Mustafa Reşit Akçay: ''Benim gibi adamların asılması...''

Akçay, Mehmet Ali Yılmaz Tesislerinde düzenlediği basın toplantısında, bordo-mavili takımın ortaya koyduğu oyunun eleştirilmesine ilişkin, "Oyun kalitesinin saha içerisinde yükseltilmesini istemek, bir teknik adamın hayal ettiği, beklediği bir durumdur ama biz hayal satıcısı değiliz. Ben hayal satmam, gerçeklere yönelik hareket etmeyi, gerçeklerin konuşulmasını uygun buluyorum" diye konuştu.

"Benim gibi adamların asılması kolaydır, kolay olabilir" diyen Akçay, şöyle devam etti:
"Sonuçta toplumun popülist beklentilerine cevap vermeyen ya da o yönde düşünmeyen çoğu adam, geçmişe yönelik bakıldığında sosyal toplumsal olaylarda hepsi asılmıştır ama futbolun kalitesinin yüksekliği beklentisi içerisinde olmanızı çok doğru buluyorum. Siz de toplumdan gelen mesajı bana aktarıyorsunuz ama şu anda Trabzonspor, geldiği nokta itibarıyla rakibine üçüncü bölgede baskı yapan, onu her alanda sıkıştıran, sonra üçüncü bölgede kazandığı toplarlarla sonuca giden bir oyun anlayışına dönüşemez. Böyle oyun anlayışıyla ben takımı sahaya sürmeyeceğim. Ben yine savunma anlayışıyla devam edeceğim, sıkıcı gelebilir, bu sabrı göstereceğiz."

- Milli takıma giden oyuncu sayısı
Akçay, bir gazetecinin "Takımda yerli oyuncuların performansı yükseldi, en son Olcan milli takımda forma giydi, bunu nasıl sağladınız" sorusuna, "Bu oyuncuların karakterlerinin bizim uygulamalarımıza ve yaklaşımlarımıza açık olması. Milli takımda sadece Olcan'ın oynayacağını düşünmüyorum. Fatih Hoca'nın adaletli ve adil davranışlarından biraz daha cesaret alarak biraz daha ileriye gitmeyi düşünüyorum, bu sayının 3-4'e ulaşmasını da bekliyorum. Saha içindeki performansımız bu şekilde devam ettiği takdirde yüzde 30 daha gelişim bekliyoruz. Fiziksel ve taktiksel olarak böyle potansiyelimiz var" yanıtını verdi.

Ligde 2-3 takımın kadro yapısının diğer kadroların üzerinde gözüktüğünü ifade eden Akçay, şöyle konuştu:

"Galatasaray, Fenerbahçe ve özellikle son hamleleriyle Beşiktaş'ın kadro yapıları görüntü olarak, harcama olarak bizim üzerimizde gözüküyor. Trabzonspor'un kadrosuyla ilgili algıda geçen yıldan kalmış olan birtakım birikmiş eksiklikler ve güven sorunu var. Oysa ben biraz daha tersine çevirerek sayfayı, bizim kadromuzun da hiç küçümsenecek gibi durmadığını görüyorum. Burada önemli olan bir şey devreye giriyor. Taktik olarak veya fiziksel moral motivasyon olarak birtakım uygulamalarla bu kadroyu içinde bulunduğu ortamın, seviyenin ne kadar üzerine çıkarabiliriz, bununla uğraşıyoruz. Siz ne kadar plan yaparsanız yapın karşınızdaki insanların size ne kadar inandığı, sizi ne kadar benimsediği, kendisini nasıl, hangi şeye, hangi ideale motive ettiği önemlidir.

Bugün biz Olcan ile ilgili yol katettiysek bunun başarılmasında Olcan'ın kendisiyle ilgili kurduğu dünyayla ilgisi var. Ben 'seni sol bek oynatacağım' dediğimde bana 'hocam takım için sol bek oynamam gerekiyorsa, burada takımım sonuç üretecekse ben hiçbir kompleksim olmadan uyarım, hazırım' cevabını verdi. Bu bir antrenörün oyuncusundan duyması gereken en güzel cevap. Neden Olcan büyüyor? Güzel düşünüp güzel bir bir ideal bulduğu için büyüyor. Takımda kendini büyütmek, daha iyi duruma gelmek isteyen bir yığın oyuncu olduğunu görüyoruz, bunlar bizimle konuşuyor. Fatih Hoca'dan sonra milli takımın yüzünün değişeceğini düşünüyorum, yeni ve birtakım radikal hamleler bekliyorum. Bu hamleler içerisinde Trabzonspor'dan birkaç oyuncu daha olacağı beklentisi içerisinde yaşıyorum."

Yaşının 50 olduğunu, 25 yıldır futbolun içerisinde çalıştığını anlatan Akçay, "35-40 yaşında gelmiş olsaydım belki komplekslerim olabilirdi. Oyuncularla kurmuş olduğum iletişimde aksaklıklar yaşayabilirdim, egosu yüksek bir adam olabilirdim. Mustafa Akçay'ın Bank Asya etiketi ile özdeşleştirilmesiyle ilgili yaşadığımız sıkıntılar olabilir. Oyuncularınız sizi ilk başta bu etiket ile kabullenmiş olabilir ama biz oyuncularımızın yanına yaklaşarak, zaman zaman çatışarak, zaman zaman ise gülerek bu sorunları aştık” dedi.

- Transfer konusu
Akçay, transferin sadece yönetime veya teknik adama bırakılmaması gerektiğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Transfer, bir kulübün bütçesinin yüzde 60-70'ini oluşturuyor. Bu bütçenin yüzde 70'ini kapsayan transfer yapısını görüyorum, demek ki bu konuda o kadar dikkatli olacaksınız ki bu sorumluluğu sonuna kadar, gece gündüz uyumadan sürdürmek zorundasınız. Siz teknik adam olarak her şeyi talep edebilirsiniz ama ne kadar kalış süreniz var? Ben böyle yürütmek istemem ama bence transferde izlenecek yol istişareye dayalı olmalı. Kulübün ekonomik yapısına, gelecekle ilgili planlarına göre transferin yapılmasını uygun buluyorum. Takımda yabancı oyuncu sayısının fazlalığı ve yabancı kontenjanının da düşeceği düşünüldüğünde yerli oyuncuya yönelik bir strateji geliştirmenin daha doğru olacağını düşünüyorum."

- Batuhan ve Volkan Şen'in kadro dışı kalması
Akçay, Batuhan ve Volkan Şen'in kadro dışı bırakılması konusunda ise şunları söyledi:
"Oyuncularla ilgili birtakım bilimsel, pedagojik ve psikolojik destekler aldıktan sonra uyum sorunu olduğu için kadro dışı bıraktık. Oyuncuların iyileşerek geri gelmesini öncelik olarak düşünerek yaptığımız hareketti. Kadro dışı temelinde insani bir yan, geri kazanım yanı vardır. Biz de bu veriler, beklentilerle kadro dışı bıraktık. Gelinen noktada arkadaşlarımızın aidiyet duygularında ya da geri dönmek için kendi planları içerisinde bazı tavırlarının olmaması, bir süre sonra bizden ayrılmalarını gerektirecek bir durum yaratacaktır. Bizim önceliğimiz veya vereceğimiz karar onların geriye dönüş için yapacağı hareketlere bağlı olacaktır. Batuhan'ın izlediği yol ve politika, tekrar kulüp içinde kabul edilebilirliğini zorlaştırıyor."

Akçay, Batuhan'ın antrenmanlara devam etmediğini belirterek, "Batuhan'ın antrenman devamlılığını yapması ve fiziksel olarak buna hazır olması, geriye dönüş tavrını belli etmesi gerekiyor. Alınan bir rapor var. Antrenman eksikliği ve olaya dikkat ile devamlılıkla ilgili bazı problemleri çözemiyor, devam ediyor. Bu kararlarımızı zorlaştırabiliriz" diye konuştu.