YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

4. Uluslararası Terörizm Ve Sınıraşan Suçlar Sempozyumu

Antalya'da devam eden 4. Uluslararası Terörizm ve Sınıraşan Suçlar Sempozyumu'nda bilişim suçları tartışıldı.

Antalya'da devam eden 4. Uluslararası Terörizm ve Sınıraşan Suçlar Sempozyumu'nda bilişim suçları tartışıldı.

Antalya Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde devam eden sempozyum kapsamında Emniyet Genel Müdürlüğü'nde görevli bilişim uzmanı Bilal Şen, "Sanal dünyalar risklerine nasıl cevap vermeli" konulu sunumunda, sanal dünya bağlantılı suçları anlattı.

İnsanların algıları nerede ise güvenlik alanındaki ilgilerinin o yönde olması gerektiğini savunan Şen, gerçek yaşantıda gerçekleşen suçların sanal dünyada da gerçekleşebildiğini kaydetti. Sanal dünyada tecavüz, avatar katili, sanal ürün hırsızlığı, kara para aklama, çocuk istismarı, kumar gibi suçların işlenebildiğine işaret eden Şen, "Güney Kore polisi yılda 10 bin sanal hırsızlığı duyuruyordu, biz şaşırıyorduk. Şimdi ülkemizde yaşanıyor" dedi.

Oyunlarla suçlar işlenebildiğini, kara para aklanabildiğini, çocuk istismarının yaşandığını, terör olaylarının oyunların içindeki sohbet kanallarını kullanarak, ciddi sorunlar doğurabildiğini vurgulayan Şen, sosyal medyanın dünyanın ağzı haline geldiğini, bireyin güçlendiğini, buna karşı mahremiyetin kalktığını dile getirdi.

Sosyal medyanın biyolojik ve bireysel dönüşüm, yüz tanıma çalışmalarını da gerçekleştirdiğini anlatan Şen, "Facebook'ta yüz tarama uygulamaları var. Bir mağazaya gittiğinizde yüzünüzden tarama yaparak, isminizle hitap edilebilecek. Yararlı tarafları olduğu kadar, yararlı olmayan yanları da olabilecek. Ne kadar gelirinizin olduğu, ne kadar alışveriş yaptığınız yönünde bilgilere sahip olabilecek. Bu şekilde mahremiyet kalkacak, insanlar yüz tanımından kurtulabilmek için estetik cerrahlara başvuracak" diye konuştu.

Sosyal medyanın basın bürosu haline geldiğine işaret eden Şen, bireylerin her şeyi konuşabildiğini, ancak kurumların birçok alanda konuşamadığını ve karşısındaki ile mücadele edebilmesi için mükemmel iletişim konuları geliştirmek zorunda olduğunu dikkati çekti.

İletişim alanında rakibe göre eşit mücadele edilemediğine değinen Şen, "Rakibinize karşı, suç örgütüne karşı, terör örgütüne karşı eşit, denk bir silah kullanmanız lazım. Karşınızdaki konuşabiliyor, ama biz konuşamıyoruz. Bildiğimiz çok şey var, ama söyleyemiyoruz. Bu adil bir mücadele değil. Gayri resmi iletişim kurma durumuna ihtiyacımız var" dedi.

Mevcut imkanların sosyal medyadan korunma noktasında yetersiz kaldığını dile getiren Şen, gümrükte ya da havalimanlarında geçişler yapılırken insanların çantalarına, valizlerine bakıldığını, ancak kişinin cebindeki flaş bellekteki milyon dolarlık yazılımı tespit etmenin mümkün olmadığını kaydetti.

-Bilişim sistemlerindeki haktivizm tehlikesi-

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Siber Güvenlik Enstitüsü Uzmanı Ünal Tatar, "TÜBİTAK Bilişim sistemleri İçin yeni bir tehdit: Haktivizm" konusunda sunum yaptı. Haktivizmin 2011 yılında çok aktif olarak görülmeye başlandığını anlatan Tatar, bu tarihten önce bilim suçlarının finansal olarak kar gütmeyi hedeflediğini, ancak bu tarihte özellikle Arap baharı ile politik amaca yönelik hedefler belirlenmeye başladığını kaydetti.

Türkiye'de çeşitli kurumların yaptığı faaliyetleri beğenmeyen grupların o kurumların web sayfalarını ve web sayfalarındaki verileri ele geçirebildiklerini, bunları kullanabildiklerini anlatan Tatar, "Haktivizm suçlarında bir kurumun tek başına mücadele etmesi mümkün değil. Burada tüm kurumların tek bir masa etrafında toplanması ve üzerlerine düşen görevleri yerine getirmesi gerekir" diye konuştu.

Kurumların koordineli çalışması halinde haktivizm saldırılarının önlenmesinin mümkün olacağını dile getiren Tatar, "Aksi halde çok önemli sistemler kullanılamaz hale gelebilir. Türkiye'nin her geçen gün e-devlete geçtiği, bilim sistemlerine daha bağımlı hale geldiğini düşünürsek, bu sistemlere gelecek zarar ülkeyi etkileyebilecektir" dedi.

Tatar, siber terörizm ile haktivizm arasındaki sınırın oldukça flu olduğunu kaydetti.

Muhabir: Hatice Özdemir

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler