”Yaz, tatil derken gece uykumuzu terk etmeye başlarız ve uyku düzenimin bozulur. Bununla birlikte de doğal olarak bağışıklığımız etkilenir. Aslında bağışıklığımız için en önemli onarım dönemi olan gece uykusunun gece 23:00 ile sabah 7:00 arası kesintisiz ve derin yaşanması gerekmektedir. Sabah çok dinç kendiliğimizden uyanabilmeliyiz ki bağışıklığımızın yolunda olduğunu bilelim. Uykuya dalışımız mükemmel olmalı ve bölünmemeli. Yazın bu pek mümkün olamıyor maalesef. Gece havanın çok sıcak olması buna en önemli etken. Öte yandan tatil olduğu ve ertesi gün de iş ya da okul olmadığı için gece uykusu erteleniyor. Bozulan bağışıklığımız bir süre sonra hastalık olarak kendini göstermeye başlıyor. Çünkü grip ve benzeri enfeksiyonlar yazın da boş durmuyor.
BOL SU TÜKETİN, SAĞLIKLI BESLENMEYE ÖZEN GÖSTERİN
Sıcakla beraber çok su kaybederiz. Bu yüzden yazın susuz kalmamaya dikkat etmeliyiz. Bir diğer önemli nokta da beslenmemiz. Yazın en büyük şansımız doğal sebze ve meyvelerin bolluğudur. Bunlardan bol bol faydalanmak gerekir. Yine yaz aylarında en önemli şifa kaynağımız ve bağışıklık sistemimizin en büyük dostu güneştir. Güneş yazın çok dik iner. Aslında D vitamini depolarımızı aktifleştirmek için çok uygun fırsattır bu. Bundan dolayı güneşten kaçmayalım, güneşlenelim. Her gün en az 30 dakika güneşten faydalanalım ve ondan sonra güneş koruyucularımızı kullanmaya başlayalım. Çünkü D vitamini bizi birçok hastalıktan koruyan temel immunmodulatördür yani bağışıklık dengeleyicidir. Tabi D vitamin depolarımızı her yıl kan testi yaptırarak ölçtürelim ve dolu olduklarından emin olalım. Bu konuda Sağlık Bakanlığımız ne mutlu ki artık Aile Hekimliklerinde bu hizmeti vermektedir. Çünkü Türkiye’de biliyoruz ki hepimizin D vitamini depoları eksik. Dolayısıyla mutlaka ölçtürelim.
CİLT YANIKLARINDAN KAÇINMAK İÇİN GÜNEŞLENMEYİ ABARTMAMAK GEREKİR
Yazın çok güneş altında kalmakla ciddi cilt yanıkları da meydana gelir ve cilt lekelerinde artış olur. Bunlar istemediğimiz sonuçlardır. Bu yüzden hiçbir şeyi abartmayalım. Ciltte koyu lekelenmeler genelde hormonal etkiler ile gelişmektedir. Bu konuda cilt hastalıkları uzmanlarından destek alınabilir.
BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLÜ TUTMAK İÇİN HAVUÇ KARIŞIMI
Yaz tatilinde uykusuzluk ve kötü beslenme alışkanlığının neden olduğu bağışıklık sorunlarını ortadan kaldırmak için doğal formüller de kullanılabilir. Havuz, zencefil, zerdeçal ve çörekotu yağı formülü bağışıklık sistemi için çok faydalıdır. Bu immün kokteyli ile bağışıklık sisteminin silahşörleri, T lenfositlerinin dengesini oluşturarak onları güçlendirip, içerisindeki faydalı özlerin birbirleriyle oluşturmuş oldukları mükemmel denge ve yararlı etkileşim sonucu akyuvarlarımız bayram edecek ve onarılacaktır. Bir büyük su bardağı havuç suyunun içine bir tatlı kaşığı tercihen soğuk sıkım organik çörek otu yağı ekleyin. Çörek otu yağınız yoksa zeytinyağı da kullanabilirsiniz. Bu karışımın içine tadını kendinize göre ayarlayacak şekilde bir tutam zencefil, tarçın, zerdeçal ekleyerek kokteylinizi tamamlamış olursunuz. Ailecek içebileceğiniz bu karışımı afiyetle aç olarak tüketebilirsiniz. Yanında bir avuç ceviz ya da badem tüketmeyi de ihmal etmeyin. Haftada en az üç gün mümkünse en az gün aşırı bu kokteylin tüketilmesi sizi her türlü gripten ve enfeksiyondan da korur, bağışıklık sisteminizi güçlendirir.
HAVUÇ SUYUNDA 3 FARKLI A VİTAMİNİ VAR
Havuç suyunda bulunan üç farklı A vitamininin çörekotu yağı sayesinde açığa çıkması ve emiliminin maksimum hale gelmesi bağışıklığımızı mükemmel bir şekilde onarmaktadır. Bunlar Retinoikasid, abseseik asid ve Beta karotendir. Kanserle savaşan özellikle abseseik, zerdeçalda mevcut ve zerdeçalın zaten bilinen T helperlar üzerine kanıtlanmış etkisi tartışılmazdır. Tarçın, insülin direnci için fevkalade önemlidir. Zencefil de vücuttaki inflamasyonu yani iltihabı tedavi etme özelliğine sahiptir.
