Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Mynet Tatil Bulucu

1 Kimle tatile çıkıyorsunuz?
2 Yurt içi mi yoksa yurt dışı mı tatil yapmak istiyorsunuz?
3 Yaz Tatili mi Kış Tatili mi?
4 Ne tür tatil arıyorsunuz?
5 Vizeniz var mıdır?
6 Balayı Tatili mi yapmak istiyorsunuz?
7 Eğer Seçiminiz yurt içi ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
7 Eğer Seçiminiz yurt dışı ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
8 Eklemek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    İşte Benim Stilim All Star: "Kostüm Partisi" Konsepti İncelemesi

    Stil yarışması değil adeta bir cosplay geçidiydi bu hafta İşte Benim Stilim All Star! Jüri haftanın birincisini ve elenenini belirledi, biz de tüm yarışmacıları tek tek inceleyip kendi sıralamamızı belirliyoruz.

    Bu haftanın konsepi olarak belirlenen "kostüm partisi" dahilinde öncelikle yarışmacılarımıza şöyle bir bakalım.

    Baktık mı? Baktıysak geçiyoruz.

    Malefiz - Çiğdem Çelik

    Haftanın birincisi olarak 10.000 lirayı cebe atmayı başaran isim Çiğdem Çelik olurken bizim de bu karara bir itirazımız olmadı açıkçası.

    2014'te beyaz perdede izlediğimiz Malefiz filmini ve sevgili Angeline Jolie'nin performansını oldukça sevmiştik.

    Cosplayde de 3. dünya ülkesi olan Türkiye in böyle bir yarışmada karşımıza çıkacak sonuçlara yönelik beklentimiz oldukça düşüktü haliyle!

    Ne var ki sevgili All Star yarışmacıları (hepsi olmasa da bir kısmı) bizim bu düşüncemizi haksız çıkarmayı başardı!

    Öncelikle jüriyle birlikte bizim de gönlümüzün birincisi olmayı başardı Çiğdem Çelik, hem de açık ara!

    Peki neye göre, nasıl yaptık değerlendirmemizi? Kıstaslarımız nelerdi?

    Tüm yarışmacıları; kostüm, makyaj, koreografi ve karaktere bürünme olarak 4 başlık altında değerlendirdik.

    Çiğdem'in değerlendirmesine gelecek olursak;

    Kostüm: Türkiye'de görmeye alışık olmadığımız kadar başarılı ve kaliteli bir kostüm hazırlatmış Çiğdem. Kanatların ucundaki boynuzlara kadar dikkatle hazırlanmış bu kostüm ilk bakışta diğerlerinden ayrılıyordu. Bayağı da bir tuzluya mal olduğunu düşünüyoruz.

    Makyaj: Makyajını da oldukça başarılı bulduk. Elmacık kemiklerini belirginleştirmek için kullanılan allık ( gönül rahatlığıyla allık da diyemiyoruz ki resmen kahverengilik bu) biraz göze batsa da, bir yarışma programı için yapılabilecek en iyi çalışmalardan biri olmuş, bulduğumuzu bunamayıp, elimizdekine razı oluyoruz bu konuda.

    Koreografi: Eh artık bu konuda biraz laf edebiliriz kendisine! Tamam stüdyonun tavanından iple sarkıtılmanı beklemiyoruz ama o kanat çırpma da demiyoruz ( o kadar yaptırmışsın, çırpacaksın tabii) ama iki çırp bir dur şeklinde ilerlemen gerçekten komik görünüyordu. Sahne ortasındaki performansa ise diyecek lafımız yok.

    Karaktere bürünme: 10/10 tam not veriyor, o soğuk, mimiksiz suratınla Malefiz'in kanatları koparıldığı zamanki haline uygun bir tavır sergilediğini düşünüyoruz. (Ha diyeceksiniz ki, kanatlı haliyle, kanatsız haline benzetmek niye? Ee o kadar da olsun, 3 saat şimdi kız orada kanat kopar tak mı yapsın.)

    Alien - Nihal Candan

    Uzaylı karakteriyle Nihal Candan bizim 2.miz oluyor. *Öncelikle:**

    *herhangi bir uzaylı tiplemesi yapmak yerine, Katy Perry'nin aynı adlı şarkısında canlandırdığı karakteri seçmesi, bu haftaki performansı üzerine oldukça kafa yorduğu anlamını taşıyor. Aklına gelen herhangi bir karakteri seçmeyip orijinalitesiyle bizden artı birkaç beğeni puanı kazanıyor. Sayesinde güzel bir parça dinleme şansını elde etmemiz de cabası. Yorumlamamız ise şöyle:

    Kostüm: Kıyafet ilk bakışta karakterin kullandığı kostümü hatırlatıyor lakin başarılı bir replika olduğunu söylemek zor! Katy'nin kostümünün en dikkat çekici unsurlarndan biri olan kanatımsı, vatkalı olmuzlar Nihal'in kıyafetinde ancak 90'larının karpuz kolu olabilmiş! Etek kısmındaki katlar için de malzemeden çalmış demeden edemiyoruz.

    Makyaj: Saç ve makyajjı bu başlık altında değerlendirdiğimizi belirtelim öncelikle! Nihal'i saçları ve majyajı yapılırken gösterdiği sabır için de ayrıca tebrik etmek gerekir ki ziyadesiyle bu sabrının karşılığını almış kendisi ve fevkaladenin fevkine merdiven dayamış bir sonuç elde etmiş. Kendisine bu konuda 10/9.5 veriyoruz. O kalan 0.5 puanı neden kırdığımızı ise; "keşke özel üretim, göz akını kaplayan lenslerden kullansaydı" diyerek açıklıyoruz.

    Koreografi: Denemiş ama olmamış! (Ama en azından denemiş.) Robotik, mekanik hareket etmesi, sahneye öyle girmesi karaktere başarıyla büründüğünü gösterse de hareketleri loopa alınmış gibi görünüyor, gerçeklikten uzak duruyordu. Biraz daha hareketlerin çeşitliliğine çalışsaydın birincilik için daha çok sansın olurdu.

    Karaktere bürünme: Bir önceki başlıkta da söylediğimiz gibi; karakter üzerinde bir aksesuar gibi değil gerçek bir elbise gibi duruyordu, hem de senin için özenle dikilmiş bir elbise! Bu başlıktan da 10/10 la, yüzünün akıyla çıktın. (Yazar burada beyaz makyaja selam çakmış.)

    Poison Ivy - Tuğçe Ergişi

    3.müz Zehirli Sırnaşık Sarmaşık Tuğçe Ergişi

    Kostüm: Poison Ivy karakterini şimdiye kadar bir çok farklı şekilde okuduk, izledik, gördük (cosplaylerde), Tuğçe'nin Ivy'si, o tahayyüller arasında en sadesi diyebiliriz ancak bir kostüm partisinde giymek için en uygun olanı. Hem görür görmez karakteri tanıyabiliyoruz hem de konsepte en uygun kıyafet olmaya aday. Sebebiyse; günlük yaşantımızda kostüm partilerine gitme olasılığımız var, ve yarışmadaki kıyafetler arasında en rahat giyilebilecek, en rahat hazırlanabilecek olanının o olması. Basit bir diy (do it yourself- kendin yap) çalışmasıyla herkesin yapabileceği, ulaşabilir malzemelerle hazırlanmış olması dolayısıyla cosplayer ruhunu yansıttığını düşünüyoruz.

    Makyaj: Makyaj namına öyle ahım şahım bir özelliği olmamasına rağmen, Tuğçe'nin performansı tam anlamıyla; olması gerektiği gibi. Saç rengi geçici boya mı bilmiyoruz ama karakterin "olmazsa olmazı" olduğu için, peruk kullanmak yerine böyle bir seçim yaptığı için kendisini kutluyoruz. Uçlara doğru rengin açılması ise kesinlikle doğal bir hava vermiş. Bir günlük bir çekim için değil de, daha uzun vadeli bir proje için özenilerek yapılmış bir imaj çalışması olduğu izlenimine kapılmamak elde değil. Ayrıca kendisine de çok yakışmış. Bizce bu seçeneği günlük yaşantısına da dahil edebilir (etmeli!).

    Koreografi: Yarışmacılar arasında koreografisine en büyük özeni gösterenin o olduğunu düşünüyoruz. Hem karakteri bilmeyenler için özetleyici, açıklayıcı olmuş, hem de güzel bir sahne şovu... Tabii ki performansının en can alıcı kısmı yaprakları üfleyerek Batman'i zehirlemesiydi. Hazırlıklı olsa Batman alırdı ama hazırlıksız yakalandı ;) Sahnede yalnız başına sağa sola dolanmaktansa böyle bir mizanseni sahneye koyması kendisini sahneye daha hakim gösterdi. Bu konuda, tüm yarışmacılar arasındaki en yüksek not onun! 10/10

    Karaktere bürünme: Olmuş mu? Bizce şükela olmuş. Kendisinden ne böyle bir geeky seçim yapmasını ne de böyle iyi bir performans sergilemesini bekliyorduk. Bizi şaşırtıp, ön yargılarımızı yere serdi. (Hazırlıklıydık, savaş baltalarımızı kuşanıp yola çıkmıştık ama Tuğçe bizimle olan maçını da aldı.)

    Devonshire Düşesi - Gülşah Yılmaz

    4. sıra için aramızda çok tartıştık, kavga ettik ama sonuç olarak bu koltuğu, Düşes (The Duchess) filminde, Keira Knightley'in oynadığı Devonshire Düşesi'ni canlandıran Gülşah'a vermeyi uygun bulduk. (Ben hala ikna olmuş değilim ama zaten Brit Anita kim ki!)

    Kostüm: Kostüm bire bir filmden olmasa da dönemine gayet uygun. Kostüm kiralama şirketlerinde kolayca bulunabilecek bir kıyafet gibi görünse de, kaliteli olduğu her halinden belli oluyor. Aksesuarlarıyla bir bütün olarak ele alındığında, kıyafet orta üstü prodüksiyonlu bir dönem dizisinde kullanılabilecek kadar detaylı ve kaliteli görünüyor. (Bilemiyoruz belki de Keira'nın üzerinde olmadığı için gözümüze güzel görünüyordur.) Şapkanın tüyüyle saç renginin uyumuna da değinmeden edemeyeceğiz. 10/8

    Makyaj: Şapkası yüzünü her ne kadar kapatıyor olursa olsun, Gülşah'ın makyajını beğendiğimizi dile getirmemiz gerekiyor. Döneme uygun beyaz soluk ten rengi ve varla yok arası toprak tonlarındaki makyajıyla karakterine uygun bir görünüm elde ettiğini düşünüyoruz.

    Koreografi: Karakterinin ağırlığına uygun, ağırbaşlı bir giriş ve bilek hareketine dikkat edilerek verilmiş yelpaze destekli bir reverans. Hepsi Bu! Ama yapması gereken de sade ve sadece buydu! Ne bir hareket eksiği ne de fazlası! Koreografisini yerinde, yeterli ve stratejik açıdan başarılı bulduk. (Evet tüm bunlar üzerine uzun uzadıya düşündük. Evet biraz sorunlu tipleriz ve evet çok boş vaktimiz vardı.) 10/10

    Karaktere bürünme: En çok tartışmayı bu başlık altında yaptık ve iki farklı tezi savunduk. Bir kısmımız Gülşah'ın nostalji düşkünü karakteri için bu rolün olabilecek en mantıklı seçim olduğunu, bu rolün hakkını verdiğini savunurken, diğer kısmımız bunun hile olduğunu, karaktere bürünmek için hiçbir çaba harcamadığı için oyunculuk açısından bir değeri olmadığını savunduk (Ben tabii ki ikinci gruba dahilim, sormanıza bile gerek yok!).

    Usagi - Özden Cerrahoğlu

    Bir tartışmalı koltuk daha! 5.lik!

    Öncelikle baştan itiraf edeyim ben olmasam, Özden ya sonuncu ya da sondan bir önceki olacaktı! Amma ve lakin söz konusu Ay Savaşçısı olduğunda geri adım atmam söz konusu dahi değildi. Atsam, kedim Luna beni tırmık pincik ederdi.

    Kostüm: Söyleyeceğimiz ilk şey: Materyal çok yapma duruyor! Karşınızda bir cosplayden ziyade, tema parklarında çocukları eğlendirmek için pofuduk kostüm giyen animatör görüyormuş hissine kapılıyorsunuz. Bunun yerine lise üniforması giyse daha iyiydi demekten alıkoyamıyorsunuz kendinizi.

    Sailor Bubba bile Özden'den daha başarılı derdik de neyse... Oysa ne de güzel olurdu güzel bir kostümün içerisinde, Özden'i Usagi olarak görmek!

    Makyaj: (Bu konuda da üzerine gitmeye devam edersek, kız ağlayacak diye olabildiğimiz kadar yumuşak yorum yapmaya dikkat ediyoruz.) O peruk, göz makyajı ve kostümle bir pop art resimden fırlamış gibi görünen Özden, bunun yerine gerçekçi sarı bir peruk kullansa, Lady Gaga'nın marifeti o göz makyajı yerine, circle lens taksa, bakmaya doyulmayacak bir görüntü elde edebilirdi lakin;

    Koreografi: Bir kere bir Ay Dönüşümü koreografisi görmek isterdik, istedik, bekledik, bekledik ve... Elimize geçen koca bir hiç oldu. Hadi dönüşümü geçtim, bir iki figür bir şey yapar insan ama o da yok! Asa yok bir kere asa!

    *

    Karaktere bürünme:* "0" başka yoruma gerek var mı? Kızcağız programda bile itiraf etti, kendimi garip hissettim, diğer yarışmacıları görünce diye.

    Yani tüm başlıklarda en düşük notu alıp yine de 5.liği kapan Özden yatsın kalksın Ay Savaşçısı'na dua etsin!

    Özden'e karşı bu kadar müsamahalı davranmamızın sebebi; kara kaşı, uzun bacakları değil(!), böylesine kült, nostaljik bir karakteri seçmesi ve sıradanlıktan uzak bir fikirle, podyumda boy göstermesidir.(Yersen!)

    Prens ve Prenses - Aycan-Nurcan Şencan

    İlk 5 ten sonrasını sadece beğendiğimiz/beğenmediğimiz özelliklerine değinerek geçiyoruz.

    6. sırada çift olarak yarışmanın avantajını en iyi biçimde kullanan Aycan Nurcan Şencan kardeşler var. Kardeşlerimiz bir kostüm partisine sanırız bu şekilde gitmezlerdi ama yarışmaya böyle katılmalarını oldukça mantıklı bulduk. İlk olarak masal kahramanı olarak da bir bütün oluşturmaları hoşumuza gitti. Birbirinden alakasız *iki farklı karakter olarak çıksaydılar, izleyicinin odağını bölecekleri için ister istemez puan kaybedeceklerdi.*

    ** Bu seçimin ikinci bir güzel yanı da, bir erkek bir kadın karakter olduğu için "kim daha güzel olmuş, onun kıyafeti daha güzel" vb gibi ayrıştırıcı eleştirilerden otomatikman kurtulmuş olmaları.

    En yüksek puan aldıkları başlık: Koreografi. Biz kalp (<3 ) Nurcan'ın o İngiltere kraliçesi edasıyla salladığı el. Sahne ortasında yaptıkları valsi de beğensek de, müziğin dansa olan uyumsuzluğundan not kırdık.

    Khaleesi - Ezgi Ünal

    7. sıranın sahibi ejderhaların annesi Khaleesi kostümüyle Ezgi Ünal.

    İlk söyleyeceğimiz şey, Ezgi bu kadar popüler bir karakteri seçerek resmen ateş üstünde yürümeyi denemiş. Herhalde Khaleesi'nin ateşten zarar görmemesine güvenmiş ama ne yazık ki yanmadan kurtulamamış. (Khaleesi olmak kolay mı bea!)

    Emilia Clarke'ımızın o balık etli, göz dolduran vücuduna alışmış bünyelerimiz için Ezgi'nin karakteri oldukça kuru geldi gözümüze. Karakteri desteklemek için yanına aldığı 2 delikanlı ise kıyafet olarak ne Dothraki ne de Lekesiz olabilmiş. Yani bu konuda da pek tatmin olmadık ama bizim incelememiz gereken kişi sadece Ezgi olduğu için çok da üstüne gidemedik.

    En yüksek puanı aldığı başlık: Karaktere bürünme. Daenerys'in ateşler içine girip, ejderhaları üzerine kuluçkaya yattığı sahneyi canlandırdığını düşünürsek, "ben size demiştim" diyen, kendini beğenmiş ve hissiz duruşuyla o havayı verdi bize Ezgi.

    Cadı - Gizem Güler

    8. Sırada yaratıcılıktan uzak karakter seçimiyle Gizem Güler var. Zaten bundan sonraki yarışmacıların neredeyse hepsi aynı tuzağa düştükleri için sıralamamızda da bu kadar gerilere düştüler.

    En yüksek puanı aldığı başlık: Kostümünü de beğendik aslında Gizem'in, (Kısa çizmelerinden asasına kadar özenle hazırlanmış bir kombinasyon olmuş.) ama hepimizin en çok hoşuna giden kısım karaktere bürünmesi oldu. Ve tabii ki;

    "You Should Not Pass!"

    Duruşu, asasını vuruşuyla en sevdiğimiz büyücü olan Gandalf'a selam çakmasıyla ekstra puanları alırken, büyücü olduğuna bizi ikna etti. (Cadı da bir tür büyücü sonuç olarak.)

    Şeytan - Ezgi Baylar

    9.luk koltuğunu Ezgi Baylar'a vermeyi uygun bulduk.

    Bir önceki maddede de söylediğimiz gibi, kostüm partisi denilince akıla gelen belli başlı karakterlerin başında gelen şeytanı seçerek, burada olmayı kendisi istedi bizce.

    En yüksek puan aldığı başlık: Atmosferi de bir başlık olarak değerlendirmeye alsaydık, en yüksek puanı bu başlıktan alırdı. Podyumda yürürken alevler arasında ilerliyormuş gibi görünmesi hepimizin kendisine daha yüksek puan vermesini sağlardı ne var ki objektifliğimizden taviz vermeden devam ettik. Kendisinin en yüksek not aldığı bölümü Makyaj olarak belirledik. Kırmızı yüzü, boynuzları ve siyaha çalan rujuyla, kostümünün en profesyonel kısmı olması beklenilen bir durumdu. Büyücü gibi elini kolunu savurup yaptığı hareketleri ise karaktere uygun bulmadık. Daha cool bir duruş ve kendinden emin hareketler sergilese çok daha başarılı olurdu demeden de edemiyoruz.

    İskelet - Nazlı Kayaaslan

    .

    10. sırada kemik torbası ya da kendinin dediği gibi iskelet kostümüyle Nazlı Kayaaslan bulunuyor.

    Kendisinde beğenecek bir şey bulmakta zorlansak da hepimizin beğenmediği şeyde fikir birliğini sağlamak oldukça kolaydı!

    En düşük puanı aldığı başlık: Koreografi. Şuan gife bakmakta bile zorlanıyoruz. O kol hareketini gördükçe, sinirlerimiz zıplıyor! Bu kadar özensizlik de olmaz ki!

    Kolları zıt yönlere değil aynı yöne sallaman gerekiyordu Nazlı! Yürürken bunu yapacağına; bir iki noktada durup performans sergileyip öyle devam etmen çok daha iyi olurdu, ki o kolları düzgün bir biçimde sallayamadığın sürece onu bile yapsan daha yüksek bir puan alamazdın bizden!

    Barbie - Ayşenur Balcı

    11. sırada hiç bir dikkat çekici yanı olmayan performansıyla Ayşenur Balcı var. Aslında yarışmada olduğunu uzunca bir süre fark etmedik bile kendisinin, yarışmacıları sıralarken bir de baktık ki Ayşenur da varmış! Bir de bu kız kendine marjinal diyordu değil mi! Marjinali geçin, orjinalin ters yönüne doğru uzunca bir süre gidin, hah işte orada şuan Ayşenur.

    En yüksek puanı aldığı başlık: Hiçbiri! Ama illaki bir şey seçmek zorundaysak da tek aklımızda kalan sahne önündeki dönme hareketiyle koreografi olurdu. Zaten başka da hiçbir şey yapmadı.

    Bu kadar silik bir performansla sonuncu olmadığına şükretsin! Gönül isterdi ki verebilelim ama son sırayı bir başkasına ayırdık, üzgünüz :(

    Cruella - Ayşegül Melisa Doğan

    Ve 12. sırada sonunculuk koltuğuna oturan kişi: Ayşegül Melisa Doğan!

    Kendisine hakkında yapabileceğimiz tek olumlu yorum; karakter seçimi olurdu, iyi bir şeklde canlandırabilseydi. Cruella gibi çocukluğumuzun ikonik kötü kadın karakterlerinden birini seçmesi son sıralardaki diğer yarışmacıların başaramadığı bir şeydi. Fikir güzeldi, ama uygulama... Kostümü özensiz, ucuz, saçı desen olmamış. Hele ki o koreografi yok mu! O kadar kötüydü ki gifini bile koymaya utandık. Yerlere yatıp yaptığı hareketlerin karakterle uzaktan yakından alakası yoktu. Jüri önünde de aynısını yapması, tam bir saçmalıktı ki yere yattığı için jüri bu performansı göremedi bile. İyi ki de göremedi.

    Böylelikle iyi bir fikrin uygulamada ne kadar kötü işlenebileceğini bizlere göstermiş oldu Ayşegül.

    Bizim incelemelerimiz ve sıralamamız bu şekilde.

    Peki ya eleme sonucu? Bu hafta İşte Benim Stilim All Star'a kim veda etti?

    #istebenimstilimallstar'dan ilk elenen isim Maria Surina oldu. Kaçırdığınız bölümleri istebenimstilim/videolar sayfamızdan izleyebilirsiniz. #istebenimstilim

    İşte Benim Stilim OfficialPage (@istebenimstilim) tarafından paylaşılan bir fotoğraf ()

    Maria Surina ve Emel Özkızıltaş ikilisinden yarışmaya veda eden işim Maria oldu. ha bu bizi pek de ilgilendirmediği için üzerinde durmuyoruz. Yine de söylemiş olalım.

    Mynet Youtube


    En Çok Aranan Haberler