EĞİTİM

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Yüzünden düşen bin parça olmak ne demek? Yüzünden düşen bin parça olmak TDK sözlük anlamı nedir?

Birleşik fiiller ve deyimler tek bir kelimeden oluşabilecekleri gibi iki ayrı kelimeden de oluşabilirler. Hatta kimi zaman ikiden daha fazla kelime içeren sözcük öbekleri halinde görülürler. Bu ifadeler, tıpkı atasözleri gibi kısa, açıklayıcı sözlerdir. Ancak atasözleri gibi net olmayıp mecaz içerebilirler. Atasözleri, deyimler ve birleşik fiiller, anlatımı güçlendiren ve dili zenginleştiren araçlardır. Yüzünden düşen bin parça olmak ifadesi de bu zenginliklerden biridir. Yüzünden düşen bin parça olmak ne demektir?

Atasözleri, genellikle kısa cümlelerdir. Bir anlam yoğunluğu vardır ve öğüt verirler. Deyimler ve birleşik fiiller ise, öğüt verme amacı gütmezler. Ancak tıpkı atasözleri gibi bir anlam yoğunluğu içerirler. Bu kelime grupları, belirli durumlarda çarpıcı anlamlarından yararlanmak üzere kullanılırlar. Yüzünden düşen bin parça olmak ifadesi de böyle bir kullanıma sahiptir. Yüzünden düşen bin parça olmak ne anlama gelir?

Yüzünden düşen bin parça olmak Ne Demek? Yüzünden düşen bin parça olmak TDK sözlük anlamı nedir?

  • Yüzünden düşen bin parça olmak TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.

Yüzünden düşen bin parça olmak TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

  1. öfke veya küskünlükten ileri gelen can sıkıntısıyla suratı asık olmak

    Yüzünden düşen bin parça olmak Cümle İçerisinde Kullanımı

    "Ama iktisadi bunalım ayyuka çıktı maşallah, yurttaşın yüzünden düşen bin parça olacak." - Haldun Taner

Yüzünden düşen bin parça olmak ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller

yüz bulmak yüz bulunca astar istemek yüz çevirmek
yüz etmek yüz geri etmek yüz göstermek
yüz kızartmak yüz kızdırmak yüz surat davul derisi (veya mahkeme duvarı)
yüz sürmek yüz takınmak yüz tutmak
yüz tutmak yüzü sararmak yüz verince astar istemek
yüz vermemek yüz yapmak yüz yazmak
yüz yüzden utanır yüze çıkmak yüze duramamak
yüze gelmek yüze gülmek yüze vurmak
yüzü açılmak yüzü düşmek yüzü asılmak
yüzü görmemek yüzü gözü açılmak yüzü gülmek
yüzü kâğıt gibi olmak yüzü kalmamak yüzü karışmak (veya allak bullak olmak veya alabora olmak)
yüzü kasap süngeriyle silinmiş yüzü kireç kesilmek yüzü kireç gibi olmak (veya ağarmak)
yüzü kızarmak yüzü olmamak yüzü seçilmemek
yüzü sıcak olmak yüzü suyu hürmetine yüzü suyuna
yüzü soğuk olmak yüzü tutmamak yüzü yazılı kalmak
yüzü yere gelmek (veya geçmek) yüzünden akmak yüzünden kan damlamak
yüzünden okumak yüzüne bağırmak yüzüne bakamaz olmak
yüzüne bakılır olmak yüzüne bakılacak gibi olmak yüzüne bakılmaz olmak
yüzüne bakmamak yüzünün derisi yere geçmek yüzüne bakmaya kıyamamak
yüzüne bir daha bakmamak yüzüne duramamak yüzüne gözüne bulaştırmak
yüzüne gülmek yüzüne hasret kalmak yüzüne kan gelmek
yüzüne karşı yüzüne su çarpmak yüzüne tükürseler yağmur yağıyor sanır
yüzüne vurmak (veya çarpmak) yüzünü ağartmak yüzünü buruşturmak (veya ekşitmek)
yüzünü duvara yapıştırmak yüzünü gören cennetlik yüzünü görmemek
yüzünü gözünü açmak yüzünü güldürmek yüzünü karartmak
yüzünü kara çıkarmak yüzünü kızartmak (veya kızdırmak) yüzünü kızartmak
yüzünü şeytan görsün yüzünü unutmak yüzüne yazmak
yüzünü yere getirmek (veya geçirmek) yüzünün derisi kalın yüzünüze güller


Keşfet


En Çok Aranan Haberler