Başbakan Erdoğan: Cumhuriyet, Seçkinlerin Cumhuriyeti Değil

5. İzmir İktisat Kongresi, 'Küresel Yeniden Yapılanma Sürecinde Türkiye Ekonomisi' başlığıyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Dünya Bankası Başkanı Jim Yong Kim'in katılımı ile gerçekleşiyor. Kongrede konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumuriyetin kazanımlarının belli bir zümrenin değil, 76 milyon vatandaşın olduğunu söyledi. 5. İzmir İktisat Kongresi’nde hem 90 yılın muhasebesini yaptıklarını hem de geleceğe ışık tuttuklarını aktaran Başbakan Erdoğan, “Cumhuriyet kazanımlarını yaşarken, İstanbul’da asrın projesi Marmaray Tüp Geçidi’ni hizmete açtık” dedi. 1923’te düzenlenen ilk İzmir İktisat Kongresi’ne o dönemde toplumun tüm kesimlerinin katıldığını belirten Erdoğan, “Kongrede Türkiye için en uygun iktisadi yöntemler belirlenmiş, yeniden doğuş ve kalkınmanın temelleri atılmıştı” dedi. 'YABANCILARA TOPRAK SATIŞI ATATÜRK DÖNEMİNDE BAŞLADI'Cumhuriyetin, sermayeyi renklere ayıran değil, ekonominin tüm taraflarını bir ve beraber gören anlayışı benimsediğini ifade eden Erdoğan, “Yabancıların mülk edinmesinin önünün Cumhuriyetin ilk yıllarında açıldığını bizzat Gazi Mustafa Kemal döneminde yabancılara toprak satıldığını hatırlatmak isterim. Maalesef özellikle 1940’lı yıllar ve müdahale dönemleri Cumhuriyetimizin birleştirici özelliğinden uzaklaşma dönemleri oldu. Bugün Cumhuriyetimizin temel dinamiği gibi lanse edilen birçok uygulama Cumhuriyetin kuruluş dönemine ait değildir. Onlar sonrasına aittir. Sermayeye renk vermek, iş adamları arasında ayrım yapmak, Cumhuriyetin iktisadi politikası değildir” diye konuştu. Cumhuriyetin seçkinlerin, belli bir zümrenin Cumhuriyeti değil tüm 76 milyona ait olduğunu belirten Erdoğan, “Bu Cumhuriyet İstanbul sermayesinin olduğu kadar, Gaziantep sermayesinindir, Denizli sermayesinindir. Cumhuriyette 76 milyonun emeği vardır, alınteri vardır. Cumhuriyetimizi, hep birlikte geleceğe taşıyacağız. Devraldığımız mirasın kutsiyetine uygun olarak çalışarak Cumhuriyeti hak ettiği seviyelere ulaştıracağız. Cumhuriyet, inkar ederek değil, işle emekle birlik kardeşlikle, yatırımla büyür yücelir. Türkiye ekonomisi demokrasi dönemlerinde yükselmiş, demokrasinin askıya alındığı dönemlerde, iç çekişmelerde dağıldı. Türkiye, son 11 yılda 79 yılda yapılanlardan kat kat fazlasını ekleme frsatı buldu.Türkiye, son 10 yılda ortalama yüzde 5,1 büyüme ortalamasını yakaladı. Cumhuriyetin ilk yıllarında 50 milyon dolar olan ihracatımız, 2002'ye kadar 36 milyar dolara çıkabildi. Şimdi ise 152,5 milyar dolar ihracatı gördü. Merkez Bankası rezervleri 11 yıl önce 27,7 milyar dolardı, bugün 132,7 milyar dolara ulaştı. Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyelerine ulaştı. Türkiye tüm makro göstergelerde her alanda büyük başarılar elde etti. Yapılanların üzerine kat kat fazla yaparak ekonomik kriz döneminde yatırımlara devam ettik. 2002’de sadece 85 milyon dolar olan dışarıya yönelik resmi kalkınma yardımları 2,5 milyar dolara ulaştı. Cumhuriyetimiz, demokrasi ve kardeşliğin güç kazandığı dönemlerinde güçlendi. 11 yıldır ekonomik büyümemizi, kalkınmamızı bu anlayışın üzerine inşa ettik. Bu yolda devam ediyouz. Güçlü bir ekonomi için daha çok demokrasi şart. Ekonomik reformlar yaparken demokratik reformları da ihmal etmiyoruz.” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin kaynak çeşitlendirmede oldukça başarılı olduğunu aktaran Başbakan Erdoğan, “Devletçi anlayış bir kenara ittik. Avrupa Birliği özelleştirmede yavaş kaldığımızı düşünüyor. Buradan onlara da gönderme yapalım. AB kendi üye ülkelerine baksın. Onlar çok daha yavaşlar özelleştirmede. Biz engellemelere rağmen özelleştirmede hızlı yol alıyoruz. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına böyle bir atmosferde ulaşmak istiyoruz. Kendimize, 2023, 2071 vizyonunu koyuyoruz. Basit düşünürseniz 3-5 yıllık vizyon koyar ve yerinizde patinaj yaparsınız. Terör sorunu başta olmak üzere nifak sokmaya çıkanlara engel olarak, İnşallah 2023 hedeflerimize ulaşacağız” diye konuştu.'TABLO GÖRMEK İSTEYENLER İLK MECLİSE BAKSIN'Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci meclisinin çok anlamlı olduğunu gile getiren Başbakan Erdoğan, “Bizim ilk meclis çok anlamlı. Tablo görmek isteyenler o tabloya bakmalı. Gazi Mustafa Kemal’in arkasında olanlara, sağında, solunda olan insanlara iyi bakmalılar. Türkiye, 2023’te dünyanın en büyük 10 ülkesinden bir olduğumuzda, 2 trilyon dolar milli gelire, 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaştığında, bu 76 milyonun başarısı olacaktır. Dünya ekonomilerinin ağır bir krizden geçtiği bu dönemde sınırsız harcamayı, tüketimi tüm dünya gözden geçirmelidir. Somali ve Myammar gibi yerlerde bir avuç pirince muhtaç varken, diğer yanda israf edilmesi içimizi acıtıyor. Biz Suriye’den bize göç eden 600 bin insana hizmet veriyoruz ama dünya bize destek vermiyor, gelen sadece 135 milyon dolar. Harcadığımız para 2 milyar dolar. Buna katlanacağız, niye, bunlar bizim kardeşimiz. Ama dünyanın buna el atmasını istiyoruz” diye konuştu. İzmir’in EXPO 2020 adaylığına da değinen Erdoğan, “Gittiğimiz her ülkede gerek ben, gerek Cumhurbaşkanımız, gerek bakan arkadaşlarımız İzmir’in EXPO’yu kazanması için yoğun ve çok ciddi olarak mücadele ediyoruz. İzmir EXPO’sunda dünya kendini bulacaktır." dedi. OLAĞANÜSÜTÜ GÜVENLİK ÖNLEMLERİKongrenin yapılacağı Swissotel’in çevresinde olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Basın mensupları ve davetliler birçok güvenlik noktasından geçerek salona alındı. İzmir İktisat Kongresi, Atatürk'ün direktifleri doğrultusunda ilk defa 1923 yılında yapıldı. Kongrenin 5.’si, Cumhuriyetin kuruluşunun 90. yılında yeniden düzenleniyor. 1923 yılında ilki düzenlenen kongre daha sonra 1981, 1992 ve 2004 yıllarında yapılmıştı. Kongre, 1 Kasım Cuma günü düzenlenecek kapanış oturumuyla sona erecek.