Sabah Gazetesi yazarı Rıdvan Dilmen bu akşam oynanacak derbi ile ilgili görüşlerini köşesinde yazdı.
İşte Dilmen'in yazısı:
"Bugünkü maç Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki ne ilk derbi ne de son olacak... Çok uzun süre sonra ortamın gerilmediği bir derbiye çıkacak takımlar... Yöneticiler son derece sağduyulu, futbolcuların açıklamaları son derece sakin. Sadece Cüneyt Çakır için Galatasaray Başkanı Ünal Aysal'ın söylediği sözler var... İki takımın bugün alacağı sonuç onları ne şampiyonluk yarışından koparacak ne de şampiyon yapacak. Ama çıkacak bir beraberlik bu hafta Sivasspor'u yenerse Beşiktaş'ın iki ezeli rakibiyle arasındaki puan farkını artırmasına neden olacak. Bu sezon ilk kez tribünlerin tamamen dolacağını düşünüyorum. Çok abartılı fiyatlara rağmen (ki duyunca şok oldum... Fiyatlar 120, 200, 400, 500, 700, 900 diye gidiyor) tribünlerin dolacağını düşünüyorum. Maçın şifresi; sakinlik... Çok eskiden tribünlerde iki takımın taraftarları yarı yarıyayken, genellikle maçlar İnönü Stadı'nda oynanırken ve puanlar iki üzerinden alınırken avantajlı takım diye bir kavram yoktu. Hatta üç puan sisteminde de avantajlı olan takımdan fazla söz edilmezdi. Ama şimdilerde uygulanan 'ev sahibi taraftar' uygulaması içeride oynayan maçlarda ev sahibine avantaj getiriyor. Büyük kulüpler de deplasmanlarda aldıkları bir puana üzülmüyorlar.
KADER ADAMI CÜNEYT ÇAKIR
İki takımın da eksikleri var ve formda değiller... O yüzden maçı bekleyeceğiz. Ama şunu çok net söyleyebiliyoruz ki sinirlerine hakim olan avantajlı olur. Maçın kader adamı Cüneyt Çakır'dır. Çakır, iyi bir Dünya Kupası geçirdi. Özgüveni yüksek. Türkiye'deki gibi maç yönetirse, kolay kart gösterirse oyunu ve sonucu etkiler. Avrupa'daki gibi maç yönetirse (ki burada Avrupalı oyuncular da Çakır'ın yönetimine yardımcı oluyor) az kart çıkar. Çakır'ın göstereceği ve göstermeyeceği kartlar sonucu etkiler. Maç Çakır'ın inisiyatifine bağlı. Kuralları uygularsa 3-4 tane kırmızı kart çıkar.
WEBO&EMENİKE TERCİHİ ÖNEMLİ
Galatasaray'ın henüz oturmuş bir kadrosu yok. Fenerbahçe'nin oturmuş kadrosu ise değişti. iki stoperinden Bekir, kırmızı kart cezalısı olduğu için yok. Egemen ise sakat. Bu durum, oyuncuların pozisyonlarını değiştirecek. Defans Alves-Kadlec mi olacak yoksa Mehmet Topal stopere çekilip, Selçuk ön liberoda mı oynayacak? Galatasaray'ın nasıl oynayacağını tahmin edemiyorum. Sneijder'i forvet arkası mı yoksa önde mi görevlendirecek? Yoksa hazırlık pasları için Melo'nun yanında mı oynatacak? Tüm bunlar maç için önemli. Bekleyeceğiz, göreceğiz. Galatasaray son yıllarda TT Arena'daki Fenerbahçe maçlarına yüksek tempoda başlıyor. Fenerbahçe uzun toplarla mı çıkacak yoksa alışılagelmiş deplasmanlarda tercih ettiği ayağa topları mı tercih edecek? İsmail Kartal eğer uzun toplarla çıkma isteğinde olursa Emenike'yi tercih etmeli. Dik oynamak istiyorsa yorgun da dönmüş olsa Emenike ama ayağa çıkıp topa sahip olmak istiyorsa Webo'yu kullanmalı.
ONLARI KAFAMA TAKMIYORUM
Süper Kupa'da gerginlik yaşayan Melo ile Volkan'ın tavırları merak ediliyor olabilir ama ben bunu hiç kafama takmıyorum. Bu bireysel bir konu. Melo ile Volkan ister el sıkışır ister sıkışmaz bu kendilerini bağlar. Centilmence davranırlarsa derbinin kendileri adına güzelliği olarak tarihteki yerini alır.
19:00-20:50 ARASINDA HERKES DERBİYİ DÜŞÜNÜR
Galatasaray'da seçim var veya seçim yok... Fenerbahçe kongreye gidecek... Yangın çıktı, trafik tıkandı. Ekonomide problem çıktı... Tüm bunların hiç ama hiç önemi yok... İki takım futbolcularının da 19:00'da sahaya çıktığında kafasında tek bir şey olur, derbi. Saat 19:00'la 20:50 arasında kıyamet kopsa futbolcuların umrunda olmaz... Yüksek tempolu zevkli bir maç bekliyorum." (sabah)