Sıcak hava balonları, insan taşıyan ilk başarılı uçuş teknolojisi olarak tanımlanmaktadır. Öncüsünün gökyüzü feneri olduğu bilinen sıcak hava balonu oldukça köklü bir geçmişe sahiptir. Havanın yer aldığı zarftaki hava dışındaki soğuk havadan daha düşük bir yoğunluğa sahiptir ve uçma prensibi de bu şekilde açıklanır.
Gökyüzünde insan taşıyabilen bir balonun fikrinin ilk kez 1766 yılında doğduğu kabul edilmektedir. Bu tarihte hidrojeni keşfeden Henry Cavendish, hidrojenin havadan daha hafif olduğunu keşfedince büyük bir aracın içinin bu gaz ile doldurulması ile uçabileceğini öne sürmüştür. Böylece çalışmalara başlanmış ve ilk uçuş 1738 yılının haziran ayında gerçekleştirilmiştir. Kasım ayında ise sıcak hava balonu ile ilk kez bir insan taşınarak uçuş başarıyla tamamlanmıştır.
İlk balon ise hidrojen doldurularak değil sıcak hava vasıtası ile uçurulmuştur. Gerçekleştirilen ilk uçuş Fransız kardeşler olan Joseph Michel Montgolfier ve Jacques Etienne Montgolfier Annonay köyünde çapı 10 metre olan keten bir torbayı sıcak hava ile doldurulması ile yaşanmıştır. Daha sonraki uçuşta balonda yer alan sepete bir ördek bir koyun ve bir horoz konmuştur.
Fransız bir fizikçi olan Jacques Charles sıcak havanın daha az bir havada yüzme etkisi oluşturduğunu ve doğuma başladıkça bu özelliğini kaybettiğini fark etmiştir. Sepette yakılmakta olan ateş havayı bir süre ısıtmaktadır ancak hidrojen daha hafif olduğu için daha faydalı görülmüştür.
Böylece ilk hidrojenli uçuş 1783 yılının Ağustos ayında gerçekleştirilmiştir. İlerleyen yıllarda ise 1931 yılında İsviçreli Fizikçi Auguste Piccard kapalı bir vagon yaptırmış, iyonosfer ile kozmik ışınları inceleme amacı ile 16 kilometreye kadar balon ile yükselmeyi başarmıştır.