Baştan aşağı deri ve metal kıyafetleri, maskeleri, punk çivili takıları ve zincirleri ile dikkat çeken grup kendilerini "BDSM tekno-distopyan sanat performansçıları" olarak niteliyor.
BDSM, kişinin fiziksel ve psikolojik acı ve aşağılanmayı yaşamaktan cinsel haz aldığı, karşılıklı teslimiyet ve baskınlığa dayanan ilişkiler ya da bir çeşit "köle-efendi" oyunu olarak niteleniyor.
Hatiri ayrıca Eurovision'ın "performanslarda siyasi mesaj yok" kuralını delebileceğinin sinyalini vererek ev sahibi ülke İsrail'i kızdırmaya başladı bile.
Grup, yarışmaya katılmalarının bir sebebinin de İsrail'in Filistin politikalarına dikkat çekmek olduğunu söylüyor.
BBC Newsbeat'e konuşan grubun solisti Matthias Haraldsson da, "Eurovision gibi barış ve birlikten doğmuş bir yarışmanın, İsrail gibi çatışma ve ayrışmanın olduğu bir ülkede yapılmasını absürd buluyoruz" diyor.
Tel Aviv'de gazetecilere konuşan grup, "Filistin'in işgaline son verildiğini ve barışın geldiğini görmeyi elbette umuyoruz" açıklamasında da bulundu.
"NEFRET GALİP GELECEK"
Grup, 3'ü de okul arkadaşı olan Klemens Hannigan, Matthías Tryggvi Haraldson ve Einar Stéfansson'dan oluşuyor.
Performanslar grafik tasarımcılar, koreograflar ve yetenekli dansçılar sayesinde "ses ve videonun bir araya geldiği kolektif bir performansa" dönüşüyor.
Hatari, Eurovision'da "Hate Will Prevail" (Nefret Galip Gelecek) isimli şarkıyla yarışacak.
Ancak İzlanda'da grubun yarışmaya katılmasına tepki gösterenler de var. Bazıları Hatari'nin yarışmayı boykot etmemesini eleştiriyor. Hatari'nin sahne alarak "nefret" mesajını daha da yaymaktan başka Filistinliler'e destek olmak için de hiçbir şey yapmadığını söylüyor.
Newsbeat'e konuşan grup, yarışmanın kurallarına uyarak siyasi mesaj veren bir performans düzenlemekten kaçınacaklarını, ancak bu fırsatı gündemi İsrail-Filistin gerilimine çekmek için de kullanacaklarını belirtiyor.
Yarışma kuralları gereğince birinci olan ülke, bir sonraki yarışmaya ev sahipliği yapıyor.
2018 Eurovision Şarkı Yarışması'nı, İsrail'i temsil eden şarkıcı Netta Barzilai kazanmıştı.
Ancak Gazze geriliminin tırmandığı bir süreçte yarışmanın Tel Aviv'de yapılması pek çok ülkede büyük tepki çekti.
İsrailli yetkililer başlangıçta, Kudüs'ün başkentleri olarak tanınmasını sağlama çabaları çerçevesinde, her yıl ortalama 200 milyon kişinin izlediği yarışmanın bu kentte yapılmasında ısrar etti. Ancak tepkiler üzerine yarışmanın Tel Aviv'de düzenleneceği açıklandı.
