Bir jenerasyon "binaenaleyh" kelimesinin anlamını Süleyman Demirel sayesinde öğrendi. Zamanında bu kelimeyi kullanan siyasetçi sadece kendisi olduğu gibi aktif siyaset hayatı bittikten sonra da bu kelimeyi kullanan başka siyasetçiye rastlanmadı.
Bir gazetecinin ''Türkiye'nin durumunu tek kelime ile özetleyebilir misiniz?'' sorusuna verdiği efsane cevap.
Üç gencecik canın idam kararını onaylamak için elini kaldırdıktan sonra kabinesine dönüp “el kaldırsanıza sevimliler” minvalindeki tatlı bakışlarını kim unutabilir ki...
1991 Türkiye Genel Seçimleri'ndeki vaatte 2 anahtardan kasıt bir ev, bir araba idi. E, olmadı ama biz bu vaadi unutmadık.
70'li yıllarda gazetecilere petrol üzerine açıklama yaparken söylediği unutulmaz söz. Hakikaten benzin yoktu... O kadar yoktu ki arabalar hareket edemiyordu.
Zamanın sol-sağ çatışmaları sırasında öldürülen bir solcu genç için eylem yapan solcu gençlere hitaben söylediği söz.
Meşhur şapkanın olayı meğerse Ecevit kasketi ondan önce taktığı içinmiş. Özellikle 80'lerin ortası ve daha önce doğanlar hatırlar. Özellikle 90'lar gençliğinin şapkasıyla özdeşleştirdiği iki isim vardı. Bunlardan biri BP reklamında şapkasız sahneye çıkmama konusunda ısrar eden Mazhar Alanson diğeri ise tabii ki Süleyman Demirel'di. Meydanlara çıktığında büyük bir saygıyla halka salladığı şapkasını kim unutabilir Süleyman Demirel'in.
Zamanında Güneydoğu Anadolu Projesi'nin bitirilemeyeceği yönündeki spekülasyonlara verdiği enfes cevap. Kimseye ''GAP'tırmadı''.
Ülkenin kuzusuna bile sahip çıkan ''baba''.
Seçimlerden önce ''genelevler kapatılacak'' sözünün hatırlatılması üzerine Demirel'in verdiği cevap. Bi' yerde haklı tabi.
Ege Denizi hakkında coğrafi bilginin dibi sayılabilecek bir açıklama. Ege denizdir, deniz!!
"Solcular adam öldürüyor ama milliyetçiler öldürmüyor mu?" sorusuna verdiği cevap. Tabii burada Demirel'in kastettiği şey "milliyetçi insan adam öldürmez, öldürdüyse milliyetçi olmaz."
This is politica!
