlığı olmasını şaşkınlıkla karşılamaktayız.” dedi.

Açıklamayı Osmaniye Adliyesi çalışanları adına yaptığını belirten Karataşlı, tüm Türkiye’de adliyelerde çalışan yaklaşık 45 bin personelin adaletsizliğe uğradığını iddia etti. Adli ve idari yargı mercilerinde artan iş yüküne paralel olarak adliye personelinin gösterdiği fedakârlığın da artarak devam etmesine rağmen çalışanların emeğinin karşılığı olan ücreti alamadığını savunan Karataşlı, özlük haklarının da ellerinden alındığını, ödenmekte olan fazla mesai ücretlerinin de kaldırılması ile bu adaletsizliğin iyice kökleşeceğini öne sürdü.

Büro Memur-Sen Osmaniye Şube Sekreteri Ebubekir Yılmaz ise adliyelerde önceden uygulanan nöbet ücretleri ve havuz sisteminin kaldırılarak, çalışanların mağdur edildiğini belirtti.

Yılmaz, "Evimizde mutfak ihtiyaçları için tüketilmesi gereken ürünler son bir yıl içinde yüzde 30’un üzerinde artmasına rağmen çalışanlara kaşıkla verilen zamlar kepçeyle geri alınmaktadır. Bu da yetmezmiş gibi Adalet Bakanlığı’nda fazla mesailerin ve yol yardımlarının kaldırılması, promosyon dağıtımındaki adaletsizlik bu işi artık işkence haline getirdi. Her yıl iki kez yapılan kurum idari kurul toplantılarında personelin sorunları hep kulak ardı edildi, kurul idari toplantılarında alınan kararların hiçbiri yürürlüğe sokulmadı. Mübaşirlerin genel idari hizmetlere alınmasında halen bir gelişme yok, kadroya geçirmeyi 1 gün ile kaçıran personeller, söz verilmesine rağmen halen kadroya geçirilmedi. Adliyelerde yazı işleri müdür kadrolarının birçoğu boş iken ve atama bekleyen yedekte birçok katip arkadaşımız var iken bu boş müdürlükler hâlen vekaleten yürütülmekte ve atama yapılmamaktadır. Hindistan’da kalkan kast sistemi Adalet Bakanlığı’nda hala devam ediyor. Bürokrat ve siyasetçiler kendi konumlarını korumak uğruna bu sorunların çözümü için kılını dahi kıpırdatmıyor.” açıklamasını yaptı.

Bakanlığın personelin ekonomisinin ve özlük haklarının iyileştirilmesi hiçbir çalışma yapmadığını ileri süren Yılmaz, “Bu gün Adalet Bakanlığında mahkûmların sorunlarının çözümü için bir günde yasa tasarısı hazırlanırken, mahkûmlara ödül sistemi getirilirken adliye personelinin sorunlarının çözüm için hiçbir yasa tasarısı hazırlanmadı. Kendi personeline karşı adil olmayan, 45 bin personelini görmezden gelerek yıllardır yapılan bu uygulamalar, Adalet Bakanlığı’nın adının personelce tartışılır hale getirdi. Bakanlığın adının 'hâkim, savcılar ve cezaevleri bakanlığı' olarak değiştirilmesini öneriyoruz. Buradan Sayın Bakan Sadullah Ergin başta olmak üzere tüm yetkililere sesleniyoruz. Adalet terazisinin ibresinin bir kez de olsa çalışanlara dönmesini istiyoruz Kimsenin çocuğumuzun aşına göz dikmesini istemiyoruz. Adliyelerde bozulan çalışma barışının yeniden sağlanmasını istiyoruz.” diye konuştu.