Bakan Eker, Gdo'dan İhracata Kadar Her Şeyi Anlattı

Konya’da Tanıtım Medya Günleri Toplantısına katılan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, dünyada GDO'lu pirinç üretiminin olmadığını ve GDO'lu ürünün Türkiye'ye girmesinin yasak olduğunu belirterek, "Tarımda dünya 7'incisi, Avrupa 1'incisiyiz" dedi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, çeşitli ziyaret ve programlara katılmak üzere Konya’ya geldi. Eker, Konya’da ilk olarak partisinin il başkanlığı tarafından organize edilen “Tanıtım Medya Günleri” toplantısında gazetecilerle buluştu. Medyanın toplumun gözü kulağı ve hafızası olduğunu belirten Eker, kendilerinin de sık sık medya ile bir araya gelmesinin toplumun sağlıklı bilgilenmesi açısından önemli olduğunu söyledi. 2001 yılında AK Parti kurulduğunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Türkiye’de artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” dediğini hatırlatan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, "Türkiye hukuki, siyasi ve reel sektörde farklı bir yol aldı. Büyük reformlar yapıldı, siyaset anlayışı bütünüyle değişti. Türkiye'de 10,5 yıl süre içinde milletten aldığı güçle Ak kadrolar taşıdıkları emaneti yerine getirdi. Demokratikleşme ve sivilleşme başta olmak üzere bir çok önemli adım atıldı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olarak tarımı stratejik mesele olarak ele aldık. Türkiye’de 2006 yılına kadar tarım kanunu yoktu. Cumhuriyet kurulmuş, 83 sene geçmiş ve bir tarım kanununa sahip değil. Tarım kanunu içerisinde kapsam, hedef var. Bu tarım sektörüne nasıl baktığınızın çerçevesini çiziyor. Tarım kanunu ile birlikte 14 farklı kanun daha çıkarttık. Tohumculuk, bitki kanunundan tütün toprak ve arazi kanuna kadar 15 farklı kanunla verimliliğin arttırılmasına önem verdik” dedi.

"TARIMDA AB’DE 1’İNCİ, DÜNYADA 7’İNCİYİZ"

10 yılı aşkın sürede Türkiye'nin tarım sektöründe 190 ülke içerisindeki durumu değerlendiren Eker, “10 yıl önce 24 milyon hektar alanı işleniyordu. 7,5 milyon insan bu araziyi ekip biçiyor, karşılığında 23 milyar dolar hasılat elde ediliyordu. Türkiye bu rakamla 190 ülke sıralaması içinde 11’inci büyük tarım ekonomisiydi. Bugün 6 milyon 100 bin insan aynı 24 milyon hektar alanı işliyor, ekip biçiyor, 62,5 milyar dolar hasılat elde ediyor. 11’inciyken Dünya’da 7’inci duruma yükseldik. AB’de 10 sene önce 4’üncü sıradaydık ve Fransa, İspanya ile İtalya önümüzdeydi. Biz bu 3 ülkeyi geçtik, 1 . sıraya yükseldik. Bu durum bize yapılan program ve projelerin doğru olduğunu gösteriyor. Bundan 10 sene önce destekleme politikaları üretimle ilişkili değildi. Doğrudan gelir desteği veriliyordu o zaman dekar başına 10 lira veriliyor kimse karışmıyorum diyordu. Biz bunu tamamen değiştirdik. Çiftçi o dönem fazla üretmesin diye uğraşıyorlardı. Biz bunun tersini yaptık. Destekleme politikasını değiştirdik. Toplam tarım desteklerini 1 milyar 800 milyon liraydı. 2012 yılında 7,5 milyara yükselttik. Bu ödemeleri de ürünle, üretim ve verimle ilişkilendirdik. 4 bin civarında tarıma dayalı sanayi tesisi kurulmasına yardımcı olduk. Bunlara 774 milyon lira hibe olarak destek vererek 42 bin kişiye istihdam sağlanmasında etkin rol oynadık. 1935 yılında tarım sigortası meselesi konuşulmuş, bunu çıkarmak 2005 yılında AK Parti hükümetine nasip oldu. Sel, fırtına, yangın gibi doğal afetler sonucu sigortalayıp poliçe bedelinin yüzde 50'sini biz karşılayarak çiftçimize destek oluyoruz. Şimdi ülkemizde 1 milyon çiftçi yılda 20 milyar kredi kullanıyor, bu kredileri de yüzde 0 ve yüzde 6 faizlerle ödüyor. 10 yıl önce kredilerin yüzde 38’i geri ödeniyordu, bugün yüzde 99’u ödeniyor. Hububat prim desteği olan 67 milyon lira bugün Konyalı 46 bin çiftçinin hesabına geçti. Konya Türkiye’nin beslenmesinde yüzde 10’unu tek başına karşılayan bir il ve 110 bin kayıtlı çiftimiz var” şeklinde konuştu.

"GDO’LU ÜRÜNÜN ÜRETİMİ DE İTHALİ DE YASAK"

GDO ile ilgili tavırlarının çok açık ve net olduğuna vurgu yapan Bakan Eker, "Toplumda bizi üzen yanlış haberler yayılıyor. Biz Türkiye’de insan gıdası olarak tüketilmek üzere hiçbir GDO’lu ürüne izin vermiyoruz. Denetimler bu konuda çok sıkı hiçbir şekilde insanımızın endişe etmesine gerek yok. Ne üretimine ne de ithalatına izin verilmiyor. AB’de insan gıdası olarak 49 ürüne izin var, bizde o konuda sıfır tolerans var. Geçtiğimiz günlerde pirinçle ilgili kamuoyunda yer alan bir üniversite laboratuvarından kaynaklanan yanlış bir teşhis var. Biz yüzde yüz eminiz dünyada ticarete konu GDO’lu pirinç üretimi yoktu. O laboratuvarda bir tozlanma veya bulaşmadan kaynaklı, o da pirinçle ilgili değildi. Orada bir yanlışlık var. Onun açıklanmasını üniversiteden bekliyoruz. Onun üzerinden medya ve kamuoyu yanlış bilgilendi. Tutumumuz çok açık ve net. Biz Türkiye’de çeltik üretimini 360 bin tondan 900 bin tona çıkarttık. Birileri bir şekilde bilerek veya bilmeyerek buna zarar vermek istiyor. Bu yanlış bir şeydir. Bunda hukuki sorumluluk da var. Sorumsuzca beyanatta bulunmak yanlıştır. Bu beyanatları verirken çok dikkat etmek gerekiyor” diye konuştu.

"KİMYASAL MADDE KULLANIMINDA AB’NİN ALTINDAYIZ"

Türkiye'nin sebze ve meyde ihracatında kullandığı kimyasal maddeyle ilgili de konuşan Bakan Eker, "Biz Avrupa Birliği'ne de, Dünyanın diğer ülkelerine de en çok sebze meyve ihraç eden ülkeler arasındayız. Türkiye kimyasal madde kullanımı azalttı. Türkiye 10 yıl önce 33 milyon ton sebze meyve üretiyordu, 56-57 bin ton kimyasal madde kullanıyordu. Bugün 44 milyon ton sebze meyve üretiyor, 37 bin ton civarında kimyasal kullanıyor. Kimyasal madde ile ilgili AB’nin raporu yüzde2.8, Türkiye’ninki ise yüzde 2.6’dır. Yani AB ortalamasının daha altındadır. İhracatta Avrupa Birliği’nde ve diğer ülkelerle hiçbir sıkıntımız yok” diye ifade etti.

"ÇÖZÜM SÜRECİNİ SORUNSUZ HALLETMEK ÜLKEMİZİN MENFAATİNEDİR"

Son olarak çözüm süreciyle ilgili konuşan Bakan Eker, “Türkiye’de son 30 yılda kanayan bir yaraya dönüşen ve akan kanın Türkiye’nin kanı olduğunu, gözyaşı olduğunu bilerek bu meseleyi de çözmek için AK Parti hedefine koydu. Geçen zaman içinde Türkiye’yi bu prangadan da kurtarmak yönünden önemli mesafe kat ettik. Bunu hiç kuşkusuz milletle birlikte yaptık. Bu meseleyi biz çözdüğümüz zaman Türkiye bu sahip olduğu enerji ile 21. yüzyılda dünyanın yıldız ülkelerinden biri haline gelir. Bunu biz gittiğimiz tüm ülkelerde görüyoruz. Bugün çekilme olacağı ile ilgili ilan var. Bunu göreceğiz nasıl oluşacağını. Çözüm süreci ile ilgili huzurla sorunsuz bir şekilde halletmek ülkemizin menfaatinedir. Ne kadar kısa ve sorunsuz çözülürse ülke huzura kavuşur” diyerek sözlerini tamamladı.