2020 yılı zor bir sene olmasına rağmen yaratıcı zihinler için yepyeni bir kapı araladı. Budapeşte Uluslararası Fotoğraf Ödülleri kazanlarını yayınladı ve fotoğraflar büyüleyici olduğu kadar düşündürücü de. İşte 2020 yılının en iyi fotoğrafları...
Fotoğrafçı Hanna Rozava tarafından çekilen bu kare “Belarus’un Özgürlüğü” adıyla yayınlandı.
Sherwin Magsino’un objektifine yansıyan bu kare karabatak balıkçılığını en iyi şekilde özetliyor. Karabatak balıkçılığı, Guilin, Çin'de 1000 yıllık ölmekte olan bir gelenektir. Guilin'deki Li Nehri boyunca barışçıl bir şekilde seyreden erkekler, su altına dalmayı içeren bir yöntem kullanmak yerine, bir olta, kanca veya yem yardımı olmadan balık tutarlar.
Roie Galitz’in kamerasından çıkan bu kare, küresel ısınmanın geldiği son noktayı ortaya koyuyor. Anne ayı ve iki yavru yavrusu, bir sonraki hareketlerini merak ederek buzun kenarında bekliyor. Deniz buzu olmadan anne ayı kendisi ve yavruları için avlanamıyor.
Istvan Kerekes’in objektifine yansıyan bu fotoğrafa Transilvanya’nın Tarnava Vadisi’nde çekildi. Bu küçük kız Noel'de ufalanan uğrak yerinin yakınında yakacak odun arıyordu. Çok fakir ve yoksulluk çeken aile işsiz. Onlar için bir günden diğerine hayatta kalmak büyük bir zorluk.
Piotr Zwarycz’un çektiği bu kare çarpıcılığı ile dikkatleri üzerine çekti. Yoğun duman, sayısız zehirli madde, alevlerin kendisinden daha fazla insan zayiatı ,ayırma tesislerindeki, çöplüklerdeki ve araç geri dönüşüm noktalarındaki yangınlardan kaynaklanan ölümcül bulutlar
Földi László’nun çektiği bu kare denizin bütün güzelliklerini ve derinliklerini orataya çıkartıyor. Resimdeki balina köpekbalığı, yüzeydeki teknelerin altında yüzüyor. Bu, 10 metreden daha büyük bir boyuta sahip dünyadaki en büyük balık. Gezegenimizin huzurlu ve etkileyici bir sakini. Pek çok ayrıntı olması gerekiyordu. uygun kompozisyon nedeniyle fotoğraf çekilirken dikkate alınmalıdır.
Sherwin Magsino’un fotoğrafı yanan bir doğa olayını çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Kawah Ijen yanardağının kraterindeki turkuaz renkli göl dingin ve davetkar görünüyor. Aynı zamanda dünyanın en büyük asidik gölüdür. Ancak asıl vurgu, Samanyolu'nun krater zirvesinde yükselişini izlemekti, muhtemelen fotoğrafçının en güzel sabahları gezide gördü.
Chiasheng Wu fotoğrafında, Hong Kong'da İade Karşıtı Yasa Değişikliği Yasa Tasarısı Hareketi’ne karşı yapılan gösterileri görüntüledi.
Dietmar Sorgatz tarafından çekilen bu kare, Bondi Sahili’ndeki Plaj Kulübü’nde kayıtlara geçti.
Christiaan Van Heijst tarafından çekilen bu kare için yoğun bir çaba sarf edildi. Fotoğraf, Sahra Çölü üzerinde 42.000 ft yükseklikte, uzayın kenarında uçarak çekildi.
Brian Cassey tarafından çekilen bu kare genç bir kadının hikayesini anlatıyor. Carol Mayer genç anne evinde çıkan yangın sonucunda ölümden döndü. Vücudunun yüzde 80'inden fazlasında korkunç yanıklar geçird ve ailesine hayatta kalamayacağı söylendi. Ancak, bir yıl boyunca dayandıktan sonra hayatta kaldı. İyileşme sürecinde adeta ızdıraplar çekti. Carol on yıldan fazla bir süredir gönüllü olarak zamanını, sonraki gün yanık kurbanlarına danışmanlık yapmak ve yardım etmek ve yanık vakıflarına yardım etmek için ayırıyor.
Dimpy Bhalotia, Hint asıllı ünlü bir fotoğraf sanatçısıdır. “Koşuyoruz, uçuyorsunuz” onun en önemli projelerinden biridir. Şehirdeki kuşların tükenmesini vurgulamak için başlatılan projede dünya, insan, hayvan ve doğal kaynaklar arasındaki ekosistemin dengesine vurgu yapılıyor.
Gabriele Micalizzi tarafından çekilen bu fotoğraf Doktor Cavanna’yı konu alıyor. Covid-19 salgını İtalya'da yayılmaya başladığında, Piacenza Hastanesi Onkoloji servisinin başkanı Luigi Cavanna, hastalığa yaklaşmanın en iyi yolunun kanseri tedavi edeceğiniz gibi erken tedavi etmek olduğuna karar verdi. Doktor Cavanna, kandaki oksijen seviyesini izleyen bir cihaz ve portatif bir ultrason göğüs tarayıcı ile hastalarını evlerinde ziyaret etmeye başladı ve onları çoğunlukla hidroksiklorokinle tedavi etmeye başladı. Bu şekilde 365'den fazla hastayı kurtardı.
Anita Palcheska tarafından çekilen bu kare, Covid-19 krizi sırasında toplu taşıma araçlarının penceresinden görüntülendi. Hayatı pek çok yönden değiştiren bu fotoğraf içe yönelimin en çarpıcı noktasını ortaya koydu.
Lara Alcantara tarafından çekilen bu kare tamamen karantinanın özeti niteliğindedir. Yaratıcılığının yavaş yavaş uzaklaşmasından korkan fotoğrafçı her gün kendisini çekemye başladı. Sanatçı bu fotoğrafların hepsini tek bir karede birleştirdi.
Zoe Rain tarafından ortaya çıkartılan bu kare, 2018 yılında UNICEF aracılığıyla Batı Afrika’nın Togo’yu dünyanın doğum için en tehlikeli 15 yer arasında göstermesini konu alıyor. Neredeyse 10 anneden 1’i sıtma, ishal, zatürre ve HIV gibi kolayca önlenebilir hastalıklar için olanak ve ilaç eksikliği nedeniyle beşinci yaş gününden önce bir çocuğunu kaybediyor. Entegre Sağlık, dört doğum koğuşunun tadilatını denetledi ve çoğu kişinin doğal kabul ettiği temel hizmetleri sağladı: koşma su, elektrik, uygun temizlik ve iyileştirilmiş eczane. Zoe Rain, tadilattan doğrudan etkilenen anaerkil ailelerin gözlerindeki aşikar gücü, umudu ve gururu yakalamayı amaçladı.
Valerio Nicolosi tarafından çekilen bu kare, göçmen bir adamı konu alıyor. Göçmen adam bu fotoğrafta Orta Akdeniz'de 'Akdeniz İnsanları Kurtaran' örgütü tarafından Libya açıklarında denizden kurtarıldıktan sonra günbatımında ufka bakıyor.
Jorge Novominsky tarafından çekilen bu fotoğraf, göstericilerinin en çarpıcı özelliklerini ortaya koyuyor. Koronavirüs günlerinde binlerce gösterici, yolsuzluğu ve Başbakan Benjamin Netanyahu'nun devam eden yönetimini protesto etmek için her hafta Kudüs'teki Balfour Caddesi'ndeki Başbakan Resmi Konutu önünde toplandı.
Tetsuo Kurita tarafından çekilen bu kare, Çin'in Sichuan kentinde 4.000 metre yükseklikte bir yaylayı gösteriyor. Bu yer, gün batımı sırasında şiddetli yağmurdan sonra kırmızıya döndü. Larung Gar, dünyadaki en büyük Tibet Budist akademisidir.
Sergio Bruno tarafından çekilen bu fotoğraf, karantina zamanında zorla izolasyonu anlatma arzusunu taşıyor. Sanatçı bu fotoğraf keresiyle ilgili hislerini ise, “Çoğunlukla bilinmeyen insanlardan oluşan birçok eve erişme ve kişisel hikayelerini dinleme şansına sahip oldum. Bu toplantılarda, durumlarından ve duygularından bağımsız olarak, portre ortak bir nokta olduğunu ortaya çıkardı: 'Ben buradayım. Ben buradayım.' Zorla izolasyona rağmen dünyanın bir parçası hissetme arzusudur. Hem çekim aşamasında hem de sonraki geliştirme aşamalarında kontrol çok azdır ve bu yöntemi kullanmayı seçmemin nedeni budur” ifadelerini kullandı.
