Dünyanın dört bucağı ne demek? Dünyanın dört bucağı TDK sözlük anlamı nedir?

Kemal Bozdağ

17.05.2022 17:25

Listeye Ekle

Atasözleri ve deyimler, belirli durumları çarpıcı bir şekilde ifade eden kalıplaşmış sözlerdir. Birleşik fiiller de yeni bir anlam kazanarak kalıplaşmış bir ifade sunarlar. Ancak bu sözler geçmiş zamanlarda ortaya çıktığı için günümüzde bazılarını anlamak zordur. Bazıları ise ilk duyulduğu andan itibaren anlamını ortaya serer. Kalıplaşmış ifadelerden biri olan Dünyanın dört bucağı ne demektir? Dünyanın dört bucağı, TDK sözlük anlamı nedir?

Atasözleri ve deyimler genellikle ortaya çıktığı dönemin popüler inanışlarını ve bilgilerini içeren ifadelerdir. Birleşik fiiller ise belirli kelimelerle birlikte kullanılarak yeni bir anlam sunarlar. Bu fiiller tıpkı atasözleri ve deyimler gibi bazı şeyleri ifade etmeyi kolaylaştırırlar. Bu sözlerden biri olan Dünyanın dört bucağı, TDK sözlükte ne anlama gelir? Dünyanın dört bucağı ne demek?

Dünyanın dört bucağı Ne Demek? Dünyanın dört bucağı TDK sözlük anlamı nedir?

Dünyanın dört bucağı TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.

Dünyanın dört bucağı TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

dünyanın her yanı, her yönü
Dünyanın dört bucağı Cümle İçerisinde Kullanımı

"Dünyanın dört bucağından gelen gezginler." - ****

Dünyanın dört bucağı ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller


dünya ahret kardeşim (veya bacım) (olsun)	dünya başına dar olmak (veya gelmek)	dünya başına yıkılmak
dünya bir araya gelse	dünya bir, işi bin	dünya (veya dünyalar) birinin olmak
dünya durdukça durasın!	dünya gözü ile görmek	dünya gözüne zindan olmak (veya görünmek veya kesilmek)
dünya kadar	dünya kelamı etmek	dünya malı dünyada kalır
dünya ölümlü, gün akşamlı	dünya tükenir, yalan tükenmez	dünya varmış
dünya yıkılsa umurunda değil	dünya yüzü görmemek	dünyada tasasız baş bostan korkuluğunda bulunur
dünyadan el etek (veya elini eteğini) çekmek	dünyadan geçmek (veya el çekmek)	dünyadan haberi olmamak
dünyanın ... sı	dünyanın kaç bucak (veya köşe) olduğunu göstermek (veya anlamak)	dünyanın öbür ucu
dünyanın sonu değil	dünyanın sonu	dünyanın ucu uzundur
dünyanın tadını çıkarmak	dünyasından geçmek	dünyaya gelmek
dünyaya getirmek	dünyaya gözlerini kapamak (veya yummak)	dünyaya kazık çakmak (veya kakmak)
dünyaya yuf borusu öttürmek	dünyalara değişmemek	dünyayı anlamak
dünyayı ben yarattım demek (veya havasında olmak)	dünyayı görmemek	dünyayı haram etmek
dünyayı sel bassa ördeğe vız gelir	dünyayı tozpembe görmek	dünyayı tutmak
dünyayı zindan (veya zehir) etmek (veya dünyayı başına dar etmek)