YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

(özel Haber) Ak Parti İzmir Milletvekili Ulema:

AK Parti İzmir Milletvekili Nesrin Ulema, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bir süre önce açıkladığı Cumhuriyet...

AK Parti İzmir Milletvekili Nesrin Ulema, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bir süre önce açıkladığı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) arasındaki oy oranının azaldığını gösteren anket sonuçlarının önemli bir gerçeği yansıttığını belirtti. Nesrin Ulema, seçim akşamına kadar İzmir'de kapısını çalmadıkları, 'dokunmadıkları' tek bir insanın kalmaması için gece gündüz çalıştıklarını söyledi.

Ulema, İzmir'i hizmetle tanıştırmaya kararlı olduklarını belirterek şöyle konuştu: "Anketler her zaman yapılacak, makas daralıyor. Bizim için yol gösterici olabilir anketler ama seçim akşamına kadar İzmir’de dokunmadığımız bir tek insan bırakmamak için uğraşıyoruz. İzmir’in beklentileri doğrultusunda ve istediği profilde adaylarımızla 2014 seçimlerine kadar çok sıkı çalışacağız. CHP’nin çantada keklik olarak gördüğü İzmirlinin çok somut bir biçimde CHP’ye bir dersi olacak 2014 seçimleri. Çünkü artık İzmir’in her tarafından aynı ses yükselmeye başladı. Biz samimiyetimizle, içtenliğimizle çalışmalarımızı yürütüyoruz. İnşallah 2014’de de gerçek hizmetle İzmir’i tanıştıracağız."

İZMİR'İN İKİ AYRI YÜZÜ VAR

Nesrin Ulema, yoğun bir göç alan İzmir'in iki ayrı yüzü olduğunu anlatarak, iki yüz arasındaki uçurumun ortadan kaldırılmasının şart olduğunu kaydetti.

Nesrin Ulema, belediyelerin semt merkezleri açmak, göçle gelen ya da hiç deniz görmemiş vatandaşları gezilere götürme şeklindeki faaliyetlerin önemli ancak yetersiz olduğunu vurguladı. İzmir'in yoğun göç aldığını belirten Nesrin Ulema, şöyle konuştu: "İzmir’in aslında iki yüzü var. Özellikle bu göçü yoğun olarak almış bölgeler ile bir de İzmir’in hayatının aktığı bölgeler arasında çok derin uçurumlar var. Şimdi eğer biz aradaki bu uçurumu ortadan kaldıracak, bu entegrasyonu sağlayacak bir takım çalışma ve projeleri hayata geçirmezsek, o zaman 4 milyonu mutlu etme şansınız olmaz. Birkaç kişiyi denize götürmekle olmaz. O bölgede yaşayan insanlara sağlıklı ve yaşanabilir ortam sağlanmalı. Meslek edindirme kursları, sosyal hayatın içine çekmekle ilgili girişimler tabi olabilir ama bunlar havada bırakılmamalı. Yani 30 kişiyi alıp Çeşme’de bir günlük gezi yapmak sadece o günü kurtarır. Sonuçta o insanlar dönüp gene aynı sıkıntılar içerisinde aynı yaşamı sürdürüyorsa asıl sorunu kaynağında ve merkezinde çözmek lazım."

YEREL YÖNETİCİLER SÜREKLİ TOPU TACA ATIYOR

AK Parti Milletvekili Nesrin Ulema, İzmir'de yerel yöneticilerin sürekli hükümetten destek alamadıkları şeklinde söylemlerle İzmirlileri manipüle etmeye çalıştığını belirterek yerel yöneticileri 'topu taca atmakla' suçladı.

Ulema, AK Partili belediyelerin yöneticilere daha fazla destek verilmediğini, o yöneticilerin bir sonraki seçimlerde tekrar seçilmek için kaynaklarını doğru, etkin ve yerinde kullanarak daha çok çalışarak vatandaşların memnuniyetini üst düzeyde tuttuklarını ve vatandaşa 'hizmet' götürdüğünü söyledi.

İzmirli seçmenin bilinçli olduğunu ve CHP'li yöneticilerin artık onları 'arka bahçe' gibi görmekten vazgeçmesi gerektiğini dile getiren Ulema, şunları söyledi: "AK Partili belediyelere farklı bir destek veriliyor. AK Partili belediye başkanları çalışmazlarsa, kentleri için yeni projeler oluşturup bunun peşinde koşmazlarsa bir sonraki seçim seçilemeyeceklerini biliyor. Aynı endişenin İzmirli yöneticilerde de olması gerekir. İzmirli seçmen çok bilinçli. İzmirliler kendisine neyin hizmet getirildiğini, neyin kasıtlı olarak getirilmediğini çok iyi biliyor. CHP’nin İzmirli seçmenleri arka bahçesi gibi görmesi bence İzmirliler tarafından çok sert bir biçimde eleştirilecek. Bunun yanıtını da 2014 yerel seçimlerinde göreceğiz."

Nesrin Ulema, İzmirlilerin CHP'li yerel yöneticilerin söylemlerini artık inandırıcı bulmadığını ve gerçekleri gördüğünü kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmir’de mevcut yerel yönetimler, belediyeler yapamadıkları ve başaramadıkları hizmetlerin üstünü topu taca atmakla örtmeye çalışıyor. Aslında bu söylemlerin asıl nedeni bu. İzmir’e destek verilmiyor çıkışı çok fazla yapılıyor. Kocaeli'de kat kat fazlasını veriyor ama kanunlar çerçevesinde pay alıyor. 81 ilin tamamında topyekün kalkınmayı sağlamamız gerekiyor. Burada topu taca atarak, varolan sıkıntıların üstünü örterek, ideolojik söylemler geliştirerek aslında İzmir’in zamanı çalınıyor. Gönderilen proje ve planlarla ilgili bugün hangi ile, hangi belediye başkanına hangi uygulama yapılıyorsa İzmir’e de o yapılıyor. Yani ben artık İzmir’in bu söylemlere çok fazla inanacağına ihtimal vermiyorum. Vatandaşın nabzını tutuyoruz. Universiade’ı birlikte gerçekleştirdik. Aynı şey İZBAN için de geçerli. İZBAN 25 yıllık bir projeydi. Neden İzmirli bundan mahrum kalsın dedik. Belediye ve Ulaştırma Bakanlığı el ele verdi. İZBAN’ı tamamladık. Aliağa-Menderes’in dışında inşallah Bergama ve Selçuk’a kadar da ulaştıracağız. Yine EXPO alanı ile ilgili yasa çıkardık. İtfaiye erleriyle ilgili sorun çıkarıldı, onunla ilgili yasal düzenlemeleri yaptık. Ama artık bu kentin yöneticileri de birtakım kriterlere, kuralına uygun işler yapmak zorunda."

CUMHURİYET VE DEĞERLERİ SÜREKLİ İSTİSMAR EDİLİYOR

AK Parti İzmir Milletvekili Nesrin Ulema, Cumhuriyet ve değerlerinin istismar edilerek, bir korku siyaseti yürütüldüğünü söyledi. Bu anlayışın hem İzmir'e hem ülkeye zaman ve kaynak kaybettirdiğini dile getiren Ulema, sözlerine şöyle devam etti:

"Siyasette bir takım değerler, din ve bayrakla ilgili, Cumhuriyetle ilgili geliştirilen siyaset yöntemi kolay. Çünkü bunlar tüm vatandaşlar için hassastır. Ama bunların istismar ediliyor olmasının, ideolojik söylemler, korku siyaseti oluşturmak bizim ülkemize hiçbir fayda sağlamıyor. Aksine biz geçmişteki bu siyaset anlayışından çok şey kaybettik."

HİÇBİR PAZARLIĞIN İÇİNDE OLMADIK

Hükümetin başlattığı çözüm sürecinin doğru algılanmasının önemine işaret eden AK Parti İzmir Milletvekili Nesrin Ulema, Türk Milletini ve şehit ailelerini rahatsız edecek hiçbir pazarlığın içinde olunmadığını vurguladı.

Ulema, eski Türkiye'nin olmadığını kaydederek açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Terör konusuyla Kürt vatandaşlarımızı ayrı tutmamız lazım. Eğer bu ayrımı yapabilirsek, gerçekten bugün herkesin aslında bir ve beraber olduğunu anlatmalıyız. İzmir’de Kürt kökenli vatandaşlarımız bir hayli fazla ama hep birlikte yaşıyoruz. Yani kimisi kız veriyor kız alıyor, kimisi komşu. İnsanoğlu nerede ve ne olarak doğacağının kararını veremiyor. Ama ortak paydamız var, hepimiz insanız. İzmir’de şöyle bir algı var. Biz millete karşın hiçbir şey yapmadık. Bugün şehit aileleriyle beraber toplantı yaptık. Biz şehitlerimizin ruhunu rahatsız edecek hiçbir işe, pazarlığa asla ve asla oturmadık. Dün oturmadık, bundan sonra da oturmayacağız. Terörden beslenen birtakım kesimlerin tarlasını kuruttuk. Yani onlara alan bırakmadık. Terör nedeniyle Kürt vatandaşlarımızı istismar edenlere de fırsat vermedik. Artık silahların susması, teröristlerin ülkemizi terk etmesi ve bahar havasının ülkenin her yanına yayılması amacımız. O kadar kanıksamışız ki terörle yaşamayı. En büyük kazanç ve başarı bu. Artık birileriyle pazarlık yapma dönemi geçti. Dış ve iç politikası, ekonomisi ve sanayisiyle güçlü bir ülkeyiz artık. Gündemi belirlenen değil belirleyen bir ülkeyiz artık. Biz kendimize güveneceğiz, ülkemize güveneceğiz. Eski Türkiye yok artık."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler