"Göç Geleceğimizi Tehdit Ediyor"

SELAMİ KÜÇÜKOĞLU - Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Genel Müdür Yardımcısı Eduardo Roja-Briales, kentlere göç ve doğal yaşam alanlarının yok edilmesinin gelecekte telafisi mümkün olmayan sorunları beraberinde getireceğini belirterek, "Aşağı alanlardan yukarıya, yukarı alanlardan ise aşağıya yapılan göç, sadece doğal ortamları bozmakla kalmaz, geleceğimizi tehdit ederek iki yönlü ve önemli kayıpların ortaya çıkmasını kaçınılmaz hale getirir" dedi. Briales, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ekonomik anlamda hızla değişen dünyada kentten dağlık alanlara, dağlık alanlardan ise kentlere göçün hızlandığını söyledi. Ekonomik gelişmelerin geleceği tehdit ettiğini belirten Briales, "Üstelik devam eden bu göçler karşılıklı olunca sadece dağlık alanlarda yaşayanların, kente göç ederek buradaki kültürü yok etmesi ve geri dönülmeyecek sorunların ortaya çıkması anlamını taşımıyor. Göçlerle buraları yok edersek gelecekte sağlıklı yaşayacak yerimiz olmayacak ve sağlığımız böylece her zaman tehdit altında olacak" diye konuştu. Göç sürecinin geniş bir alana ve zamana yayıldığını dile getiren Briales, şöyle devam etti: "Geleneksel alanların giderek kaybolduğu bir dönemdeyiz. Yukarı alanlardan, aşağı alanlara doğru olan göçün yani dağlık alanlardan gelen göç, merkezdeki yönetimi ciddi şekilde etkilediği görülmekte. Aynı zamanda kentten, dağlık alanlara yani yukarı bölgelere yapılan göçler ise geleceğimizi ciddi bir şekilde tehdit ediyor. Aşağı alanlardan yukarıya, yukarı alanlardan ise aşağıya yapılan göç, sadece doğal ortamları bozmakla kalmaz, geleceğimizi tehdit ederek iki yönlü ve önemli kayıpların ortaya çıkmasını kaçınılmaz hale getirir. Japonya'dan Ortadoğu'ya hatta Akdeniz'e kadar bir göç süreci bu. Sadece bazı bölgelerde olmuyor bu kayıplar. Göç süreciyle ilgili kayıplar büyük alanlarda ve geniş zamana yayılıyor." - "Türkiye'de benzer şekilde bu göçlerden önemli ölçüde etkileniyor" Briales, göçlerle kaybolan yaşam alanlarının geri gelmeyeceğini, yerine konulmayan kayıpların ortaya çıkacağını ifade etti. Türkiye'nin de göç nedeniyle önemli ölçüde etkilendiğini belirten Briales, şunları kaydetti: "Sadece kültürel mirasın yok olması değil, ayın zamanda geleneksel bilgi birikimi de yok oluyor. İlerde bu bilgi birikimini oluşturan popülasyonun yeniden ortaya çıkması için göç tersine dönse yine fark eden olmaz çünkü yok edilen bilgiyi oraya geri taşıması mümkün değil. Bu popülasyon binlerce yıldan beri elde edilen bir birikimdir. Dağlık alanların ürettiği kar ve su gibi kinetik enerji var. Bu kinetik enerjiler yani doğal kaynaklar, aşağıda yaşayanlar için önemli ekosistem hizmetleri sağlıyor. Kentlerdeki insanlara sağlanan bu hizmet eğer göçle yok edilirse geri gelmez. Bunlar kaybolunca, yerine konulması mümkün değil. Eğer kentten dağlık alanlara veya dağlık alanlardan kentlere göç hızla devam ederse geleneksel bilgi ve doğal kaynakların kaybolması ortaya çıkar. Ekonomik gelişme dünyanın birçok yerinde var ve ekonomik gelişmeler göçü hızlandırarak kayıpları önemli ölçüde artıyor. Türkiye'de benzer şekilde bu göçlerden önemli ölçüde etkileniyor." - "Gelecek nesillere aktaracak fazla bir şeyimiz kalmaz" Briales, FAO'nun amacının bu göç hareketlerinde kayıpları en aza indirmenin yol haritalarını gündeme getirmek ve karşılıklı tartışmak olduğunu söyledi. Çevresel etkenlerin göçü tetiklemesinde ekonomik gelişmelerin göçü artırmasında ortaya çıkardığı etkenlerin geleceği tehdit ettiğini vurgulayan Briales, "FAO'nun amacı bilindiği üzere bu doğal ortamların sürdürülebilirliğini korumak için çevresel etkenlerin duyarlılığını sağlamak. Bunu yaparken sivil toplum kuruluşlarından resmi kurumlara kadar insanları bilgilendirme ve bu doğal yaşamın korunmasına zemin hazırlamaktır. Eğer biz bu doğal ortamları yok etmeye devam edersek, gelecek nesillere aktaracak fazla bir şeyimiz kalmaz. Doğal ortamları bozduktan sonra tekrar yenisini yerine koyamadığımız için kendi geleceğimizi yok etmiş oluruz" şeklinde konuştu. Göçün getirdiği sonuçları ortadan kaldırmak veya azaltmak için herkese görev düştüğünü, dünyanın her yerinde aynı sorunların yaşanmasının ise tehlikenin çıplaklığını ortaya koyduğunu anımsatan Briales, "Yarın dünyanın neresinde olursa olsun bu göçler devam ederse hem kentlerde hem doğal yaşam alanlarında hayatı öldürür. Sonra durup pişmanlık duyarız. Yarın geç olmadan herkesin doğal ortamları koruması ve yaşam alanlarını tehdit eden unsurları iyi görmesi gerekir" ifadelerini kullandı.

Büyükçekmece’deki sır cinayet çözüldü

Şaphane’de Kiraz Sineği zararlısına karşı feromon tuzakları

Düğün sezonu yaklaştı, gelinlik fiyatları belli oldu