Beslenme rutininde mutlaka yer alması gereken A vitamini, vücudun birbirinden farklı bölgelerinde kullanılır. Gözden bağışıklığa, kas yapımından hücre korunumuna kadar geniş bir etki alanı bulunan ürünler; oldukça zengin içeriğe sahiptir. Çeşitli hayvansal ve bitkisel besinler aracılığıyla vücuda giren vitaminin depolanma özelliği sayesinde eksikliği çoğu zaman görülmez. Yaş ve kişisel farklılıklara göre tüketim miktarı ayarlanan A vitamini, sağlık durumunuzda olumlu etkiler oluşturur.
Genel ismi retinoidler olan A vitamini, ilk bulunan vitaminler arasında yer alır. Vücutta depo edilebilmesi sayesinde eksiklik durumu oluşması için uzun süre gerekir. Hayvansal kaynaklı türleri retinoid bileşenleri içerirken bitkisel kaynaklı olanlarda ise karotenoid bileşenlerine rastlanır.
A vitamininin en büyük görevi görme fonksiyonlarının kontrolü ve düzenlenmesidir. Gözün retina kısmına yerleşen 4 farklı türü, gündüz ve gece görüşünü şekillendirir. Bunu yanı sıra gözlerde meydana gelebilecek kuruluk probleminin önlenmesinde de etki gösterir. Vücudun doğal savunma mekanizması olan immün sistemin çalışması, A vitamininin katkılarına bağlıdır. Viral enfeksiyonlarda bağışıklığın güçlendirilmesini sağlayan ürünler, tedavinin hızlandırılmasına olanak tanır. Ayrıca doku salgılarının miktarı ve süresinde yanlışlık olmamasında büyük bir paya sahiptir. Büyüme ve iyileşme döneminde hızlanan kas yapım işlemleri için gerekli proteinlerin sentezlenmesi, A vitamini aracılığıyla gerçekleşir. Yüksek yoğunluklu performanslarda enerji verecek glukozun üretimi, ürünlerin aktivitesi sonucu tamamlanır. A vitamininin bir diğer önemli özelliği, antioksidan olmasıdır. Bu sayede hücrelerin çevredeki zararlı gazlardan korunması kolaylaşır.
Vücudun normal işlevlerini gerçekleştirmesi için mutlaka tüketilmesi gereken A vitamini faydaları oldukça fazla bir vitamin çeşididir. Çeşitli fonksiyonlara olumlu etkileri bulunan maddeler, doğru tüketimle gözle görülür değişikliklere yol açar.
Göz sağlığı denince akla gelen ürünler, ışık durumuna göre görme netliğinin ayarlanmasını mümkün kılar. Görme yetisinin yaşa bağlı olarak azalma hızını yavaşlatan A vitamini, yeterli miktarda tüketildiğinde gece körlüğünün oluşmasını da engelleyici özelliktedir.
Kemiklerin kırıklara yatkın yapısını geliştirerek dayanıklılık katan maddeler, yapım onarım olaylarının düzenlenmesinde etki gösterir. Bunun yanı sıra antioksidan özelliği bulunan vitamin, kanserden korunma konusunda oldukça önemli bir göreve sahiptir. Ağız, kolon ve akciğer kanserine yakalanma riskini düşüren maddeler hücrelerin kanserleşme durumunu önler.
Sivilce ve akne oluşumuna karşın cildi koruyan A vitamini, sağlıklı hücrelerin gelişmesini destekler. Ürünün cilt koruyucu özelliğinden kırışıklıkların azaltılmasında da yararlanılır.
Sosyallik ve özgüven konusunda insanların davranışlarını etkileyen diş sağlığı, maddeler yardımıyla sağlanır. Diş eti ve diş kemiklerinde şekil bozuklukları meydana gelmemesi için A vitaminin vücuda gerekli miktarda alınması tavsiye edilir. Vücudun pek çok farklı bölgesinde bulunan epitel dokunun sağlığını gözeten vitaminler, yapım ve onarımı hızlandırır. Ağız, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve idrar yolları gibi önemli alanlardaki epitel doku, maddeler sayesinde enfeksiyonlara karşı savunulmuş olur.
Sağlık konusunda oldukça önemli görevlere sahip A vitamini, dengeli ve düzenli beslenmeyle etkinliğini gösterebilir. Yaş, cinsiyet ve fiziksel özellikler doğrultusunda ortaya çıkan günlük tüketim miktarı uzmanların onayıyla hazırlanır.
8 yaşına kadar yaklaşık 400 mg, 9-13 yaş aralığında 600 mg ve 14 yaş sonrasında 700 mg civarı A vitamini tüketilmesi sağlığın sürdürülmesinde büyük önem taşır.
A vitamini içeren besinler türlerine göre farklı sınıflara ayrılabilir. Karaciğer, yağlı balık, peynir, süt ve tereyağı; vitaminin retinol bileşenini içeren hayvansal besinlerdir.
Haşlanmış yumurta, kuzu karaciğeri, somon ve keçi peyniri; retinol açısından en zengin hayvansal gıdalar listesinde ilk sıralara oturur.
Vücutta A vitaminine çevrilerek kullanılan karoteniodler, çeşitli bitkisel gıdalarda yer alır. Özellikle turuncu renkli meyve sebzelerde bolca bulunan karotenoidler, insanlar tarafında sıkça tüketilir. Havuç, kabak ve kavun; turunçgillerde karotenoid içeriğiyle dikkat çeken sebze meyveler arasındadır. Bunun yanı sıra tatlı patates, brokoli, şalgam, ıspanak, biber gibi gıdalar da öncül A vitamini olarak tanımlanan karotenoidler açısından zengin durumdadır.
Günlük A vitamini ihtiyacının karşılanmasında etki gösteren besinler, önerilen kullanım miktarları dikkate alınarak tüketilmelidir. Sebzelerden meyvelere, baklagillerden yeşilliklere kadar pek çok farklı gıda A vitamini nelerde var sorusuna yanıt olarak söylenebilir.
Dengeli beslenmenin bozulması sonucu A vitamini tüketim miktarında değişiklikler meydana gelmesi hastalıkların oluşmasına yol açabilir. Normal şartlar altında bağırsaklarda depo edilen ürünler, eksiklik veya fazlalık durumunda vücuda zarar verici etkiler yaratabilir. Diyet ya da takviye ilaçlar nedeniyle aşırı miktarda tüketilen A vitamini, üst alım sınırının aşılması sonucu toksisite kazanır. Aşırı tüketim nedeniyle görülen belirtiler, vücudun çeşitli bölgelerini tutar. Bu belirtiler şu şekildedir:
Fazlalık sorunu kadar önem verilen bir diğer durum da tüketim azlığıdır. A vitamini eksikliği halinde pek çok farklı belirti olabilir. Vücudun değişik mekanizmalarında görev alan maddelerin eksikliği istenmeyen sonuçlar doğurur. Cilt iltihapları, kuru göz, körlük, doğurganlık sorunu, enfeksiyonlar ve büyümenin yavaşlaması en sık rastlanan belirtilerdir. Doktor tavsiyeleri doğrultusunda uygun tüketimle vücudun negatif etkilenmesine karşı koymanız mümkündür.