Büyük umutlarla Beşiktaş'ın başına getirilen, ama olumsuz sonuçlarla sezonu tamamlayamadan ülkemizden ayrılan Bernd Schuster, Türkiye'deki günlerini çok sevdiğini ifade etti.
CANLI MAÇ SONUÇLARI İÇİN TIKLAYIN
[
MYNETSPOR'U FACEBOOK'TAN TAKİP EDİN](http://www.facebook.com/spormynet)
THY'nin sponsor olduğu COPA Business Kupası için geldiği Frankfurt'ta Hürriyet'e konuşan Alman teknik adam, "İstanbul'a geldiğimde omuzlarda karşılandım. Beşiktaş'tan ayrılığa değil, son zamanlardaki bana gösterilen ilgisizliğe hala anlam veremiyorum. Sürekli bunu düşünüyorum. Beşiktaş Kulübü'ne daha fazla zarar gelmemesi için istifa ettiğimi bir kez daha söylemek istiyorum. Beşiktaş'ın gelecekte çok başarılı olmasını tüm kalbimle istiyorum. Taraftar bunu hak ediyor" dedi.
"Türkiye özlenecek bir ülke" Ülkemize gelmeden önce hissettiği tedirginliklerin daha sonra kaybolduğunu ifade eden Schuster, "Türkiye'den çok şey öğrendim. Dünyanın en güzel kenti olan İstanbul'u tanıdım. Orada çok iyi dostluklar edindim. Türkiye özlenecek bir ülke. Tekrar gelmemem için hiç bir engel yok. Gelecekte Türkiye'de tekrar çalışmak isterim. Beşiktaş'a gelirken beni nelerin bekleyeceği korkusuyla biraz tedirgindim, ama şimdi Beşiktaş'ı, dünyanın en güzel kenti sayabileceğim İstanbul'u, Türkiye'nin insanlarını, Kapalıçarşı'yı, özellikle hamsili pilavını asla unutmayacağım. Türkiye Avrupa Şampiyonası'na katılacak. Bunu canı gönülden istiyorum. Türk taraftarla şampiyonalar daha zevkli, daha coşkulu oluyor. Bunun örneklerini çok gördük" şeklinde konuştu.
"İstanbul derbileri daha heyecanlı" Türkiye'deki futbol heyecanın İspanya'dan daha ateşli olduğunu düşünen teknik adam, "İspanya'da Barça-Real Madrid veya Atletico-Real derbisi taraftarlar için nasıl önemliyse Türkiye'deki derbiler de çok çok önemli. Hatta Beşiktaş-Fenerbahçe maçlarında tansiyon daha yüksek oluyor. Trübünlerdeki taraftarların şovları görülmeye değer. İstanbul derbilerinin İspanya'dakiniden daha heyecan verdiğini gördüm" ifadelerini kullandı.
"O tezahüratları unutamıyorum" Çarşı grubunun takımına desteğine övgüler yağdıran Schuster, "İnönü Stadı'nda sahaya çıkıp yerimi aldığımda Çarşı'nın görkemli, uğultu veren, baskılı tezahüratlarını unutamıyorum. O coşkuyu, o mutluluğu sadece yaşayan bilir. Özellikle 'Kartal, gol gol gol' sesleri kulaklarımdan hiç gitmiyor, gitmesini de istemem. Çarşı grubu dünyanın takımına en bağlı, en fanatik, fakat en iyi grubu. O görkemli tezahüratları ne İspanya ne de Almanya'da gördüm. Yanıma dönüşte içinde Beşiktaş marşı olan CD-DVD ve kasetler bile aldım" dedi.
"Teklif alırsam yine gelirim" Sanılanın aksine, Türkiye'de çalışmaktan zevk aldığını ifade eden teknik adam, "Şu anda Beşiktaş için yorum yapmak istemiyorum çünkü söyleyeceğim her söz olumsuz olabilir ve ben bununla yargılanmak istemem. Türkiye'de çalışmak güzeldi. Henüz herhangi bir teklif almadım, ileride bir teklif alırsam seve seve gider çalışırım. Her hoca için gittiği lige alışma, adaptasyon zamanı vardır. O yüzden her hocaya biraz zaman tanınmalı. Türkiye'de özellikle 4 büyüklerde bu şans süresi çok kısa" şeklinde konuştu.