Bakan Şahin Diyarbakır'da

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Diyarbakır'da boşanma oranlarının düşük olmasının sevindirici olduğunu belirterek, diğer bölgelerde de bu oranın düşürülmesi için gerekli çalışmaları yaptıklarını söyledi.

Bir dizi açılış ve Dicle Üniversitesi tarafından düzenlenen "Bütün Yönleri ile Boşanma Çalıştayı"na katılmak üzere Diyarbakır'a gelen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak'ı makamında ziyaret etti. Bakan Şahin'e ziyaretinde AK Parti İl Başkanı Halit Advan ve AK Parti Kadın Kolları Başkanı ve üyeleri ile vali yardımcıları da eşlik etti. Bakan Şahin, burada basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Diyarbakır'da erdemli insanların bulunduğunu, bunu da Evliya Çelebi'nin söylediğini belirterek, "Evliya Çelebi Diyarbakır'ı benzeri az olan erdemli insanların şehri olarak tarif etmiştir. Erdemli insanların daha huzurlu yaşayacağı, daha mutlu olacağı, ekonomik olarak daha iyi geleceği ve sosyal politikalar ile güçlenmiş, huzurunun ve mutluluğunun arttığı bir Diyarbakır için gayret ediyoruz, çalışıyoruz, mücadele ediyoruz. Bu bölge ve bu şehir bizim için çok kıymetli. Buradaki insanlar bizim için çok kıymetli. Bu şehrin bir huzur şehri olmasını çok önemsiyoruz ve bu nedenle bütün gayretimiz, azim ve kararlılığımızla çalışmalarımızı yapıyoruz" dedi.

"BOŞANMANIN AZ OLMASI BURADA ÜZÜLECEK BİR ŞEY DEĞİL"

Bir basın mensubunun "Diyarbakır'da boşanma oranları batı illerine göre daha az ve burada boşanan kadınlara farklı bakış açısı var" sözleri üzerine Şahin, "Biz güçlü ailenin güçlü birey, üçlü toplum getirdiğine inanıyoruz. Boşanmanın az olması burada üzülecek bir şey değil, hepimizin muradı doğru evliliklerin yapılması, doğru kararların verilmesi. Boşanma bütün toplumu, bütün çevreyi, akrabayı, çocukları etkiliyor. Bunun çok rahat ettirici bir tarafı yok. Baştan karar verirken Aile Bakanlığı olarak biz destek mekanizmaları veriyoruz. Süreç içerisinde bizden istenen ailenin sorununu çözme kapasitesinin destek planlamasını şu an yapıyoruz. Boşanma olmak zorundaysa, artık yapılması gerektiyse bunun nasıl yönetilmesi gerektiğini en az zarar ile eşlerin ve çocukların arasında nasıl olması gerektiğini önemsiyoruz. Her mekanizmasını ve noktasını da birebir takip ediyoruz. Bugün görevimiz Diyarbakır gibi az boşanma oranlarını diğer yerlere de koymamız gerektiğini düşünüyorum. Ben bunun iyi bir şey olduğunu ve bizim de mücadelemizin bunun azalması noktasında olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

"Boşanmış kadınlara bir desteğiniz var mı?" sorusuna ise Bakan Şahin, "Eşi vefat edenler ile ilgili bir proje yapıldı ve bu proje bir buçuk yıl sürdü. Özellikle eşi vefat ettiği zaman ekonomik seviye ciddi manada düştüğü, çok büyük sıkıntılar yaşadıklarını araştırmalar ortaya koyunca bizde yaklaşık 150 bin kadınımı ilgilendiren önemli bir sosyal projeyi başlattık. İkinci aşama olarak eşinden ayrılmış olanların eşi vefat etmiş olanlara göre kısmen durumu daha iyi. Nafaka alıyor ama eşi vefat etmiş

olanların ekonomik seviyesi çok daha altta. Bunu toparlayalım süreç içerisinde mali imkanlar el verdiği müddetçe bunu da toparlayacağız" yanıtını verdi.

"BİZ BİR İNSANA GEL BEN SANA BU DERSİ VERECEĞİM DEMİYORUZ"

Dün Meclis'te kabul edilen "Kur'an-ı Kerim'in seçmeli ders olarak verilmesi" sorusuna Bakan Şahin, "İnsanoğlu maddi ve manevi olarak bir bütündür. Hayatını mutlu ve huzurlu geçirmek için ihtiyacı olan şeyleri karşılamak sosyal devlet olarak bizim görevimiz, neye ihtiyacı varsa. Biz burada süreç içerisinde seçmeli ders olarak önüne koyduğumuz model seçme özgürlüğüdür. Biz bir insana gel ben sana bu dersi vereceğim demiyoruz. Eğer aile çocuğu ile alakalı böyle bir eğitim ihtiyacı görüyorsa, ben çocuğumun milli ve manevi değerlere bağlı olarak yetişmesini önemsiyorum, bunu kulaktan dolma yanlış bir şekilde alacağına doğrusu neyse müfredatıyla bu işin ilmini yapmış insanlar ile gelip eğitilmesini doğru buluyorum ve bunun için bana yardımcı olun denen bir talep var. Bu talebi görüp kendimizi gerekli şekilde organize etmemiz gerekiyordu. Dün parlamentoda yapılan budur, ailelerin takdirine bağlıdır. Seçmek özgürlüktür. Ben kendi erkek evladımın nasıl yetişmesini istersiniz diye sorduğunuz zaman hem bilgiyi hem teknolojiyi iyi kullanan, dünyayı tanıyan ama aynı zamanda milli ve manevi değerlerini bilen özümsemiş evlatlar olarak yetiştirmek benim için önemli bir anne ve baba olarak. Hangi anne ve baba evladını hangi değerde yetiştirmek istiyorsa onlara istediği modelleri sunmamız, tek tipçi, tepeden bastırmacı bir model değil. Alternatifler üreten, seçenekler sunan modeller oluşturmamız gerekiyor. O yüzden çok doğru buluyorum" diye konuştu.

"EKONOMİK SEVİYE YÜKSELDİKÇE, EĞİTİM SEVİYESİ YÜKSELDİKÇE ÇOCUK SAYISI DÜŞMEMELİ"

"Doğu illerinde nüfus artışı batı illerine göre daha fazla. Başbakan'ın 3 çocuk önerisi doğuda daha mı çok dikkate alındı sorusuna?" ise Bakan Şahin, şu cevabı verdi:

"Başbakan'ın 3 çocuk dediği şey bilimsel derecede benim de katıldığım bir şey. Biz bugün 2023 vizyonu kuruyoruz. Şu ana kadar ihracat, bu kadar ithalat yapacağız diyoruz, bu kadar ülkemizin ekonomik değerini yükselteceğiz diyoruz. Nasıl yükselteceğiz, kimle yükselteceğiz. Beşeri sermaye ile sağlıklı nesil bizim ana damarımız. Koyduğunuz bütün hedeflere ancak sağlıklı nesiller ve beşeri sermaye ile ulaşabilirsiniz. Doğalgazınız yok, petrolünüz yok, altınınız yok, elinizde yalnızca insanınız var ve insanınızı yetiştirmeniz gerekiyor. Sayın Başbakan'ın en az 3 çocuk dediği şey de, sağlıklı nesillerin yetişmesi noktasında gerekli desteği vermek. Bunu Haccetepe Üniversitesi'nin çıkardığı bilimsel raporlar da doğruluyor. Avrupa bugün en büyük sorunumuz nüfusumuz yaşlanıyor, koyacağımız hedefe bırakacağımız insan gücünde sorun yaşıyoruz diyor. Bunu oranın liderleri söylüyor. En son Rusya yapılan seçimlerde bunu ciddi manada bir politika haline getireceklerini söylediler. Bütün dünyanın geldiği nokta burası. Bizim buradaki amacımız şu; ihtiyaç analizlerini çıkartmak, gerekli destekte bulunmak, çocuklarımızın sayısını arttırırken onları kaliteli bir şekilde eğitecek, insanca yaşatacak sağlıklı ortama koymakta bizim görevimiz. Batıda azalmasını da yönetmeliyiz. Ekonomik seviye yükseldikçe, eğitim seviyesi yükseldikçe çocuk sayısı düşmemeli. Nitelikli nüfus çocuklarını artırması lazım, biz de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak ailelerin istediği çocuk bakımı, kreş desteği, yaşlılarına bakım gibi kentleşmenin getirdiği yeni sorunların çözülmesi için de gerekli çalışmalarımızı yapıyoruz."

Yapılan açıklamanın ardından Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Bakan Şahin'e içerisinde Diyarbakır'ın tarihi yerlerinin bulunduğu bir tablo ile çeşitli hediyeler verdi.