Prof. Dr. Satıl, bu sorunları önlemek için iki mucizevi bitki bulunduğunu belirterek, "Tabiat eczanesinden bizim için sunulmuş 2 bitki; limon ve tarçın. Tarçın, eski Yunan döneminden beri kullanılan tıbbi amaçlı kullanılan bir bitki. Öyle ki, 26 baharat üzerine yapılan çalışmalarda sarımsak ve kekiği bile geride bırakan süper bir gıda olarak literatürde biliniyor tarçın. Özellikle kahvaltıdan önce 2 dilim kabuklu limon ve çubuk tarçın ile birlikte ılık bir suda, bir bardak içecek olursak, hem aşırı tatlı tüketimi isteğini hem de yemeklerden sonraki kan şekerinin yükselmesini engellemiş olacağız. Bir noktada tarçın kan şekerimizi dengeleyecek. Ayrıca gün boyunca bizim tatlıya olan talebimizi de isteğimizi de azaltacak bir mucizevi bir bitkidir. Buna ek olarak da bir kahvaltılarda daha çok reçel ve bal gibi glisemik endeksi yüksek şekerli ürünler yerine, protein ağırlıklı beslenmek lazım. Bu şekilde o yüksek şekerin etkisinde zararlı etkisinden de kurtulabiliriz" dedi.
“Yine bayramda en çok karşımıza çıkacak bir başka bir problemde, gittiğimiz yerlerde hep bize ikram edilen tatlılar" diyen Satıl, sözlerini şöyle noktaladı:
"Ölçüyü fazla kaçırmadan ve özellikle de sütlü tatlılar tercih ederek ve bu sütlü tatlılara da tarçın ilave ederek kan şekerimizin dengelenmesini sağlayabiliriz. Aynı şekilde asitli ve şekerli içecekler yerine sütün içerisine koyacağımız kabuk tarçın veya tarçın tozu, kan şekerini dengelemede önemli rol oynayacaktır. Tabii tarçın her ne kadar şifalı bir bitki olsa da, bunların da yan etkileri var. İlaçlarla etkileşimi var. O nedenle kan sulandırıcı kullananlar, şeker hastaları, ilaç kullananlar tarçın kullanırken dikkat etmeli. Mutlaka doktor kontrolünde, doktorlarına danışarak kullanmaları gerekiyor. ‘Yoksa ottur, zarar yoktur’ deyip, aşırı bir şekilde kullanmanın ciddi sağlık problemlerine yol açacağını unutmamak gerekiyor.”