Mynet Trend

YAZARLAR

Prenses Charlotte'un dokunduğu altın oluyor! Elbisesi yok sattı

Geçtiğimiz günlerde, Prenses Charlotte’un Wimbledon’da giydiği lacivert beyaz puantiyeli bir elbise, sadece bir çocuk giyimi olmaktan çıkıp, bir markayı satış rekorlarına taşıdı. İngiliz markasının o elbisesi birkaç saat içinde tükendi. Ardından benzer tasarımlar da... Sade, çocukça, iddiasız bir elbise. Ama etkisi hiç de öyle değil.

Prenses Charlotte’un giydiği her kıyafetin markalar için büyük bir fırsata dönüşmesi artık arada bir olan bir durum değil. Tıpkı annesi Catherine’de olduğu gibi, burada da bir "etki"den söz ediliyor: Charlotte Effect. Giydiği her şey, sosyal medyada paylaşılmadan saatler önce markalar tarafından fark ediliyor, listeleniyor, stoklanıyor. Fikrimce bu durum, modanın tesadüfle değil, dikkatle işleyen bir yapıya dönüştüğünü gösteriyor.

Küçük bir prensesin üzerindeki kıyafet bile, küresel ölçekte tüketimi yönlendirebiliyorsa, burada yalnızca bir çocuk modasından değil, dolaylı bir güç kullanımından da bahsediyoruz demektir.

Prenses Charlotte un dokunduğu altın oluyor! Elbisesi yok sattı 1

Asaletin Yeni İfadesi: Erişilebilir Lüks

Kraliyet ailesi artık sadece köklü bir geçmişin değil, aynı zamanda iyi kurgulanmış bir bugünün temsilcisi. Charlotte’un sade, ulaşılabilir ama “doğru zamanda, doğru yerde” giydiği elbiseler; erişilebilir lüksün yeni sözcüsü haline geliyor. Bence bu, kraliyet ailesinin halkla kurduğu ilişkinin güncel versiyonu ve mesaj sanki şu: Uzakta değiliz, sizin gibi giyiniyoruz ama hâlâ farklıyız.

Bu kıyafetlerin fiyatları astronomik değil. Ancak taşıdıkları anlam, etikette yazan rakamın çok üzerinde. Çünkü o elbiseyi Charlotte giyiyor.

Çocukluk ve Temsiliyetin Sınırları

Burada kaçırılmaması gereken bir başka nokta var: Charlotte’un henüz 9 yaşında oluşu. Yani hâlâ çocuk. Ve çocuklar, çoğu zaman farkında olmadan bir temsil yükünü taşırlar. Fikrimce bu, zamanla dikkatle izlenmesi gereken bir sürece dönüşebilir. Zira çocuklar üzerinden sürdürülen bu moda ekonomisi, ister istemez bir sınır problemi yaratıyor.

Göz Alabildiğine Puantiye

Küçük bir kız çocuğunun üzerinde puantiyeli bir elbise... İlk bakışta sıradan, hatta nostaljik bir detay gibi. Ancak ardında duran hikâye, yalnızca modayı değil, iletişimi, tüketim kültürünü ve gücün yeni biçimlerini anlatıyor. Çünkü bu kıyafet, bir çocuğun üstünde, bir ailenin imaj stratejisine dönüşüyor.

Bence artık güç, salt konuşmalarda ya da politik hamlelerde değil; bazen sessiz, sade ve hatta sevimli bir biçimde tezahür ediyor. Charlotte’un puantiyeleri, bu yeni dönemin küçük ama etkili bir sembolü.

Mynet'in Sesi

En Çok Aranan Haberler