Hayatımızın sonuna kadar tek bir kişiye bağlı kalmak ne kadar cezbedici olursa olsun bir hayli zayıf inşa edilmiş konsept. Sürdürülebilirliği bir hayli şüpheli olan bu konseptin gerek psikolojik gerekse fizyolojik olarak düşük bir ihtimal olmasının 4 nedeni ise şunlar:
Sevgilimiz, nişanlımız veya eşimize karşı en güçlü cinsel çekimi hissetsek bile bu çekim gücünün zamanla azaldığını söylemek yanlış olmaz. İnsanlar, özellikle aşık olduklarına kendilerini ikna ettiklerinde farklı kişilere karşı olan cinsel dürtülerini bastırırlar. Yani hiçbir zaman cinsel olarak başka bir insanı çekici bulmamak ve onunla beraber olmayı aklından geçirmemek gibi bir durum söz konusu değil. Bastırılmış her ihtiyaç gibi cinsel arzu da bir noktada kendini serbest bırakmanın yolunu bulur. Bu durum da ister istemez aldatmaya kadar varan olaylar dizisiyle son bulur.
Birlikte olduğumuz kişi size her zaman her istediğimizi veremeyebilir. Bu gayet normal bir şeydir. Özellikle bir kavga sonrası veya alkollüyken ilgi duyduğumuz birine açılmamız ve bunun sonucunda hormonlarımızın beynimize gönderdiği mesajlar kafamızı karıştırabilir. Gayet doğal ve insani olan bu durum bazen tek eşli bir ilişkiyi devam ettirmekte büyük sorunlara yol açabilir.
Ne kadar hoşumuza gitmese de insan biyolojisinin neden olduğu ve önüne geçilemeyen duygulardan biri kıskançlık. Aldaltılma korkusu kontrolden çıktığı zaman kendini gösteren kıskançlık partnerlerimiz için bir hayli itici olabilir.
Birlikte olduğumuz insanların bizden uzaklaştığını hissettikçe pençesine kapıldığımız kıskançlık daha 'sorun nedir' sorusunu kendimize sormadan öfkeyle hareket etmemize neden olur ve öfke hakkında ne derler bilirsiniz... Öfkeyle kalkan zararla oturur.
Belki ilişkiler konusundaki en arkaik sorunlardan biri ilişkilerden iki tarafın da beklentilerinin tamamen farklı olması.
Erkekler daha eğlenceli, kaygısız, hareketli ve sorumluluklarından kaçabileceği bir ilişki ararken kadınlar daha anaç, dolayısıyla kurallar ve sorumlulukların daha ağır bastığı ilişkiler arıyorlar. Bu iki beklenti çakışması er ya da geç bir tarafın sadakatsizliğiyle sonuçlanıyor.
Tek eşlilik bu 4 konsept dışında tek bir şekilde sürdürülebilirliği sağlanabilecek bir şey: Affedici olmak. Kıskançlık veya sadakatsizlik ne ilişkimizin ne de dünyanın sonu. Eğer beraber olduğumuz insanla bir ömür geçirmek istediğimize eminsek onu affetmemiz ve aynı affediciliği ondan beklememiz yeterli olur...
Dürüst olalım... Çok düşük bir ihtimal.
Kaynak: elitedaily.com