Western - The Searchers (1956)
Alan Lee May'in 1954 yılında yazdığı aynı adlı eserinden sinemaya uyarlanan ve John Ford'un yönetmenliğini yaptığı filmde dönemin über yıldızı John Wayne'in yanı sıra Jeffrey Hunter, Vera Miles, Ward Bond ile Natalie Wood oynadı. 1836 yılında kızılderililer tarafından kaçırılan bir kız ve sonrasında gelişen olayları konu alan film Hoolywood'un klasikleri arasında gösteriliyor.
Üçleme - Slice of the Lambs (1991)
Akademiden en iyi 5 ödülü almak şu ana kadar sadece 5 filme nasip oldu. Klasik diye adlandırdığımız filmler arasında özellikle üçleme kategorisi için oldukça zorlu bir seçim aşaması olsa da Kuzuların Sessizliği en iyi yönetmen, en iyi film, en iyi erkek oyuncu, en iyi yardımcı kadın oyuncu ve en iyi senaryoyu aynı anda alan bir üçlemenin ilk ayağı olduğu için bir adım öne çıktı.
Dünya sinema tarihinin tartışmasız en iyi kötü adam performansını izlediğimiz filmde Anthony Hopkins asla unutulmayacak sahnelere üstelik filmde 20 dakikadan az gözükerek imza attı. Ajan Clarice Starling'in (Jodie Foster) bir dava için dönemin yamyam seri katili Hannibal Lecter'a gitmesiyle gelişen olaylar seyirciyi nefessiz bırakıyor. Suç\Gangster - The Godfather (1972)
Ne kadar iyi olsalar da diğer hiç bir suç filmi Francis Ford Coppola'nın efsanesi ''Baba''nın yanına yaklaşamaz. Mario Puzo'nun aynı adlı romandan uyarladığı yine bir üçlemenin ilk filminde senaryo, oyunculuk, kurgu muazzam. Marlon Brando'nun sinema tarihinin en ikonik karakteri Don Vito Corleone'yi canlandırdığı bu başyapıtta ayrıca Robert Duvall, James Caan ve Al Pacino boy göstermekte. Savaş - Apocalypse Now (1979)
Yine ünlü yönetmen Francis Ford Coppola'nın bir eseri olan, Joseph Conrad'ın Heart of Darkness adlı romanından uyarlama filmin senaryosunu bir yere bırakın; kadrosu bile sadece izlemeniz için yeterli. Martin Sheen, Marlon Brando, Robert Duvall, Harrison Ford ve Albert Hall gibi dönemin yıldızları, şimdilerin efsanelerinin rol aldığı, savaşın acımasız ve karanlık yüzünü iliklerinize kadar hissettiğiniz film tartışmasız gelmiş geçmiş en iyi savaş filmi.
Bir yerden sonra Coppola'nın yönetmenlik dersi haline dönüşen film mutlaka izlenmeli.
Aşk - Casablanca (1942)
Michael Curtiz'in yönetmenliğini yaptığı, aslında bir tiyatro oyunu olan fakat sonradan sinemaya uyarlanan efsane aşk filmi. 2. Dünya Savaşı sırasında Fas'ta çekilen bir aşk üçgeni konu edinen unutulmaz aşk filminin baş rollerinde zamanın süperstarları Ingrad Bergman, Humphrey Bogart ve Paul Henreid var.
Film 8 oscar adaylığı alan film bunların üçünü (en iyi yönetmen, en iyi senaryo ve en iyi film) kazandı. Korku - Psycho (1960)
Korkunun babası Alfred Hitchcock'un baş yapıtı, Robert Bloch'un aynı adlı romanından sinemaya uyarlama olan kült filmde Anthony Perkins, Janet Leigh, Vera Miles ve John Gavin rol alıyor. Özellikle duş sahnesi ile hafızalarda yer edinen, günümüz korku filmlerinde görünce klişe dediğimiz sahnelerin ilk defa kullanıldığı klasiği izlemeyen ''ben korku filmi izledim'' dememeli. Bilim Kurgu - 2001: A Space Odyssey (1968)
Arthur C. ClarkeIn kısa hikayesi ''Sentinel''den senaryolaştırılan, yönetmenlik koltuğunda usta Stanley Kubrick'in oturduğu tüm zamanların en iyi bilim kurgu filmi. Teknik anlamda çağının ötesinde çekim teknikleri kullana Kubrick'in filmi tasarlaması tam 4 yılını almış. İnsanın evrimi, yapay zeka, teknoloji gibi tematik unsurlar üzerine kurulu film bilim kurgunun atası dersek yanılmış olmayız. Komedi - Modern Times (1936)
Sinema tarihinin en büyük figürlerinden Charlie Chaplin'in yapımcılığını ve yönetmenliğini yaptığı ''gerçek komedi nedir?'' sorusunun cevabı niteliğindeki film insanlıktan çıkıp sanayileşen topluma öyle sert vurdu ki bu yüzden İtalya'da ve Japonya'da yasaklandı. Filmde bir fabrika işçisini canlandıran Chaplin'e Paulette Goddard, Henry Bergman ve Stanley Sandford eşlik etmekte. Biyografi - Raging Bull (1980)
Deha Martin Scorsese tarafından yönetilen, italyan asıllı amerikalı boksör Jake La Motta'nın ‘Raging Bull: My Story’ otobiyografisinin sinema uyarlaması olan filmde ünlü boksör rolünde Robert De Niro, diğer rollerde ise ünlü oyuncular Joe Pesci ve Cathy Moriarty var. De Niro inanılmaz değişimi (rol için 26 kilo aldı) ve mükemmel oyunculuğu sayesinde Oscar kazandı. Müzikal - Singin’ in the Rain (1952)
Tam anlamıyla Holywood'un bir tasviri olan, ''işte müzikal budur'' diyeceğiniz harika bir baş yapıt. Gene Kelly ve Steve Donen'ın yönetmenliğini yaptığı filmde ayrıca diğer rollerde Donald O'Connor ve Debbie Reynolds oynamakta, filmin müziğini ise Nacio Brown besteledi. Spor - Rocky (1976)
Sylvester Stallone'nin senaryosunu yazıp baş rolünü oynadığı, Yoksul ve kimsesi olmayan boksör Rocky Balboa'nın enfes hikayesi... Filmi çekmeden önce yapımcı yapımcı gezen Stallone sırf baş rolü kendisi istediği için filmi neredeyse çekemiyordu, fakat Robert Chartoff'u ikna ederek sinema tarihinin en iyi spor filmlerinden birini izlememize vesile oldu.
Sporun bir insanın yaşamı üzerinde ne denli etkili bir motivasyon kaynağı olduğunu görmemizi sağlayan filmin yönetmeni John Avildsen'di. Aksiyon - The Terminator (1984)
Kategorisi çok geniş bir kavram olmasına rağmen film sektöründeki klasik diyebileceğimiz çok nadir film var. The Terminator ise bunlardan bir adım daha önde gibi duruyor. Usta Yönetmen James Cameron'ın yönetmenlik koltuğunda oturduğu, Arnold Schwarzenegger'in baş rolünde olduğu film o kadar sevildi ki tek film olarak yazılan senaryo yapımcıların baskısı ile seri haline döndü.
