2020 yılında başımıza gelmeyen kalmadı desek çok yerinde bir tabir olur. Pişmiş tavuğu anladığımız bu yılın ilk altı ayında 207 küresel doğal afet yaşandı. Depremler, patlamalar, sel felaketleri, yangınlar neler neler geldi başımıza... Sizler için koronavirüs pandemisinde sosyal medyayı kasıp kavuran akımları derledik. Hazırsanız başlıyoruz!
Son yıllarda yükselen kadın cinayetleri ve kadına karşı şiddet vakaları ile beraber kadınların birbirine destek amacıyla yürüttüğü siyah-beyaz fotoğraf paylaşma akımı tüm dünyada etkili oldu. Türkiye’de ‘Olduğumuz gibi güzeliz’ olarak isimlendirilen akım dünyada “#challengeaccepted, #blackandwhitechallenge” etiketleriyle bir anda viral oldu. Kadınlar kendi arasında kısa sürede örgütlenerek farkındalık yaratmayı başardı.
Salgınla mücadele etmek için eve kapandığımız zor günlerde kıyafet şeklimizde de değişikliğe gittiğimiz oldukça doğru. Gri eşofman ve ağzı yüzü kaymış tişörtlerden sıyrılarak bir anda dergi kapaklarından fırlamış gibi yastıkla poz vermeye başladık. Tüm dünya ünlülerinin katıldığı bu akım “Quarantine Pillow Challenge” olarak isimlendirildi. Yaratıcılığın sınırlarını zorlayan bu akım sayesinde herkes bir moda ikonu haline geldi.
Karantinada sıkıntıdan mutfakta zaman geçirmek adeta bir kurtarıcı haline geldi. Mutfakta yapılan birbirinden lezzetli yemekler bir anda sosyal medyanın ana sayfalarındaki yerini aldı. Herkes aşçılara taş çıkartan bu lezzetlerini paylaşmaya başladı. Karantinanın favori imalatları ise hamur işleri özellikle evde ekmek yapımı oldu. Çoğu kişi ekmek yapımına yöneldi.
TV 8 ekranlarına gelen Eser Yenenler Show’un sunucusu komedyen Eser Yenenler’in başlattığı “Evde keyfim yerinde” etiketi özellikle ünlü isimler tarafından tercih edildi. Ünlü isimler Eser Yenenler’in etiketiyle paylaşımlar yaparak akımı genişletmeyi tercih etti.
Ev karantinasında olan isimler kalçalarında tuvalet kağıdı sektirerek yeni bir akıma imza attı. Guila Drosghic Mendoza’nın başlattığı akım kısa süre içinde tüm dünyaya yayıldı. Tuvalet kağıdıyla yapılan akımlara peşi sıra ayağında sektirme de geldi. Hatta Messi’de bu akımın yüzü haline geldi.
Maskelerin koronavirüsten korunmanın en etkili silahı olduğu hemen hemen her yerde yapılan yayınlarda söylendi. Ancak sevgili karantinacılarımız maskeleri ağız ve burunlarını kapatmak dışında pek çok işlevde kullandı. Maskeler kimi zaman iç çamaşırı görevini dahi üstlendi.
Evde kalınan süre boyunca herkes kendisinde daha önce keşfetmediği yönleri bulmaya başladı. Terzilik, stilistlik ve yaratıcılık kanalları bunlardan yalnızca birkaç tanesi oldu. Hatta karantina süresince ortaya çıkan kıyafetler yeni normalleşme adımlarının atılmasıyla beraber podyumlardaki yerini aldı.
Karantinada pijama, terlik ve televizyon üçlemesinin yerini zaman içerisinde evden paylaşılan seksi pozlar almaya başladı. Özellikle kadınlar pijamalı hallerinden sıyrılarak iç çamaşırlı en seksi hallerini bir bir paylaşmaya başladı.
Evlere kapanmanın ardından fotoğraf arşivleri bir kez daha sosyal mecralarda gün yüzüne çıktı. Özellikle kısa zaman önce sosyalleşme sırasında çekilen fotoğraflar “Çok özledim, özlem, hasret” yazılarıyla beraber arkadaşlarınızı etiketlediğiniz bir akıma dönüştü.
Çocukluk fotoğraflarını paylaşmak sosyal medyanın en bilinen akımlarından bir tanesi. 10 yıl içerisindeki değişimle başlayan bu akımın karantinada kendisini göstermemesi büyük bir haksızlık olurdu. Çocukluk fotoğrafları karantina akımlarının adeta baş tacı konumuna geldi.
“#Untiltomorrow” etiketiyle açılan akım diğerlerine kıyaslandığında popülerleşemedi. Çünkü bu akımda en utanç duyduğunuz bir fotoğrafınızı sosyal medya üzerinden paylaşmanız gerekiyordu. Çoğu kişi sosyal medyada en mükemmel halini paylaşmayı tercih ettiği için bu akım istenilen mertebeye erişemedi.
2020 yılında Instagram filtre konusunda adeta bir çığ atladı. Üstelik kullanıcıların kendi filtrelerini yaratmasına izin veren sosyal platformda karantinada alınan kilolar ti’ye alındı. Şişmanlatma filtresi karantina akımlarının en güldüren taraflarından biri oldu.
Mart ayında karşınıza en çok çıkan cümle eminiz ki budur. Sosyal medyanın her köşesinden evde kal söylemi yükselmeye başladı. Öyle ki Instagram evde kal gifleriyle konuya müdahil olmayı ihmal etmedi.
Karantinanın ilk günlerinde adeta kitap okuma çılgınlığı çığ gibi büyüdü. İnsanlar ahir ömründe okumadığı sayıda kitap okudu. Okuduğu kitapların fotoğrafını paylaşan isimler sosyal medya üzerinden arkadaşlarına meydan okudu.
Çoğu kişinin evinde dolabın arkalarına sakladıkları kıyafetleri bir kez daha gün yüzüne çıktı. Özellikle kıyafetleri yenilemek karantinanın en büyük uğraşı haline geldi. Karantinada batik akımı aldı başını gitti.
Konserleri ve sahne çalışmaları iptal edilen ünlü isimler sosyal medya üzerinden canlı konserleri başlattı. Akıma ilk ayak uyduran isim ise Yalın oldu. Yalın’ın ardından birçok isim canlı konserler düzenleyerek sevenleriyle buluştu.
Koronavirüsle birlikte maske, temizlik ve sosyal mesafe hayatınıza giren en önemli kavramlar oldu. Hijyen için kullanılan eldivenleri pek çok kullanıcı oje ve yüzüklerle süslenmeyi ihmal etmedi.