Tbmm 2013 Bütçe Görüşmeleri

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Suriye'de yaşananlarla ilgili bir çözüm önerisi sunduklarını belirterek, "Ortadoğu'da Demokratik Halklar Birliği'ni hedef alan bir politika hayata geçirilmeli, tartışılmalı, bunun için uğraşılmalıdır" dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda 2013 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in 2013 yılı bütçesine ilişkin yaptığı konuşmanın ardından muhalefet partilerinin konuşmalarına geçildi. İlk olarak söz alan BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, konuşmasına tutuklu milletvekillerini hatırlatarak başladı. Kışanak'ın konuşması sırasında Başbakan Erdoğan TBMM Genel Kurulu'nda bulunmazken, AK Partili milletvekillerinin çoğunluğunun da salonda bulunmaması dikkat çekti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP milletvekilleri ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve MHP'li milletvekilleri ise Genel Kurul'da hazır bulundu.

"Çalışmaların meşruiyetinin tartışmaya açık olduğunu ifade etmek istiyorum" diyen Kışanak, tutuklu milletvekillerinin de salonda olması gerektiğine vurgu yaptı. Kürsüden bir grafik gösteren Kışanak, grafikte kentler arasındaki zenginlik-yoksulluk durumunun ortaya konulduğunu söyleyerek, en yoksul kentlerin Doğu ve Güneydoğu'da bulunduğunu söyledi. "Bu kentlerin durumu sanırım size Kürt sorununu anlatmak için yeterlidir" diyen Kışanak, en yoksul illerin sıralamasının ise hiç değişmediğini savundu. Doğu ve Güneydoğu bölgelerine bütçeden para ayrıldığı, birçok yatırım yapıldığına yönelik açıklamalara da tepki gösteren Kışanak, "Bize 'para gönderdik' diyenler olabilir ama bu bizim hayatımızda bir şeyin değişmediğinin göstergesidir" şeklinde konuştu.

Ayrıca bir başka grafiği de salondaki milletvekillerine gösteren Kışanak, grafikte OECD ülkelerinin gelir dağılımı durumunun bulunduğunu söyledi. Grafikte Türkiye'nin OECD ülkeleri içerisinde gelir dağılımının en bozuk olduğu ülkelerden biri olduğunu belirten Kışanak, "Bu grafik 2002 yılından bu yana değişmemiştir" diye konuştu.

“VERGİYİ SÜREKLİ BİZDEN ALIYORLAR”

Bütçedeki dağılımı da eleştiren Kışanak, "Bu bütçe bir bütün olarak yüzünü egemenlere, sırtını da emekçi halka dönmüş bir bütçedir" dedi. "Bu iktidar sermayeye dikensiz bir gül bahçesi sunmak için çırpınıp dururken, haklarını arayan emekçilerin de her fırsatta önüne güvenlik kuvvetlerini çıkartmış; gazla, copla, polis zoruyla hak aramalarını engellemeye çalışmıştır" diyen Kışanak, "Açıkçası sürekli vergiyi bizden alıyorlar. Tüketirken vergiyi bizden alıyorlar. Emekçiyi soyup soğana çeviren bir sömürü düzeninin içinde habire halktan, yoksuldan, emekçiden vergi alıyorlar. Büyük ölçüde emekçilerden alınan vergiler bu bütçede de görüldüğü gibi daha çok savaş harcamalarına, güvenlik giderlerine harcanmakta, böylesi bir yolla emekçilere, yoksullara ikinci bir mağduriyet yaşatılmaktadır. Verdiğimiz vergilerin ağır yükü omuzlarımızda, bizi yaşam karşısında ne kadar güçsüzleştiriyor bunu yaşıyoruz. Ayrıca verdiğimiz bu politikalar bize savaş politikası, ölüm ve zulüm olarak geri dönüyor" dedi.

“DEMOKRATİK HALKLAR BİRLİĞİ'Nİ HEDEF ALAN POLİTİKA HAYATA GEÇİRİLMELİ”

Anadilde eğitim konusuna da değinen Gültan Kışanak, "Anadilde eğitim hakkının gasp edilmesi asimilasyon politikasının tam da kendisidir. Anadilde eğitim hakkı gasp edilen halkların dillerinin süreç içerisinde zamanla eridiği, yok olduğu, otantik, kültürel bir mecraya sürüklendiği görülmektedir. Anadilde eğitim hakkına karşı çıkmak da bir insanlık suçu olan asimilasyon politikasını savunmaktır. Kimse 'Hem asimilasyondan vazgeçtik hem de anadilde eğitim olmaz' diyemez. Açıkçası anadilde eğitime karşıysanız asimilasyondan da yanasınız. Çıkıp bunu açık yüreklilikle söylersiniz" diye konuştu.

Suriye'de yaşananlarla ilgili de bir öneride bulunduklarını belirten Gülten Kışanak, şunları söyledi:

"Bu konuda biz Suriye'nin de ötesinde çok daha geniş bir perspektifle bir çözüm öneriyoruz. Aslında tartışılması ve konuşulması gereken çözüm önerisi budur. Çünkü tarih bize şunu göstermiştir. Ortadoğu bir bütündür. Ortadoğu'nun bir parçasıyla oynamaya kalkarsanız, bütün parçalarındaki o taşlar yerinden oynar. Onun için tüm Ortadoğu'da Demokratik Halklar Birliği'ni hedef alan bir politika hayata geçirilmeli, tartışılmalı, bunun için uğraşılmalıdır."